On günlük tatil sürem içinde bütün Ege Denizi kıyılarını zaman zaman dolaşma imkanı buldum.Gördüğüm tabiat güzellikleri yanında insanların kirlettiği manzaraları nefretle izledim.Hele Kuşadası?nda;Efes?te ve Meryem Ana gibi tarihi kalıntıların bulunduğu yerlerde ki gördüğüm manzaralar beni dehşete düşürdü.Zira turistler ellerinde fotoğraf makineleriyle hep bu çirkin görüntüleri fotoğraf makinelerine kaydetmekte ve hem de dünya ülkelerine?işte Türkiye?den manzaralar?izlemlerini vermektedirler.
Bu duruma gelişimizin tek sebebi Kültür ve Turizm Bakanlığının gerekli önlemleri alarak çalışma yapmamasından kaynaklanmaktadır.Bu yöreleri yıllar evvel seyrettim,gezdim ve dolaştım.Ama yıllar sonunda gördüm ki,değil bir arpa boyu ilerleme bilakis metrelerce gerileme gördüm.Hele Efes harabelerini gezerken o pisliğin kol gezdiğin çevreler ve yerli turiste bile girişim 10 milyon olduğunu belirten fiyat etiketleri.Düşünün bir kere 5 kişilik bir aile orayı gezmeye gelecek ve önce 50 milyon verecek.Onun için ne yerlisi ve nede yabancısı bu noktalara gelip izlemeden dönmekte ancak tel örgüler arasında taş kalıntılarını seyrederek vakit doldurmaktalar. Bir yetkili ve ilgili gelip te buralarda?neler oluyor?diye,araştırma yapmadığına göre turizmin geldiği bu esef verici manzaraları sizlerin takdirine bırakıyorum.
Bu yöreler tarih mirasıyla dolu yöreler.Tarih öylesine bir fışkırıyor ki,bu dünyanın her hangi bir ülkesinde olsa,emin olunuz ki ülke petrol kazancı kadar turizmden destek görür ve ilerler.Ama ne yazık ki kafalar hele bugünlerde çalışan kafalar,bambaşka olayları sahnelediğinden bu yöre uzanmak ve izlemek kimsenin aklına gelmiyor.
O yörede YEDİ UYUYANLAR diye bir tarihi kalıntı hazinesi var.Allah?ım,bu kadar rezil bir köşe oluşturulması insan aklına gelmeye bilir amma,işte orada her türlü çirkin görüntü sergilenmekte ve o tarihi mizansen ala bildiğine kirletilmektedir.
Günde sekiz yolcu gemisinin yanaştığı Kuş Adası sahillerinden Meryem Ana tapınağına koşan turistler her konuda çirkin manzaralarla karşılaşmakta ve gerisin geriye gemisine dönerek bir su dahi almadan ülkesine dönmektedir.Kuş Adası esnafı sinek avlamakta sekiz geminin gölgesine sığınarak yıllar evvelin Kuş Adasını düşünmektedirler.
İlgililer yetkililer bu cennet sahillerin ne olur kıymetini bilin.Öğle her yere buyur gelin yerleşin demeyin.Dağlar ve vadiler biçimsiz bina kalıntılarıyla adeta çirkinlik abidesi oluşturmakta o güzelim kıyılar her geçen gün kaybolmaktadır.Bir zamanlar Marmara denizinin kıyısında altın çizgilerle sunulan deniz sahilleri,şimdi nasıl mangal partileri görüntüleri içinde kalıyorsa ,işte bir gün Ege kıyıları da aynin görüntülerle donacak fakat bu yazının sahibi belki göremeyecek amma,görenler bana hak vereceklerdir.Vakit varken tedbir alalım ve ilgililerin ve yetkililerin yerlerinden kalkarak buraları karış karış gezmelerini sağlayalım.Çok değil birkaç gün birkaç önemli proje bize turizmi kazandıracak ve biz örnek bir ülke olacağız.
İşte bu kıyıları dolaştım ve gördüm.Seferihisar,Menderes,Özdere,Selçuk Kuş Adası ve daha birçok yerleşim merkezlerini dolaşma imkanı buldum bütün bu imkanlarım içinde insanoğlunun kirlettiği manzaralar karşısında ürperdim ve ilgilenmeyenler için ?yazıklar olsun?deyimini kullanmak mecburiyetinde kaldım.
Sayın Turizm Bakanı Ertuğrul Günay dinamik ve çalışkan bir yapıya sahip birkaç gününü bu yörelerde geçirir ve ekibiyle dolaşma imkanı bulursa görecekleri manzara bu satırların yazarından daha fazla olacaktır.ama öyle birkaç gün evvelden ?ben geliyorum? ,diyerek değil,aniden çıkacak ve turist otobüsleri arasında yol alarak manzaranın dehşetini bizzat yerinden izleyecektir.
NEJAT TAŞKIN