Ülkemizde yıllardır Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan’ı Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in aleyhine karartma ve karalama kampanyası uygulandığına millet olarak şahit oluyoruz. Siyasete girişinin ana sebebi olarak Vatikan Projesi olan ‘’ Dinler Arası Diyalog ‘’projesi olduğunu söyleyen Sayın Baş, yaptığı tespitlerle yıllar sonrasına ışık tutmuş bir lider olmasına karşı, ülkemizde bir ünlü’nün kedisini manşetlerde haber yapan basın’ın, memleketini dünyada en güzel şekilde temsil eden bir lideri göstermemesİ tam bağımsız olmadığımızın kanıtı olsa gerek.
Hergün yeni araştırmaların meyvesi diye nitelendirilen haberler görüyoruz. Vatandaşlık maaşını bulduğunu iddaa eden siyasiler, Dinler Arası Diyaloğu deşifre ettiğini söyleyen din adamları, Ehl-i Beyt’in tek çıkış kapısı olduğunu anlatan kanaat önderleri, Kapitalizmin sömürü olduğunu keşfettiğini iddaa eden ekonomistler, Dindar Atatürk’ü ortaya çıkardığını haykıran araştırmacılar…
Peki bu saydığımız konuları ilk kez gündem eden , varını yoğunu ortaya koyarak hak ile batılın yerini bulması için gecesini gündüzüne katan Haydar Baş Bey’in hakkını teslim etmeden bu gerçekleri ortaya koyan zihniyetin samimiyetinin sorgulanması gerekir.
Tüm milletimizin bildiği gibi yıllardır Dinler Arası Diyalog projesine karşı duran, Şii Sünni çatışmasının çıkarılmak istenildiği bir zamanda Ehl-i Beyt açılımıyla bu savaşa son veren, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dindar bir kişilik olduğundan 7 yaşında hafız olduğunu ve mübarek annesi Molla Zübeyde Hanım’ın dindar olduğunu ve soy ağacını açıklayan kişi Prof.Dr. Haydar Baş olmuştur.
Hatta ilk açıklamasının ardından, seviyesiz haberler yapan bir gazeteye ait resmi bir site bu açıklamadan kısa bir süre sonra ‘Atatürk Hafızdı ve namaz kılardı’ diye haber yapmıştır.
Hakkı haklıya teslim etmek derken, Türkiye Cumhuriyeti’nin Ana Muhalefet partisi olan CHP Genel Başkan’ı Kemal Kılıçdaroğlu 22 Ekim 2013 yılındaki TBMM Grup Toplantısında iktidar partisi AKP’nin Prof. Dr. Haydar Baş’ın tezini kaynak belirtmeden kullandığını söylemiştir ve 2014 yılının Mart ayında Haydar Baş Bey’i ziyaretinden sonra yaptığı açıklamada ‘’ Sayın Haydar Baş Bey gibi Duma’da konuşma yapmış bir ilim adamının Türk siyasileri tarafından gündem edilmemesinin tüm Türk milletinin ayıbı olduğunu söylemiştir, ne mutlu kendisine…
Sonuç olarak Türk milleti gerçeklere kulak tıkayan siyasilerin sayesinde, bugün gelinen noktada Prof. Dr. Haydar Baş’ın yıllar öncesindeki uyarılarının cezalarını çekmekteler. Eğer halkımız kendi öz evladı olan Haydar Hoca’ya sahip çıkmazsa biz yaşanan her olayda millet olarak ‘’Haydar Hoca demişti’’ demekten öteye gidemeyiz.
Furkan Talay