Türk ordusu Suriye’den çekilirken, bölgede İngilizler ve bazı Arap aşiretleri, Türkler aleyhinde harekete geçmek suretiyle tedhiş hareketlerine başlamışlar ve altı Osmanlı askerini öldürmüşlerdir [1].
Mustafa Kemal, yaklaşan Arap ve İngiliz saldırısı tehlikesini sezmiş olsa gerek ki, ordunun bütün mühimmatının kuzeye çekilmesi için yer bulmak amacıyla 28 Ekim 1918 akşamı Katma’dan Kilis’e hareket etti.
Mustafa Kemal şehre yaklaştığında Kilislilerin şehirlerine yapılacak muhtemel bir saldırıyı önlemek amacıyla teşkilatlanıp silahlı nöbet tuttuklarını görünce çok memnun olmuştu[4]. Şehrin ileri gelenleriyle görüşen Mustafa Kemal Kilis’teki erzak, cephane ve halkın moral durumunu öğrenmiş[5] ve silah ve cephane yardımında bulunacağına söz vermiştir. Paşa: “İlk girdiğim bir Türk kasabasında böyle bir silahlı mukavemet teşkilâtı ile karşılaştım. Bu, bana büyük ümit verdi. Yaşasın Kilisliler. Siz kendinizi Araplara yağma ettirmezsiniz; Allaha ısmarladık”[2] sözleriyle Kilis’ten ayrılmıştır.
Mustafa Kemal karargâha döndükten sonra Katma’daki bütün mühimmatın derhal Kilis’e taşınması emrini vermişse de İngiliz bombardımanı sebebiyle malzemenin bir kısmı kurtarılabilmiştir.
Kaynaklar:
[1] ATASE, İSH, Kutu: 67, Gömlek: 76, Belge No: 76-1.
[2] DEMİRBAŞ, Hasan Kamil, “Ana Hatlarıyla Kilis Mücadelesi”, Mersin Kuvay-i Milliye Dergisi, S. 15, Haziran, 1959, s. 15 ; TİH, IV, s. 48.
(Kilis Postası Haber Merkezi)
sen gittin gideli senin gibi gelmedi Paşam. ne çok bu memlekete ne çok iyliin varki halen sevr artıkları senin arkandan hem maneviyatına hemde hizmetlerine intikam alırcasına ihanet ediyorlar.