Öncelikle değerli hemşerilerimin, okurlarımızın ve milletimizin Mübarek Ramazan ayını canı gönülden tebrik eder, nice güzelliklere vesile olmasını temenni ederim.
Bugünlerde beni endişeye sevk eden bazı olaylarla karşılaşıyorum ne yazık ki? Boy boy fotoğraflar basılıyor ve yazılar yayınlanıyor Kiliste üzüm bağlarını söken çiftçilerle ilgili. Ne garip tecellidir ki, zamanında üzümün iyi gelir getirmesi sebebiyle yetiştirilmeleri uzun yıllar alan zeytin ağaçları sökülmüştü yerlerinden ve sobalarımıza odun olmuşlardı emektar zeytin ağaçları. Şimdi ne mi oluyor dostlar? Yapılan masrafı dahi karşılayamayacak duruma getirilen üzüm bağları sökülüyor yerlerinden. Ne yapılacak? Yerlerine zeytin ağacı ekip, 10-15 yıl yetişmesini bekleyeceğiz?
Kilisin yabancılara toprak satışında en ön sıralarda yer aldığını elbette biliyorsunuzdur. Ulusal bir televizyon kanalında Kilisin Adana ve Hataydan sonra yabancılara en çok toprak satışının gerçekleştirildiği il olarak açıklandığını duymuşsunuzdur. Toprağından para kazanamayan çiftçi doğal olarak, arazisini en makul fiyata elinden çıkarma endişesine düşüyor ve en yüksek parayı kim verirse (bu kim, kim olursa olsun mantığıyla tabii) ona satıyor.
Yalnız toprak satışında unutulan ve hayati önem taşıyan bir nokta var. Bugün çok az kişi atalarından gördüğü bu adeti uyguluyor. Kiliste eskiden toprak satmak öyle sıradan bir olay değildi. Kimse zorunda kalmadıkça arazisini elinden çıkarmazdı. Hatta babadan, dededen miras kalmış toprağı keyfi olarak satmak ayıp sayılırdı. Eğer satmak zorunda kalmış iseniz bile, arazinizi satmadan önce muhakkak toprak komşunuza haber verirdiniz ve almak isteyip istemediğini sorardınız. Mesela 100 ağaç zeytin ağacınız var ve bir nedenden ötürü bu arazinizi elinizden çıkarmak istediniz. İlk yaptığınız şey; komşunuza zeytininizi satmak istediğinizi ve fiyatını bildirirsiniz. O da size alırım veya alamam diye cevabını iletir. Adet böyleydi Kiliste benim bildiğim kadarıyla. Ve bence gayet güzel ve onurlu bir davranış bu.
Şimdi ise durum çok farklı; arazi satarken komşuya sormak bir yana dursun, komşunuzun toprağını sattığından yeni komşunuzla tanışıncaya kadar haberiniz dahi olmuyor.
Türkiye, her türlü milli ve manevi değerlerinin tartışıldığı hassas günler geçiriyor. Adımlarımızı atarken çok dikkatli olmamız neredeyse farz oldu. Yabancılara toprak satmanın acı sonuçlarını birçok ülke ve millet gözlerimizin önünde yaşamaya devam ediyor. Eğer ekonomik sıkıntılardan ötürü toprağınızı satmak zorunda kaldıysanız eğer, yukarıda yazmış olduğum adeti uygulamanız çok zor olmasa gerek. En azından tanıdığınız, bildiğiniz, kendisinden zarar görmeyeceğiniz kişilere emanet edin topraklarınızı. Bilenler bilmeyenlere anlatsın lütfen!