İlksen Başarır’ın yönettiği Mert Fırat ve Melisa Sözen’in başrollerini paylaştığını “Bir Varmış Bir Yokmuş” filminden bir masal paylaşmak istiyorum sizlerle! Yorum yok, söz yok, bu masaldan “Şu çıkartılmalı” dayatması yok! Varın siz karar verin artık!
Unutuş Nehri
Bundan çok, çok zaman önce bütün insanlar sadece tek bir yerde yaşarmış. Unutuş Şehri denilen bu yerde hiç gece olmazmış.
İsmi böyleymiş, çünkü şehrin tam ortasından Lethe yani Unutuş Nehri geçermiş. Her kim ki bu nehre girerse, bambaşka insanlar olarak hayata dönerlermiş. Çünkü kim bu nehre girerse, geçmişte yaşadığı acıları unutur ve nehir onların istedikleri kaderi yaşamalarına izin verirmiş.
Yalnız nehre girecek olan kişinin vermesi gereken çok önemli bir karar varmış. O da nehre ne zaman gireceği? Çünkü hehir herkese bu hakkı sadece tek bir kez tanırmış.
Nehre girmekten ve ölmekten korkmayan herkes, gerçek bir hayata gözlerini açarmış. Çünkü Unutuş Nehrine giren herkes kendisini unuturmuş ki, aslında kendisini hatırlayabilsin!
Bir gün bir adam tüm cesaretini toplayıp, nehre girmiş.
Herkes adamın boğulduğunu düşünmüş. Oysa nehre girer girmez sonsuz bir ışık gözlerini kamaştırmış ve suyun içerisinde nefes alıp, verebildiğini fark etmiş. O zaman nehir onu en derinine çekmiş, çekmiş çekmiş. Ve adam birden kendini, daha önce hiç görmediği bir yerde buluvermiş. Ve derinden bir ses duymuş: “Buraya yalnızca boğulmaktan korkmayanlar ve kendini unutmaya hazır olanlar gelir.” Ve nehir adama sormuş: “Neden bu kadar geç kaldın?”