Tekerlemeler
Göçmen kuşlar, Dehra vakti gelir (Eskiden üzüm bağlarını balta cinsi dahra ile budarlardı)
Mehra vakti gider (Dikdörtgen şeklinde yaş üzümlerin taşındığı tahtadan kaba mahra denir)
Doğdu kuyruk (15 Ağustos?ta kuyruklu yıldızın doğması)
Kalmadı koruk (Üzüm bağı demiş ki: Çüt (çift) sürme yanıma, bel (çapa) canıma iyi gelir)
Bazı insanların dipçiğine vurmazsan elinden lokma düşmez!
Kel kelden, kör körden, bud a benden uğraşor.
Seni hamamcı eden, bizi de bir gün helbet külhancı eder.
Unumu elemişim, eleğimi asmışım: (Hayatta her umduğumu yapıp bitirmişim)
Değirmenin alt daşı kimi ne sabit durong,
Üst daşı kimi hareketli, çalışkan olsana.
Cercer beygiri kimi dönüp durong.
İt doydu da hayder mi kaldı: (Hayder, esen rüzgar anlamındadır)
İt yola bindi havası:(Bir şarkı ve türküde aynı nakarat birkaç defa tekrarlandığı zaman söylenir)
Sana laf söylorum, kafan almor mu?
Yoksa kubbeye koz mu aktaroruk? (Bir kimsenin anlama kabiliyeti azsa)
Dertsi baş, türküde daş!
O da sabah akşam, zarıl zarıl zarlar!
Sakındığın göze çöp batarmış.
Burnunun yivi yok ki haber alasın.
Oğlan doğurdum, gülüm oldu, evlendirdim elin oldu
Kız evinin çırası gibi ne sönük yanor.
Kel kız da emmisi kızının saçı ile övünürmüş.
Sarıyağı sıçana mütevelli etmek: (Bir kimseye eşya veya para emanet edildiğinde geri alınamayacak bir kişi ise, sıçan sarı yağı çok sevdiğinden emanet verilmez yer bitirir)
Resmalı kediye yüklemek: (Büyük sermaye ile açılan bir işyerinde zararlık çok verildiği zaman söylenen bir deyimdir)
Çalışkan eşşeğin boynu boncuklu olur: (Eskiden gösterişli eşeklerin boyunlarına iple asılırdı)
Eşek kaçtı kürtün düştü
Ölmüş eşek arıyor nalını çekmeye.
Acı acirden yüreğini sovutor.
Acı aciri mehrican çalmaz.
Zammut, soğandan hayırlı.
Akça (para) akıl öğretir.
Don yeriyiş belletir.
El damaki şıp dudak: (Çenesi kuvvetli, dili tatlı hazır cevap olan insanlar için söylenen bir deyimdir)
Al sana bir kaya Nereye dayarsan daya: (Bazı insanlar öyle kinayeli laf söyler ki hangi manaya yakıştırılırsa yakışır)
Nekkas (cimri) çömertin hakkı birdir.
B.k dök, borcunu öde.
B.k yiyen keşkülünü bilabar daşır.
Et yiyip kudurur
B.kunu bize yudurur.
Yaralı parmağa işemez: (Hiçbir kimseye faydası olmayan kişi.)
Deyimler
(Kalıplaşmış sözler) ve Atasözleri:
Çarşı iti koyun
beklemez
Karpuz kabuğu ile büyüyen eşeğin ölümü sudan olur
Karpuz kesmekle yürek soğumaz
Koça, boynuz yük değil
Kör bıçak ele yavuz, kötü avrat dile yavuz
Sorma kişinin aslını, sohbetinden bellidir
Itin akıl eksiği, baklavadan pay umar
Tas yitmiş, curunu başına geçmiş
Öğünme çördük, seni damda da gördük, duvarda da gördük
Kör gözden kaş, fukara evinden aş bekleme
Kavununu ye karnına bak, karpuzu ye benzine bak, üzümü ye pazına bak
Boşanıp kişiye varma, sevip oynaşına varma
Acı aciri mihrican çalmaz
Halep yolunda deve izi mi ararsın?
İtin şeriatı değnek
Kocamış eşekte yıllanmış akıl olur
Üzümün iyisi tane, karının iyisi nene olur
Acından karnı gurlar, başında nergiz parlar
Kadın gerek bey doğura
Kel kız, emmisi kızının saçından öğünür
Hamamcı hamam açtı, keller içine kaçtı.
Derleyen: Ökkeş Mısırlı (Y. Makina Teknikeri)
Kaynak: Zeytindalı Dergisi
(Kilis Postası Haber Merkezi)