Serhat şehrimiz Van da ki güzel çalışmadan sonrada, Bu hafta sonunu da Bitlis-Muş-Bingöl illerimizde geçirdik. Vatandaşlarımızı dinledik. Milli kimlikten nasıl koparıldığına şahit olduk. Özellikle de ben Türküm dedikçe sen Kürtsün denilen Tuncelili bir arkadaşımızın kızının feryatlarına şahit olduk.Abi ben Türküm diyorum, öğretmenin sen Kürtsün diyor, ben yok dedikçe bana kızıyor ve sonunda beni sınıftan dışarı atıyor dedi. Yıllarca devlet mekanizmasını yöneten siyasi iradeler bu bölgelerimizde çalışan ajanlara rahatça çalışma fırsatları verdiklerine şahit olduk. Buram buram tarih kokan Bitlis ilimizde konuştuğumuz esnaflarımız, ortalık birkaç paçavraya bırakılmış, bu kanımıza dokunuyor diyerek sitemlerini belirtiyordu. Bölgeler aşiret ağalarına bırakılmış. İllerde özellikle aşiretler hâkim olduğundan belediye ve milletvekilliği hep onların kontrolünde olduğundan dolayı, bölgeye adam akıllı hizmet gitmemiş halk çamurun içerisinde boğuşup duruyor. Yollar bozuk, ekonomik durumları bozuk, bankadan kredi çekmeyen esnaf yok gibi ve hepsi kan ağlıyor.
Herkes ellerini açmış dua ediyor Allaha, hayırlı bir sahip göndersin diye ama umutları tükenmiş,gelecek endişesi taşıyorlar bıkkın bir haldeler.Bizim kendilerini dikkatli dinlediğimi gördükçe şikayetleri bitmek tükenmek bilmiyor anlattıkça anlatıyorlar.Unutamadığım bir genç vardı içlerinde; Hocam biz bu fakirliği çekmek zorunda mıyız, televizyonlarda izliyoruz ülkemiz varlık içerisinde,mankenler,şarkıcılar lüks içerisinde yaşarken bizim şu halimize baksana ahırlarda yaşıyoruz, bize revamı bu
Bu ülke için bizim dedelerimiz şehit düşmedi mi,biz askerlik yapmadık mı bu ülke için ama neden bizim bölgemize yatırım yapmıyorlar,iş verdilerde yapmadık mı.Eğitim verdilerde almadık mı?.Ekmek parası bulamazken bizim çocuklarımız nasıl okuyup ta adam olacaklar.Ama televizyonda gördüklerimiz Jipten aşağı inmiyor, biz ise kusura bakmayın ama eşeği bile lüks sayıyoruz.
Dertlerini dinledikten sonra Biz Prof. Dr. Haydar BAŞ beyin selamını getirdik, müjdelerini getirdik sizlere dediğimiz zaman topluca selamını aldılar. Pür dikkat dinlemeye başladılar. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkes çoluk çocuk demeden aylık 500 ytl maaş alacaksınız, eşleriniz annelik maaşı alacak, doğum başına 10 bin dolar doğum yardımı alacaksınız dediğimizde önce kulaklarına inanamadılar, bazıları da elleriyle hesap yapmaya başladılar ve beğim biz evimize sadece 500 YTL maşada razıyız diyerek sevinçlerini gösterdiler, devam ettik MİLLİ EKONOMİ MODELİNİ anlatmaya, topluca ahitleştik, yemin ettiler söz verdiler, BTP nin bayrağını dalgalandırmaya, ihanet şebekelerine destek vermemeye
Kaybettirilmek istenen kardeşlik duygusu yeniden filizlenmeye başlandı, kucaklaştık, BTP nin iktidarını şimdiden kutlamaya başladık. Tam bir bayram havasına büründü gönüller.
Muş ilimizin Hasköy ilçesine uğradık. Kısa bir çalışmadan sonra en az 200 kişilik mini bir miting havasında geçen program yaptık. Köz çayımız meşhurdur içmeden sizi göndermeyiz diyen Muşlu kardeşlerimiz çok sıcak karşıladılar bizi MİLLİ EKONOMİ MODELİNİ ve HAYDAR BAŞ beyi çok iyi tanıyorlardı birde biz anlatık, duyan gelmişti bizi dinlemeye, genç bir arkadaşın söylediği bir söz vardı ki çok hoşuma gitmişti. Doğuda yükselen yıldız, hiçbir zaman yere düşmez İnşallah Haydar Hocamın yıldızı da semada ki yıldızlar gibi parlayacak dedi bütün kalabalık bu genci alkışladı.
22 yıl DYP de saflarında hizmet eden Behçet ağabeyimiz, Prof.Dr. Haydar BAŞ beyi izlediğini ve ona inandığını söyledi. Siyasetin çirkefliğinden bıkıp Hacca gittim ama hocamın yanında tekrar siyasete girip hizmet etmek isterim. Ömrümün kalan günlerinde bölgemin insanlarına hizmet etmek istiyorum Muş ilinin bütün teşkilatlanmalarını ben kurayım diyerek TAM BAĞIMSIZLIK HAREKÂTINA destek vermenin mutluluğunu doya doya yaşıyordu. Bir vatandaşımızda İktidar için kiliselere gelince para buluyorlar ama vatandaşa gelince yok sadece %5 lik bir cimrilik maaşı(zammı kastederek) diyerek halinden şikâyet ediyordu.
Evet, müjdeler olsun Türk milletine, Dualar kabul oldu. Bir kurtarıcı çıktı milletin sinesinden.
ANADOLU MİLLİ SESE,MİLLİ EKONOMİ MODELİNE,bağımsızlığın tek adresi olan BAĞIMSIZ TÜRKİYE PARTİSİNE destek olmak için milli refleksiyle, Milli duruşunu göstererek, destek olmak için ayağa kalkıyor.Yüreklerde dalgalan ateş bayrak olmaya başladı.Kenetlendi yürekler birlik ateşiyle,sinesinden çıkan MİLLİ SESE cevap veriyor Anadolu,destek veriyor ANADOLU.Yeniden dirilen kuvva-i Milliye ruhuyla ANADOLU İSTİKLAL YOLUNA doğru koşuyor sevinçle ..
06/07/2007/Murat YEŞİLGÜL