Cumhuriyet özgürlük insanca varlık yolu
Atatürkün çizdiği çağdaş uygarlık yolu.
İlkokula gittiğimizde öğretmenimiz bize bir şiirleri öğrettiğinde 8-10 yaşlarında idik. O zamanlar bu ifadelerin ne anlama geldiğini pek kavrayamamıştık. Şimdi cumhuriyetin bağımsızlığın ne anlama geldiğini komşularımızdaki işgalleri televizyonlarda seyrettikçe daha iyi anlamaya başladık.
Cumhuriyet bağımsızlık demektir. Bağımsızlık izzettir, şereftir, haysiyettir, onurdur, can emniyetidir, mal emniyetidir, namus emniyetidir, din ve vicdan emniyetidir, vatan emniyetidir. Kısaca M. Kemal Atatürkün dediği gibi Bağımsızlık Türk Milletinin Karakteridir. Bu millet M. Kemal Atatürkün önderliğinde bu değer yargılarını korumak için en değerli varlığı olan canını feda etmiştir ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurmuştur.
Ne hazin tecellidir ki canlarını feda ederek Türkiye Cumhuriyetini kuran ecdadın torunları bu mirasın kıymetini bilememektedir. Avrupalılaşmak uğruna devleti, milleti ve de vatanı güvence altına alan bütün dinamikler bir bir yok edilmektedir.
Özellikle son dönemlerde AB uyum yasaları ile vatan toprakları yabancılara tapu üzerinde karış karış satılmaktadır, bu yolla ülkenin 1/7 si tapu üzerinde satılmıştır. Kitler özelleştirme adı altında yabancılara peşkeş çekilmektedir. Kıbrıs AB ye girme uğruna Rumlara teslim edilmektedir. Lozandaki azınlıklar kavramı değiştirilecek ülke 36 etnik gruba ayrılmak istenmektedir. Ana dilde yayın ve ana dilde eğitim bahane edilerek dil birliği ortadan kaldırılmak istenmektedir.
Fener Rum Patriği Bartelemausa ekümenik ( din devlet başkanı ) sıfatı yüklenerek laiklik ihlal edilmek istenmektedir. M. Kemal Atatürkün fitne ocağı diyerek kapattığı Heybeliada ruhban okulu açılmak istenmektedir. AB ye girmek için can atılan şu zaman da Bürükseli başkent görüp AB bayrağı yanında Türk bayrağı flama konumuna getirmek isteyenler var. Ekonomi IMF ye teslim edilerek devletimiz 430 milyar dolar borç yükünün altında yılda 130 katrilyon faiz ödemeye mecbur edilmiştir. İşsizlik resmi olmayan rakamlara göre 10 milyonlarla ifade edilmektedir. Tarım ve hayvancılık çökmüş, esnaf siftah etmeden dükkân kapatır olmuştur.
Bazı bürokratların, medya guruplarının, sermayenin, bilim çevresinin, siyasilerin ve sivil toplum örgütlerinin bilerek ve ya bilmeyerek, çağdaşlık ve demokratikleşmek adına mandacı zihniyeti, tam teslimiyet ile kabul etmiştir. Kendisine aydın denen bazı çevreler, kendinden kaçan, kendine düşman, kendine güvenini kaybetmiş, kendinden haberi olmayan, atasını kabul etmeyen, tarihini kabul etmeyen, bir anlayışın esiri olmuşlardır.
İşte böyle bir dönemde bütün bu değer yargılarına sahip çıkan, TESK genel başkanı sayın Derviş Günday, İşgalden Zafere, Zaferden Cumhuriyete isimli Cumhuriyet Tırını 19 mayıs 2006 samsundan başlayan ve 64 ili kapsayacak kuvayi milliye çalışması başlatmıştır. Sayın Günday, Cumhuriyet anılarının yeniden yaşanmasına imkân sağladığı için taktire şayan bir hizmet ortaya koymuştur.
29 Haziran 2006 Perşembe günü Cumhuriyet Tırı Mustafa Erbakan müdürümüzün başkanlığında 9 kişilik bir ekiple Kilise geldi. Atatürkün ve milli mücadele yıllarının görüntülendiği Atatürk resim sergisi halkın ziyaretine açıldı. Sergiyi ben de gezdim hiç görmediğim fotoğrafları gördüm. Meğer ecdadımız bu devleti ne zorluklarla kurmuş. İşgal kuvvetlerinin Türk halkına yaptıkları işkenceleri konu alan fotoğrafları seyrettikçe gözlerim yaşardı.
85 yıl önce ceryan eden bu olayları unutan halkımızın hafızasını yenilemek, dostunu düşmanını unutmamak adına yapılan bu kültürel faaliyeti, zamanlama açısında çok yerinde buluyorum. Emeği geçen herkesi kutluyorum.
MEHMET İNEKÇİOĞLU