Resûlullah (s.a.a), Ali (a.s) için şöyle buyurmuştur: “Sen, bana oranla konumunun Harun’un Musa’yla konumu gibi olmasından hoşnut değil misin? Sadece sen Peygamber değilsin. Sen halifem olmadıkça bana gitmek yakışmaz.” (a. g. e. 32931)
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Seni yerime geçesin diye halifem kıldım.” Ben, “Senden hiç geri kaldım mı ya Resûlullah?”deyince şöyle buyurdu: “Sen bana oranla yerinin Harun’un Musa’ya olan yeri gibi olmasından hoşnut değil misin? Sadece benden sonra Peygamber olmayacaktır.” (a. g. e. 36488)
* * *
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Eğer Ali’yi velayet ve yöneticilik makamına geçirirseniz onun yol gösterici ve doğru yolu bulmuş kimse olduğunu görürsünüz. O sizleri doğru yola götürür.” (a. g. e. 32966)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Eğer Ali’yi hilafete seçerseniz ki böyle yapacağınızı zannetmiyorum; onun yol gösterici ve doğru yolu bulmuş kimse olduğunu görürsünüz.” (a. g. e. 33072)
Resûlullah (s.a.a), emirlik ve hilafetten söz edilince şöyle buyurmuştur: “Eğer onu Ali’ye teslim ederseniz, onun yol gösteren ve doğru yolu bulmuş kimse olduğunu görürsünüz. O sizleri doğru yola götürür.” (Tarih-i Dimeşk (İmam Ali’nin biyografisi), 3/69/1110)
* * *
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Her kim Adem’in ilmini Nuh’un kavrayışını, İbrahim’in hilmini, Yahya b. Zekeriya’nın zühdünü ve Musa b. İmran’ın öfkesini görmek isterse Ali b. Ebi Talib’e baksın.” (a. g. e. 2/280/804)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ali müminlerin efendisidir.” (el-Kafi, 1/294/1)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ali dinin direğidir.” (a. g. e.)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “İnsanlara benden sonra hak üzere kılıç vuran işte budur.” (a. g. e.)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ey Ali! Senin örneğin “Kulhu vallahu ehad” (İhlas suresi) örneği gibidir. Seni kalbiyle seven adeta Kur’an’ın üçte birini okumuştur. Seni kalbiyle seven ve diliyle yardım eden kimse ise adeta Kur’an’ın üçte ikisini okumuştur. Seni kalbiyle seven, diliyle yardım eden ve eliyle destekleyen kimse ise adeta tüm Kur’an’ı okumuştur.” (Nur’us Sakaleyn, 5/701/20)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ey insanlar! Ali’yi şikayet etmeyiniz. Allah’a andolsun ki o Allah için ve Allah yolunda tavizsizdir.” (Tarih-i Dimeşk (İmam Ali’nin biyografisi), 1/386/492)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ali’ye eziyet eden bana eziyet etmiştir.” (el-Bihar, 5/69/1)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ali müminlerin büyüğü; servet ise münafıkların efendisidir.” (Tarih-i Dimeşk (İmam Ali’nin biyografisi), 2/260/778)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ali’nin bu ümmet üzerindeki hakkı babanın evlat üzerindeki hakkı gibidir.” (el-Bihar, 36/5/1)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Benim sırdaşım Ali b. Ebi Talib’dir.” (Tarih-i Dimeşk (İmam Ali’nin biyografisi), 2/311/815)
Resûlullah (s.a.a), Ali’ye (a.s) şöyle buyurmuştur: “Sen ve taraftarların cennettesiniz.” (a. g. e. s. 345/845)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz Ali ve taraftarları kıyamet günü kurtuluşa erenlerdir.” (a. g. e. s. 348/851)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Ali’yi anmak ibadettir.” (a. g. e. s. 408/907)
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Adalet hususunda benim ve Ali’nin eli eşittir.” (a. g. e. s. 439/946)
(Kilis Postası Haber Merkezi)