Kuran-ı kerimin mülk suresinde Allah(cc) Hanginizin daha hayırlı işler yapacağını tespit etmek için ölümü ve hayatı yarattık buyurmaktadır. Yine başka bir Ayet-i kerimede desiz başıboş yaratıldığınızı mı zannediyorsunuz buyrulmaktadır. Peygamberimiz Hz Muhammet (Sav) de bir hadisi şerifin de hepiniz çobansınız her çoban güttüğü sürüden sorumludur buyurur.
Allahın yaratmasıyla dünyaya gönderilen insan mükelleftir, yani sorumludur. Mümin İnsan önce kendinden sonra ailesinden, akrabasından, komşularından, mahallesinden, yaşadığı memleketten, yaşadığı ülkeden, inancını paylaştığı insanlardan ve bütün insanlıktan Allaha karşı sorumludur. Bu sorumluluk Allahın insana verdiği, bilgi, kabiliyet, imkân, yetki ve salahiyet dâhilindedir. Allah adildir, bir verdiğinden birin on verdiğinden de onun hesabını sorar.
Hz Ömer (ra) in halifeliğinde müjde ya Ömer Ammar fethedildi diye haber getirirler. Hz Ömer başlar ağlamaya ya Ömer sevinmen gerekirken niçin ağlıyorsun derler. Hz Ömer Ömerin sorumluluğu bir kat daha arttı. Fethedilen o memleketteki köprüden bir koyun geçerken ayağını kırsa, kıyamet günü yarabbi Ömer in tasarrufundaki köprünün tahtaları çürük olduğundan ve Ömer in o tahtaları değiştirmediğinden dolayı düştüm ayağımı kırdım bu gün hakkımı Ömer den istiyorum derse ben ne cevap vereceğim diyor ve ağlamaya devam ediyor.
İnsanoğlunun kıyamet gününde vermekte zorlanacağı en büyük hesap kul hakkı olacaktır. Hak sahibi hakkından vazgeçmedikçe Allah(cc) o haktan asla vazgeçmez. Ahirette ve öldükten sonra dirilip hesap vereceğine inanan insan asla kul hakkı yiyemez. Ahiret gününe, öldükten sonra dirilmeye ve yaptığımız her şeyden hesaba çekileceğimize inanmak Allaha imanın gereğidir. Hesaba inanmayan insan aslında Allahın varlığına da inanmamaktadır.
Türkiye coğrafyası
Hükümetlerin vazifesi 72 milyon insan adına ülkeyi yönetmek ve ülkenin yeraltı yerüstü kaynaklarını çalıştırıp insanımızın menfaatine sunarak halkın refah düzeyini yükseltmektir. Bu ülkenin insanına ait olan bu zenginlikleri yandaş bazı yerli şirketlere ya da küresel yabancı şirketlere özelleştirmek 72 milyon insanımızın hakkını peşkeş çekmektir. Yani özelleştirmek kul hakkıdır, bunu yapanlar Türk milletinin hakkını gasp etmektedirler, bunlar ne dünyada nede ahirette Allaha bunun hesabını veremezler. Aynı zamanda bunlara destek verenlerde bu sorumluluğa ortaktırlar. Özelleştirilen kaynaklarda benim ve çocuklarımın hakkı vardır. Yetkililer benim hakkımı özelleştirme adı altında küresel güçlere peşkeş çekiyorlar, yalnız benim mi sizinde. Şahsen çocuklarım ve ben bunlara hakkımı helal etmiyorum, sizlerde şahit olun hesap gününde hakkımı Allahtan isteyeceğim ve iki elim yakalarında olacaktır.
Mehmet İnekçioğlu