Kilis uzun yıllardan bu yana, değerli insanlar yetiştirmiştir ülkemiz yararına çalışan. Ne hazin tecellidir ki, bu hemşerilerimizin çoğu şu anda Kilis’te yaşamıyor. Kaç doktor saymamı istersiniz mesleğinde doruğa çıkmış ve kaç akademisyen göstereyim güzide eserlerin altına imzasını atabilmiş. Meslekleri ve başarıları saymak mümkün, ancak sorulması gereken sorular: Şimdi neredeler? Ve niçin aramızda değiller?
Seçim zamanlarında milletvekili veya belediye başkanı olmak için, sırf şahsi çıkarları söz konusu olduğundan, bir anda yıllardır ayak basmadığı memleketine dönen ve şehrimin insanlarına güler yüzlü ve sahte maskelerini takarak “Ben de Kilisliyim” deyip ortaya çıkanlardan bahsetmiyorum elbette. Gönülleri memleket hasreti ile yanan, doğdukları topraklarda yaşamlarını devam ettirme arzusu ile yanıp tutuşan, meslek ve hayat deneyimlerini hemşerilerine aktarma endişesi taşıyan ve Kilis’e “ne verebilirim” sorusunu kendisine durmadan soran insanlardır, asıl hatırlatmak istediğim.
Şehrimizin bu insan göçünden dolayı kayıpları her geçen gün katlanarak çoğalıyor. Ve ben şundan eminim ki, bu insanlar Kilis’te yaşamak ve Kilisliye el uzatmak istiyor. Bunun içinde çaba sarf ediyorlar. Diyeceksiniz bu kanıya nereden vardın? Şuradan: “Geçen bayram ziyaretime gelen bir gıda mühendisi arkadaşım, şu an İstanbul’da çalışıyor. Aslında okuldan ilk mezun olduğunda ilk geldiği ve çalışmaya başladığı yer Kilis’ti. Kilis’te, bazı kişilerle iş ilişkileri oldu. Ancak ne gariptir ki, o kişiler tarafından bir gıda mühendisi olarak değerlendirilmedi. Bütün bu şartlar altında, Kilis’te çalışmak ve hayatını devam ettirmek için gereken parayı kazanmak imkansızlaşmaya başladı. O da İstanbul’a gitti. Arkadaşımın bana söylediği sözleri aynen size aktarıyorum: “Ben Kilis’te çalışmak isterdim, burada olmak. Birçok projelerim vardı gerçekleştirmek istediğim. Ama olmadı”. İşte bu gıda mühendisi arkadaş gibi, belki yüzlercesi var, aynı özlemle yaşayan, baba toprağında bir şeyler yapmak isteyen, edindiği mesleği memleketinde icra etmek için fırsat bekleyen.
Eğer ilimizin gelişmesini istiyorsak, güzel projelere imza atanların Kilis’ten çıkmasını umut ediyorsak, bu insanlarımıza olanak tanımak zorundayız. Bütün suçun bizlerde olduğunu söylemek istemiyorum elbette. Ancak durup düşünme zamanıdır şimdi. Kilis’in geleceği söz konusu. Ya şimdi karar vereceğiz, olduğumuz gibi kalmaya ya da değişim için fedakarlık yapacağız. Yoksa ellerimiz her zaman ki gibi bomboş kalacaktır.