Nüfusundan fazla Suriyeliyi barındıran şehir ünvanı ile anılan Kilis’te 2016 yılı, roket saldırılarının da etkisi ile tarihinin en kötü ekonomik yılı olarak kayıtlarda yerini aldı. Başarı ile sonuçlanan Fırat Kalkanı Harekatı ile DEAŞ saldırılarından kurtularak derin bir ohh çeken şehir, ne yazık ki ekonomik olarak bir rahatlamaya henüz kavuşabilmiş değil!
İşler durma noktasında!!!
Roket saldırıları sonrası bir dizi ekonomik önlemler ve borç ertelenmelerinin ardından esnaf ve tüccarların hala işsizlikten yakınıyor olduğunu duymak şaşırtıcı verici! Özellikle Kilisli esnafların 2017 yılının kış aylarında işlerinin durma noktasına geldiğini ifade ettiklerini görüyoruz. Tüccarlar işsizlikteki bu durgunluğun azalacağı yer de her geçen gün arttığını dikkatle ifade ederken, biriken borçları için de dert yanmayı ihmal etmiyorlar. Oysa 130 bin gibi Suriyeli nüfusu da hesaba kattığınız da, 200 bini aşan insan yoğunluğuna sahip bir şehirde bir esnafın siftahsız dükkan kapatmasının pek de ihtimaller dahilinde olmadığını düşünürsünüz.
Peki ya
Suriyelilerin Ekonomisi Ne Durumda?
Bundan 5-6 yıl öncesinde akın akın Türkiye’ye giren Suriyelilerin nüfusa oranla en çok yoğunluğa sahip olduğu Kilis’te, Suriyelilerin ekonomik gelişimlerinin bir hayli şaşırtıcı verilere sahip olduğunu görüyoruz. Kilis’e yerleşen Suriyelilerin mülteci psikolojisinden kurtulup iş hayatına atılmalarının çok kısa bir zaman zarfında gerçekleştiği ve işyeri kiralarının çok yüksek olmasına karşın geçen zaman diliminde Suriyelilerin çalıştırdığı işletme sayısı ve çeşitliliğinin sürekli artış gösterdiği dikkat çekiyor.
Kilis’te Homojen
bir Suriye Gettosu var
Suriyelilerin hem yerleşim hem de ticaret hususunda şehrin bir noktasında toplanmak yerine genele yayılan bir yol izlediklerini görüyoruz. Şehrin en pahalı semtlerinde de en fakir kenar bölgelerinde de Suriyelilerin işyerlerine rastlamak mümkün oluyor. Başta gıda olmak üzere, kozmetik ve giyim gibi iş alanlarında ciddi bir gelişim gösteren Suriyelilerin kendi esnafından alış-veriş etme yolunu seçmesinin de, Kilis’in yerel ekonomisine ayrı bir darbe vurduğunu ifade etmek elbette yanlış olmaz. Suriyelilerin şehirde bu şekilde bir gettolaşmaya gitmeleri kendi yaşam tarzları ve kültürlerini oluşturma fırsatı verirken, Suriyelilerin birçoğunun Türkçe öğrenme eğiliminde olmamaları da bu tezi destekler bir durum arz ediyor. Suriyelilerin yerel nüfusa oranla doğum oranlarının 3 katı bir rakama tekabül ettiği de hesaba katıldığında, hem nüfus hem de ekonomik açıdan artış gösterecekleri açık olarak gözükmektedir.
(Kilis Postası Haber Merkezi)