Yıllardır siyasetçilere oy verip duruyoruz.Her seferinde gelip giderler ama bizleri tekrar tekrar kandırıp durmalarına hiç ses çıkarmayız.Ne kadar saf bir milletmişiz değimli.?
440 milyar dolar borç batağının içerisine bizleri sokmuşlar hala utanmadan çözümü ben biliyorum diyerek kitleleri peşlerinden nasılda koşturuyorlar.Acaba biz, millet olarak bu oyunlara,bu kandırmacalara niye inanıyoruz.?
Hiç unutmam, Seçim dönemi,köy çalışmalarında gezerken, köylünün biri,kazanırsanız benim torunum işsiz iş verecekmisiniz diye sorduğunda,evet dersem bana inanacakmısınız diye sorduğumda,yok ama bir umut oğlum demişti.Bu da gösteriyor ki, milletimiz inanmasa da umudunun bitmemesi için bu kadar yıldır, bu siyasilerin peşinden koşup duruyor demek ki.
Görülen o ki; milletimiz artık umutlarının tüketildiği,enerjilerinin bitirildiği bir dönemi yaşıyor.Ne anlatırsan anlat artık akılcı bir halde olaylara yaklaşıyor.Bu seçimlerde etekleri boş olarak giden siyasilerin vay haline,hele iktidar partisi köylülerin yanına biraz zor gider artık.Ben buğday ektim 1.250.00 YTL zarar ettim evladım,ama bizden oy istemeye geldiklerinde,bu arkadaşlar söz vermişlerdi,biz sizin hakkınızı savunacağız demişlerdi,şimdi ekmeğe muhtaç hale geldik.Benzinlikçilerin mazot parasını bile veremedik,ne yapacağız,bittik artık diye feryatları yükselen bu çiftçiler artık bundan sonra kolay kolay kandırılamayacaklarını çok yakından gördüm,hallerine üzüldüm,kara kara düşünüyorlardı,borç gırtlağı aşmış bir haldeler.Çağa çoluk çalıştık,hasat zamanı çocuklarıma,torunlarıma alış veriş yapacağız dedik ama mümkün değil, onların yüzüne nasıl bakacağız diyen bu vatan evlatları maalesef yanlış politikalar yüzünden evlatlarının,eşlerinin bile yüzü bakamaz hale gelmişlerdir.
Görüldüğü gibi iş bilmez siyasetçi büyüklerimiz, bu işin altından kalkamamış,üretici kesim olan çiftçi kardeşlerimizi,vatandaşlarımızı bir dilim ekmeye muhtaç etmişlerdir.
Sanayici kesimde bundan farklı değil,Elazığ Organize Sanayisinde yanına gittiğimiz her iş adamı aynı dertteydi.Banka kanalıyla 150 bin dolar alan iş sahibi,doların fırlamasıyla birlikte kara kara düşünmeye başlamış ben bittim artık demeye başlamıştı.Geçen seçim çalışmaları sırasında tanıştığımız bir ağabeyimizin yanına gittiğimizde de,kapıdan içeri girer girmez hiç sormayın biz o zaman sizleri anlayamamıştık,AKP den çok ümitliydik ama iflasın eşiğindeyiz,dolar aldı başını gidiyor,batma noktasındayız,biz demiştik diye lütfen söylemeyin,bir rüzgara kapıldık bizlerde aldandık diyince,gülerek ağabey ümidinizi yitirmeyin,her zaman için bir kurtuluş yolu vardır dediğimizde haklısın dedi ve kusura bakmayın,ayakta bıraktık sizleri diyerek içeri buyur etti,çaylarımızı içerken şikayetlerini bir bir sıralıyordu,o kadar dertliydi ki,acıdık haline ama elden gelen bir şey şimdilik yok gibi,nereye gidersek gidelim durum anlatılanlardan farklı değil, ama ulusal medyayı izlediğimizde vatandaşın,esnafın,çiftçinin,sanayicinin halini olduğu gibi yansıtmadığı için milletimiz iyi idare edildiğimizi düşünüyor olabilir ama maalesef halkımız perişanlık içerisindedir.
Tv kanallarını izliyoruz,farklı farklı medya kanalları,kimisi İktidarı övüyor,kimisi yeriyor ama çözüm noktası dendiği zaman çözümü ortaya koyabilecek bir reçeteyi ortaya koyabilen insan yok,Ulusalcılar bir taraftan dert yanarken,çözüm dediğimizde çözümü açıklaya bilen yok,çalınan paraları önlersek bu iş tamam diyerek bir tiyatro oynuyorlar resmen,440 milyar dolar borç var,faizini dahi ödeyemeyecek durumdayken,sadece çalmayı önleyerek ülkeyi kurtaracağız diyerek resmen bizlerle alay ediyorlar,Vatan millet Sakarya sözleriyle ülkeyi yıllardır,yönetmeye talip olanlar yetmiyormuş gibi şimdide bu arkadaşlar,Anadolu şivesiyle farklı bir versiyon olarak ortaya kurtuluş reçetesi olarak çıkarak çözüm bizde diyerek farklı bir oyunun peşinde koşuyorlar.Yıllar önce kahrolsun ABD diyip, ABD kotu giyenlerden olmayız diyenler 90 bin sayfa AB dayatmalarını okumadan imzalayanlar çözüm bizde diyerek milletin karşısına hiç çıkamazlar.PKK sorunu sorulduğunda,sorunun nedenini anlayamamış bir genel başkanda,Hukuksal önlemlerle bu işi çözeriz,ABD bizim kadirşinas dostumuzdur,Törörle mücadele yıllarımızda çok bilgi alış verişi yaptık.diyerek sorunların nedenine dahi anlayamadığı çok iyi göstermektedir.
ÇÖZÜM NOKTASI;
Okyonusun ötesindekilerin ellerini öpmemektedir
İMF reçetelerinde çözümü aramamaktadır.
Papazlarla kolkola gezmemektedir.
BOP içinde görev almamaktadır.
Türk Silahlı Kuvvetlerini Düşman görmemektedir
Milletin milli manevi duygularına saygı duymaktadır.
Mandacılık ruhunu terketmektedir.
Dün AB-İMF-ABDci olup,bugün dediklerini inkar etmemektedir.
Türkiyeliyim değil,TÜRKOĞLU TÜRKÜM demektedir.
Milletin sinesine dönmektedir.Tam Bağımsızlığı savunmaktadır.
Ortalığı sulandırıp bu milletin hakiki evlatlarını milletten saklamamaktadır.
Kısacası sevgili milletim;
Rusyada 81 vilayetten toplanıp,iktisatta,ekonomide bir çığır açan,dünyanın en büyük matematik ve ekonomi profösörlerine bu milletin elini öptüren,Nobele aday gösterilen MİLLİ EKONOMİ MODELİNİN mimarı,bu milletin evladı,Bağımsız Türkiye Partisi lideri, Prof.Dr Haydar BAŞ beydedir.
Çözüm TAM BAĞIMSIZLIK diyerek yola çıkan,TÜRK MİLLETİNDEDİR.
Murat YEŞİLGÜL