BOP adı altında sömürülen İslam dünyasında en büyük vebal hiç şüphesiz AKP hükümetinin. Çeşitli bahanelerle Müslümanların kanının akıtıldığı bu projenin Eşbaşkanlığını herkesin bildiği gibi bizzat Türkiye Cumhuriyeti’nin eski Başbakan’ı yeni Cumhurbaşkan’ı Recep Tayyip Erdoğan yapıyor.
Bu projenin en son ayağı olarak Beşar Esad’ı devirmek için Suriye’de dış destekli çıkarılan iç karışıklık batının istediği gibi sonuçlanmamış ve Esad tekrar yapılan seçimlerde %90 oy oranıyla tekrar Devlet Başkanı seçilmişti. İç karışıklık sırasında kontrolsüz bir şekilde Türkiye’ye doldurulan Suriye’li sığınmacıları artık her sokakta, dükkanlarda, köşe başlarında görmek mümkün. Örnek olarak Kilis’te Sığınmacıların nüfusu Türk vatandaşlarının nüfusundan fazla duruma geldi.
Uzun zamandır haberlerde Sığınmacıların çıkardığı taşkınlıklar sebebiyle Türk vatandaşlarıyla aralarında olaylar olduğuna şahit oluyoruz.
Geçtiğimiz hafta İstanbul Bağcılar’da ikamet ettiğim mahallede bizzat bu olaylardan birine tanık oldum. Suriye’li kaçaklar gece saatinde ellerinde sopa ve bıçaklarla suriye sloganları atarak sokaklarda yürüdüler. Kendi vatanlarında yapamadıklarını daha doğrusu yapmadıklarını Türkiye’de yapmaya çalışan sığınmacılara vatandaştan tepki gecikmedi. Olaylar çevik kuvvetin müdahalesiyle geçte olsa son buldu.
Olaylar İstanbul’da bu seviyedeyken Kilis, Gaziantep ve Şanlıurfa gibi şehirlerde yaşayan yurttaşlarımızın hallerini siz düşünün. Orada yaşayan dostlarımızdan aldığımız bilgiler gerçekten içler acısı.
ABD ve İsrail tarafından ortadoğuda akıtılan kanın baş mimarının AKP olduğunu tüm dünya biliyor. Bizi kendi vatanımızda bizi yabancı gibi yaşatan bu olaylara vatandaşlar tepkili ama geçtiğimiz seçimlerde halk tercihini yine bu olayların baş mimarı olan Recep Tayyip Erdoğan’dan yana kullandı.
Burda asıl suç ve vebal sığınmacılara tepki gösterip hala AKP hükümetini destekleyen yurttaşlarımızdadır. Suriye’lilere açılan kapılar Türkmen kardeşlerimize neden açılmıyor? Sığınmacılara tanınan haklar bu ülkenin gerçek halkına neden tanınmıyor bunları sorgulamak lazım. Eğer isyanlarınızda, tepkilerimizde samimiyseniz ve ortadoğudaki kendi topraklarından olan ülkelerden ders çıkarıp federatif yapı diye haykıran siyasilerin peşinden gitmemelisiniz.
Üniter Devlet yapısını savunan, birlik beraberlik diyen, Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak, Alevi, Sünni diye ayırmadan Türk adı altında bu milleti kainat devleti yapacak siyasi anlayışları memleketimize ‘’BAŞ’’ etmeliyiz. Son olarak Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy der ki;
‘’ANADOLU ALT ÜST OLURKEN SEYRE BAKIP ÖYLE DURMA,
BİR GÜN VATANSIZ SERSERİ OLACAKSIN KENDİ YURDUNDA!!!
Furkan Talay