Şu günlerde Kilis’imizde pek de alışık olmadığımız ve bizi endişelendiren yaralama-öldürme olayları artış göstermeye başladı. Yerel gazetelerimizde sık-sık yaralama ve öldürme olayları ile ilgili haberler okumaktayız.
Özellikte de tinerci diye adlandırılan evsiz barksız kişilerin karıştığı olaylar. Bu kişilerin geceleri geç vakitlerde yol keserek para istemekten tutunda, amacına ulaşamadığı durumlarda daha da ileri gittiği bilinmekte. Şu an Kilis’te insanlar gece evine giderken yanından geçenlere şüpheyle bakmaya başladı. Oysa memleketimiz bu tür olayların geçmişte yok denecek kadar seyrek yaşandığı bir yerdi. Şimdilerde bu durum değişmekte ve hiç kimsenin hoşuna gitmeyen bir seyir izlemekte.
Peki çözüm nedir? Bu insanları nasıl engellemek gerekir? Tinerci dediğimiz bu insanlar ceza yoluyla mı ıslah edilmeye çalışılmalı yoksa onları bu durumlara düşüren nedenleri ve sebepleri yok mu etmeli? Bu tür durumlarda halk yapılması gerekeni elbette, yetkili kişilerden bekliyor. Fakat şu ana kadar yetkili kişiler veya kurumlar tarafından göze görünür bir eylem yapılmadı. Yaklaşık bir senedir yoğunlaşan bu olayları engellemek ve geceleri evine canından veya malından endişe duymadan varma özgürlüğüne halkımızı kavuşturmak, şehri yöneten kişilerin birinci derece de asli görevi olmalıdır. Halkımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye sokan bu insanların durumuna bir an evvel el atılması gerekiyor. Ya bu insanlar yaptıkları suçtan dolayı kanuni açıdan caydırıcı bir şekilde cezalandırılmalı ya da bu kişileri bu duruma iten sebepleri yok etmeli. Yoksa gün gelecek bu tür toplumsal bozulmalar önüne geçilemeyecek kadar yoğun bir hal alacaktır. Eğer bir çözüm getirilmezse halk zamanla kendi çözümlerini üretmeye başlayacaktır. Kendisinin bıçakla yolunu kesen tinerciye karşı belki bıçak alacak belki de silah edinme yollarını arayacak. Bunun sonucunda da elbette ya yolu kesilen kişi ya da yol kesen kişi yaralanacak veya ölecek. İsteğimiz şudur ki; bu tür olaylara karşı halk kendi çözümlerini getirmeden, sorumlu kişilerin bu duruma bir çıkar yol bulması. Kısaca halkımızın dertlerini dile getirdik, umarım yetkili merciler bu uyarıyı dikkate alır ve halk sesini başka yollardan duyurmaya çalışmadan çözüm yolları en azından aramaya başlar. Selim Baytürkmen
Peki çözüm nedir? Bu insanları nasıl engellemek gerekir? Tinerci dediğimiz bu insanlar ceza yoluyla mı ıslah edilmeye çalışılmalı yoksa onları bu durumlara düşüren nedenleri ve sebepleri yok mu etmeli? Bu tür durumlarda halk yapılması gerekeni elbette, yetkili kişilerden bekliyor. Fakat şu ana kadar yetkili kişiler veya kurumlar tarafından göze görünür bir eylem yapılmadı. Yaklaşık bir senedir yoğunlaşan bu olayları engellemek ve geceleri evine canından veya malından endişe duymadan varma özgürlüğüne halkımızı kavuşturmak, şehri yöneten kişilerin birinci derece de asli görevi olmalıdır. Halkımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye sokan bu insanların durumuna bir an evvel el atılması gerekiyor. Ya bu insanlar yaptıkları suçtan dolayı kanuni açıdan caydırıcı bir şekilde cezalandırılmalı ya da bu kişileri bu duruma iten sebepleri yok etmeli. Yoksa gün gelecek bu tür toplumsal bozulmalar önüne geçilemeyecek kadar yoğun bir hal alacaktır. Eğer bir çözüm getirilmezse halk zamanla kendi çözümlerini üretmeye başlayacaktır. Kendisinin bıçakla yolunu kesen tinerciye karşı belki bıçak alacak belki de silah edinme yollarını arayacak. Bunun sonucunda da elbette ya yolu kesilen kişi ya da yol kesen kişi yaralanacak veya ölecek. İsteğimiz şudur ki; bu tür olaylara karşı halk kendi çözümlerini getirmeden, sorumlu kişilerin bu duruma bir çıkar yol bulması. Kısaca halkımızın dertlerini dile getirdik, umarım yetkili merciler bu uyarıyı dikkate alır ve halk sesini başka yollardan duyurmaya çalışmadan çözüm yolları en azından aramaya başlar. Selim Baytürkmen