Tarih boyunca İslam’a yapılan itirazların aslî ve tali pek
çok sebebi olmuştur. Bu sebepleri temel olarak üç ana kategoride toplayabiliriz.
1. Küfrün karakterinden kaynaklanan itirazlar.
2. Şahsi menfaat ve maddi çıkar sebebiyle yapılan itirazlar.
3. Cehalet, ölçüsüzlük ve niyet bozukluğu sebebiyle yapılan itirazlar.
Bu makale serisinde de madde madde İslam’a itirazların temel
niteliklerini Prof. Dr. Haydar Baş
hocamızın “Din Tahripçilerine Kur’an-ı Kerimin Cevabı” eserinden bilgiler
paylaşalım:
A. Küfrün karakterinden kaynaklanan itirazlar:
Küfür, tanım olarak inanmanın zıdd-ı kamilidir. Küfür bütün karakteriyle
hakkı örter ve şiddetle İslam’a karşı çıkar. Küfür, bâtılın en büyük uzantısı, karanlık
ve cehaletin kaynağıdır.
Küfür, mutlak ve en büyük gerçek olan Allah'a itiraz eder.
Bu itirazı ya direkt ya da dolaylı olarak yapar. Tabiatıyla bu itiraz çeşitli
yollarla olur. Bu yolları dört ana başlık halinde inceleyebiliriz.
1- Siyasi ve İdeolojik Yaklaşım
Bu yaklaşım, İslâm'ı siyasi ve ideolojik bir rakip görerek
ona arar vermek, etki ve nüfuzunu azaltmak için her çeşit fırsatı değerlendirir.
Tarih boyunca kabul etsek de etmesek de Doğu ve Bati medeniyetleri arasında bir
çatışma süregelmiştir. Batılı devletlerin sırf İslami kimliği sebebiyle Osmanlı
Devleti'ni yıkmak için sergiledikleri entrika ve oyunlar buna en çarpıcı misaldir.
Bu mücadele günümüzde kisve değiştirerek aynen devam etmektedir. Ve yine bu
mücadele içerisinde; genelde Doğu kültürünün, özel de ise İslâm'ın karşısında,
Avrupa birliği, Ortodoks ittifakı gibi dini, siyasî, ilmî ve kültürel
ittifaklar oluşturulmakta, sözleşmeler imzalamaktadır.
2- Tarihi Haçlı Zihniyeti
Bu zihniyet adeta tarihi yönlendirmiştir. Haçlı zihniyeti muharref
Hristiyanlıktan kaynaklanmış ve Hristiyan din adamları (papalar ve papazlar)
tarafından daima taze tutulmuştur.
Bu sebeple tarih boyunca 13 büyük haçlı seferi tertip edilmiş,
bu uğurda kan dökülmüştür. Bu bağlamda bizim tarihimiz sanki Hilal-haç
çatışması tarihidir. Bilindiği üzere sebebi ne olursa olsun tarih boyunca
cereyan eden çatışmalar, inanç ve ideolojilerin mücadelesidir. Bu noktada
Hilal-haç çatışması, iman-küfür mücadelesin in en çarpıcı örneklerinden birini
teşkil etmektedir.
Haçlı zihniyeti başka sebebe gerek olmaksızın, İslam’ın varlığına
karşıdır. Haçlılar, İslam’a ve Müslümana iflah olmaz boyutlarda kin ve öfke taşımaktadırlar.
Öyle ki; Hristiyan din adamları, organize ettikleri ve top yekûn Hiristiyan
alemini savaşa çağırdıkları ortamlarda, bir Müslümanı öldürmekle direkt cennete
gidileceğini vaat ediyorlardı. Hedefleri, İslami ve bütün Müslümanları ortadan
kaldırmak olan bu zihniyetin günümüzde halâ sürmesi düşündürücüdür. (Prof. Dr.
Haydar Baş, Din Tahripçilerine Kur’an-ı Kerim’in Cevabı, 1998, Sayfa 33-35)
(Devam edecek…)