Hükümet ilgili iddia edilen yolsuzluk ve hırsızlık tapeleri çoğaldıkça hükümeti, tapelerle aynı paralelde bulunan şirketleri, müteahhitleri, taşeron firmalarını, kitabına uydurup milyonlarca lira hibe kredi alanları, hükümetin nimetlerinden nemalananları, kısacası bal tutup parmağını yalayanları (kemik yalayanları) bir telaş sardı. Birçoğu imam hatip çıkışlı olan bu parmak yalayıcılar ( kemik yalayıcılar) tabanlarına bunu nasıl izah edeceklerini, toplumun tepkisini nasıl asgariye indireceklerinin planını yapmaya başladılar.
Bir ara 17 Aralık’tan hemen sonra bunların montaj olduğu söylendi. Sonra bunu ortaya çıkaranların kökü dışarıda olan paralel yapı olduğu dillendirilmeye başlandı. Daha sonra bunları otaya koyanların, Türkiye’nin gelişmesini hazmedemeyen vatan hainleri olduğu söylendi.
30 Mart 2014 yerel seçimlerinin yaklaştığı bu günlerde sayın başbakan miting meydanlarında, 17 Aralık tarihinde hükümete karşı darbe girişiminde bulunduğunu ve bu girişimi yapanların başının Pensilvanya’da olan Fetullah GÜLEN cemaati olduğunu kızgın, öfkeli ve nefret dolu ifadelerle dile getirmektedir. Bu paralel devlet yapısıyla seçim sonrası amansız mücadele edileceğini meydanlarda haykırıyor.
Son günlerde Ak partisinin maaşlı elamanları toplumun içerisinde dolaşırlarken halkın tepkisini asgariye indirecek şöyle bir söylem geliştirmeye başladılar. Bu hükümet “yol yaptı, sağlık hizmeti verdi, süt parası verdi, kömür dağıttı, yeşil kart verdi, onu verdi, bunu verdi”. Öbürleri size ne verdi, bunlar yedilerse size de yedirdiler ne yapalım bal tutan parmağını yalar diye ortalıkta dolaşanlar çoğaldı.
Şimdi siz tüyü bitmemiş yetim malını devletin ve milletin malını yabancı sermayeye ve yerli taşeron firmalarınıza ve onların çanak yalayıcılarına peşkeş çekeceksiniz buna da kendinizce kılıf uyduracaksınız. Bal tutan parmağını yalarmış diye. Bunun adına haram denir, bunun adına hırsızlık denir, bunun adına beytül maldan çalmak denir, bunun adına namussuzluk denir, bunun adına ne kadar aşağılık söz varsa o denir. Bütün bunları yapacaksınız sonrada Cuma namazını nerede kılalım diye camii seçeceksiniz. Sunu asla unutmayın Allah haram yiyen bir kimsenin namazını, orucunu, haccını, zekâtını, sadakasını, kısacası hiçbir ibadetini kabul etmez. Allah bizden helal kazanmamızı istiyor.
Hz. Ali şöyle buyuruyor “Allah kullarının hakkını kendi hakkına öncü kılmıştır. Her kim kullarının hakkına riayet ederse Allah’ında hakkına riayet etmiş gibidir.” (Bkz. Prof. Dr. Haydar BAŞ. Ehli Beyt Külliyatı, İmam Ali sayfa 967)
12 Eylül 1980 Cumhuriyeti koruma ve kollama harekâtından sonra Kilis belediye başkanlığı görevine rahmetli Dr. Hasan Kamil ALTINBAŞ getirilir. Doktor Hasan belediye başkanlığı görevine başladığı ilk gün bütün belediye çalışanlarını, daire müdürlerini, amirlerini belediye meclis salonunda toplar.
Toplanan personele konuşma yaparken ilk önce şu soruyu sorar: “Bal tutan neyini yalar arkadaşlar” Orada bulunanlardan bazıları lakayt bir şekilde “gülerek parmağını yalar başkanım” derler. Bunun üzerine doktor hasan celalli bir şekilde “bundan sonra nah yalarsınız. Yalayın da göreyim bakalım en ufak bir yolsuzluğunuzu yakalarsam kendinizi kapının önünde bulursunuz yetmedi sizi savcılığa verir içeri attırırım” der.
Bir dönem belediye başkanlığı görevi yapan rahmetli Doktor Hasan Kilis’te mükemmel hizmetler verdi. Yapılan yerel seçimden sonra görevi devrederken belediye bütçesini yüklü bir parayla devretti. Allah gani gani rahmet eylesin.
Şunu unutmayalım amir yolsuzluk yapmaz rüşvet yemezse, memurda yolsuzluk yapmaz ve rüşvet yiyemez. Ne demişler balık baştan kokar.
Mehmet İNEKÇİOĞLU
[email protected]