Siyasete, memleket meselelerine aklımız yeteli bir hayli zaman oldu. O günden bugüne çok şey gördük. Bu sevgili ülkem ve üzerindekiler çok acılar yaşadı, çok sıkıntılar çekti. Son yıllarda sorunlar büyüdü. Siyasiler polemiklerle dolu zamanlar da Türkiye'ye çok zaman kaybettirdi.
Hepimiz bombalı saldırılarda can veren vatandaşlarımıza, polisimize, askerimize üzüldük. Hayatının baharında bu dünyadan uçup giden gencecik canlara ağladık.
Ekonomik sorunlar, terör derken Türkiye'nin huzuru kaçtı.
Şimdi sormak zamanıdır! Çözüm nedir? Nerededir?
Siyasi işaretlerini her platformda gösterenler çözüm sizdeyse sizden olalım! Yok eğer bu ülkede siyasette söz sahibi olanların bu sorunları çözecek gücü var ise siz de birleşelim. Yok hayır çözse çözse bu işi muhalefet çözer diyorsanız onların safına geçelim. Yani ne derseniz onu olalım? Ama nafile çözüm sizlerde değil ne yazık ki!
4 mevsimi yaşayan, her açıdan zenginliği dillere destan ancak kendine faydası olmayan bu ülkenin insanları olarak bizler, terör korkusu olmadan dışarı çıkmak, ayın sonu geldiğinde cebimizde para bulmak, kısaca hak ettiğimiz, uğruna can verdiğimiz ve de vereceğimiz güzel ülkemde hakkınca yaşamak istiyoruz.
Elbette çözüm hiçbirinizde değil! Bunu da çok iyi biliyoruz! Bütün bu saydığımız sorunların çözümü, zenginliğimize açılan kapının anahtarı fikirleri çalınan ama kendine paye verilmeyerek gizlenen Prof. Dr. Haydar Baş’tır.
Artık doğrusu ne ise onu olalım yahu! Nedir bu çektiğimiz yetmez mi?
23.12.2016