Hasretle beklediğimiz 11 ayın sultanı Ramazan Ayına elveda deyerek 11 ay daha hasret çekip yeni bir Ramazan Ayı bekleyeceğiz. Tutuğumuz oruçla birlikte Ramazanın, İslamın rahmetle yoğrulmuş adaletini, bilgi ve hikmetle bütünleşmiş ahlakını bütün insanlığa gösteren bir rahmet ve bağışlanma ayı olduğunu yaşadık.
Oruç, iradeleri merhametle eğitir. İftar cömertliği, ikramı ve paylaşmayı öğretir. Teravih namazı, ibadetin neşe ve coşkusunu bütün topluma yayar. Sahur, hayır ve bereketin ne olduğunu gösterir. Kadir Gecesi de, bütün bu yüksek vasıfların son ilahi kaynağı olan Kuran, adeta yeniden nazil olur. Kuranla akıllar ve gönüller sonsuzluk yolculuğuna hazırlanır. Verdiğimiz zekat ve fitreler, toplumun sosyal yaralarını Ramazanın şifalı elleriyle sarar. Bayram da, toplumu rahmete, birliğe ve coşkuya sürükler.
Ramazandan bayrama gireceğimiz şu arefe günlerinde, Ramazanla kazandığımız güzel hasletleri devam ettirmek, biz Müslümanlar için çok çok önemlidir. Yüce Allah ibadetlerinde kusurlar bulduğu kullarının, ibadetlerini bekletip, kulum acaba son gün hangi yolu seçecek,Ramazandan önceki eski hayatını mı yoksa Ramazanla kazandığı yeni hayatını sürdürecek mi diye, ondan sonra karar verirmiş. İşte bunun için bizde arefe günü Rabbimize daha çok yalvarmalıyız. Ola ki Rabbimiz ibadetlerimizi kabul etmez. Onu kabul etmesi ve bizleri bağışlaması için çok çok Rabbimize yalvarmalıyız. Şunu da hatırlatmakta fayda var. Sevgili Peygamberimiz (SAV) namaz kıldıktan sonra namaz kılarken yaptığımız hatalardan sakınmamız için, üç kere estagfirullah dememizi tasfiye ediyor. Ramazanda yaptığımız ibadetlerimiz içinde arafe günü çok yalvarmalıyız ki, affedilenlerden olalım.
Bayramlaşmakta bizim için çok önemlidir. Hadis kitaplarından öğrendiğimize göre Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (SAV) Bayram namazına giderken, tatlı bir şey (Hurma, Şeker,vb.) ağzına alır, yola öyle çıkarak, camiye gidiş gelişlerinde farklı yollar kullanırmış. Yine bayram namazını kılmak içinde Musalla denilen geniş bir yerde topluca bayram namazını kıldırırmış. Öyle ki, bu bayram namazına hastalar dahil, çoluk çocuk herkes katılır, oradaki muhabbete, birliğe ve beraberliğe iştirak ederlermiş. İşte bizlerde bayram namazını büyük camilerimizde kılmaya gayret etmeli ve Efendimizin yolundan giderek sünnetine sıkıca sarılmalıyız.
Bu vesile ile Kilis Postası olarak, Milletimizin, bütün İslam Aleminin ve tüm hemşehrilerimizin bayramını tebrik eder; Yüce Allahtan barış, huzur ve mutluluk getirmesini niyaz ederiz.