Bacillus zehirlenmesinde gıdanın bozuk olduğunun anlaşılamayabileceğini
söyleyen Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon
Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Suzan
Saça, "Eğer gıdada bir
sorun olduğunu düşünüyorsak kesinlikle tatmadan o gıdanın atılmasını istiyoruz.
Çünkü çok az bir miktar bile insanı öldürmeye kafi" dedi.
Gıda zehirlenmelerinin bulantı, kusma ve ishalle seyrettiğini, fakat bu
durumun değişiklik gösterebileceğini söyleyen Doç. Dr. Suzan Saçar, "Bütün yiyecekler iyi bir şekilde pişirilmeli.
Eğer dış ortamda veya buzdolabında saklanıp tekrar tüketeceksek, tam bir
ısıtma, yani kaynama noktasına geldikten sonra yemek gerekir. Besin
zehirlenmelerinde bizim en çok korktuğumuz bacillus denilen tablodur. Burada bilinen en güçlü, en etkili
toksinler salgılanır. Günümüzde teknolojik imkanların artmasıyla birlikte artık
sanayide yapılan konservelerden bulaşmasa da, evde yapılan ev tipi sebze
konservelerinden bulaşma riski vardır. Mümkünse evde yapılan konservelerinin
tüketilmemesi veya yapılırken şartlarına dikkat edilmesi gerekiyor" diye konuştu.
Gıdalar hemen tüketilmeli
Bakterilerin özellikle proteinli gıdaları, süt ve süt ürünlerini ve
etleri çok sevdiğini belirten Saçar,"Gıdaların pişirildikten sonra hemen tüketilmesi gerekir.
Tüketilmeyecekse buzdolabında saklanmalıdır. Açıkta satılan gıdalar gıda
zehirlenmesine zemin oluşturmaktadır. Gıda zehirlenmelerinde en riskli grup
bağışıklık sistemi bozuk olanlar, organ nakli yapılanlar, kanser tedavisi görenler
riskli gruplardır. Biz bu hastalara dışarıdan, hatta lokantadan dahi yemek
yememesini, hazır yemekleri yememelerini tavsiye ediyoruz" dedi.
Saçar, küçük bebeklerin bal yemesinin sakıncalı olduğunu ifade ederek, "Bal yedirilmesi sonucu çocukta emme güçlüğü,
solunum sıkıntısı, kabızlık gibi sıkıntılar olabilir. Genellikle spesifik bir
tedavisi yoktur ve kaybedilme ihtimali çok yüksektir. Bebeklere özellikle 1
yaşına kadar bal verilmemeli" dedi.
Yeni Mesaj Gazetesi