İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Namaz ihlasın sabit olmasına ve kibirden münezzeh olmaya sebep olur." (Emali et-Tusi, 296/582).
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah; imanı, şirki temizlemek ve namazı, kibirden uzak tutmak için farz kılmıştır." (Nehc'ul Belağa, 252. Hikmet).
Fatımat'uz-Zehra (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah, namazı kibirden münezzeh kılmak için farz kılmıştır." (Bihar, 82/209/19).
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Cebrail benim yanıma geldi ve şöyle dedi: Ey Ahmed! İslam on paydır, her kim bu paylardan birine sahip olmazsa mutsuz olur. Bu payların ilki sözden ibaret olan Allah'ın birliğine şehadette bulunmaktır. İkincisi ise temizlikten ibaret olan namazdır." (İlel'uş Şerayi', 249/5).
İmam Sâdık (a.s), "Namaz, insanları ihtiyaçlarından alıkoyduğu ve birçok bedensel zahmetlere düşmesine neden olduğu halde neden farz kılınmıştır?" diye sorulunca şöyle buyurmuştur: "Bunun birtakım sebepleri vardır. Eğer sadece dinin gelişi ve Kur'an'ın halk arasındaki varlığıyla iktifa edilseydi ve Peygamberin (s.a.v) insanlar arasındaki hatırasını canlı tutacak bir etken olmasaydı, önceki dinlerin takipçilerinin akıbetine düçar olunurdu. Onların da kendileri için bir dini ve kitabı vardı. Bir grubu kendi dinlerine davet ettiler ve bu yolda onlarla savaştılar. Ama onların gidişiyle dinleri de eskidi ve yok oldu. Allah Tebarek ve Teâlâ öyle istedi ki; Müslümanlar Hz. Muhammed'in (s.a.a) adını ve dinini unutmasınlar. Bu yüzden namazı kendilerine farz kıldı; böylece günde beş defa O'nu hatırlasınlar ve adını dile getirsinler. Kendilerinden namaz ve Allah'ın zikri istendi ki; Allah'ın zikrinden gafil kalmasınlar, unutmasınlar ve neticede Allah'ın zikri eskiyip yok olmasın." (a. g. e. 317/1).
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Ey Allah'ın kulları! Zikri yüce olan Allah'a tevessül edenlerin tevessül ettiği en iyi şey; Allah'a, peygamberlerine, onların Allah nezdinden getirdikleri şeye imandır ve namaz kılmaktır. Zira namaz dindir." (Tuhef'ul Ukul, 149).
İmam Rıza (a.s), namazın sebebini beyan makamında şöyle yazmıştır: "Namaz, Aziz ve Celil olan Allah'ın rububiyetini ikrar etmek, ortağı olduğunu reddetmek ve azameti yüce Cebbar olan Allah'ın karşısında horluk, küçüklük ve huzû içinde durmak, Allah'ın azametini itiraf etmek, geçmiş günahlarının bağışını dilemek, Aziz ve Celil olan Allah'ı ululamak için günde beş defa alnını yere dayamaktır. Namaz, kulun sürekli Allah'ı hatırlamasına, O'nu unutmamasına, nankörlüğe ve isyana düşmemesine, huşû ve tevazu içinde olmasına, din ve dünyada rağbetli ve artış talep etmesine neden olmaktadır. Bütün bunlardan başka; insanın günahlardan sakınmasına, gece-gündüz sürekli olarak Allah'ı hatırlamasına sebep olur. Ta ki kul efendisini, yöneticisini ve yaratıcısını unutmasın, isyan, tuğyan ve aşırılığa yönelmesin! İnsanın Allah'ı zikretmesi, önünde durması, kendisini günahlardan sakındırır ve her türlü fesada engel olur." (a.g.e. h.2). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Okan Egesel
(Kilis Postası Haber Merkezi)