Atatürkün Kilise geldiği 28 Ekim 1918de vatanın durumu pek iç açıcı değildir. Düşman savunma hatlarını yararak Anadoluya doğru hızla ilerlemektedir. Hatta Atatürkün Halepte karargah haline getirdiği Baron Oteli bile Arap urbanlar tarafından basılmıştır ve Türk Ordusunun geri çekilmesini istemektedir.
Ulu Önder, Türk Ordusunun sağlam bir Türk toprağına ayak basmadan düşman mukavemet hattı oluşturmasının sakıncalarını düşünerek kısa süreli bir keşfe çıkmıştır. Atatürk, bu hattın Toros Dağı eteklerinden başlayacağını düşlerken, Kilise girişte bir grup kahraman Kilisli tarafından karşılanır:
-Dur, teslim olun, inin aşağıya bakalım.
Otomobilde, Kurtuluş Savaşımızın büyük dehası, meydan muharebelerinin büyük ustası, tarihi yapan ve yazan, muzaffer Başkomutan Mustafa Kemalin bulunduğundan Kilisli çeteler habersizdir.
Atatürkün yanında bulunan yaveri Cevat Abbas Bey, derhal silahını çekerek, namluyu önlerini kesen gruba doğru çevirir. Ancak, O bir kez daha yanılmamıştır. Cevat Abbas Beye silahını yerine koymasını söyleyerek arabadan aşağıya iner. Atatürkle karşısındaki gencin gözleri birbirini süzmektedir.
Evet, Atatürkün karşısındaki genç, Onun Çanakkale Cephesinden tanıdığı, yakın silah arkadaşı Saraç Mehmet Çavuştur. Kader, iki silah arkadaşını bu defa başka bir cephede yan yana getirmiştir. Saraç Mehmet Çavuş, paşasını görünce heyecanlanır, hazır ola geçerek tekmilini verir:
-Burhanoğlu Saraç Mehmet Çavuş. 1311, Kilis, buyurun kumandanım
Atatürkün bu sırada heyecanlanarak söylediği şu söylev her Kilisli için bir gurur, bir şeref payesidir:
İLK AYAK BASTIĞIM TÜRK TOPRAĞINDAKİ BU UYANIKLIĞA CİDDEN HAYRAN KALDIM. VE BİR DAHA İMAN ETTİM Kİ BU MİLLET ASLA ÖLMEYECEKTİR. VAR OLUN AZİZ KİLİSLİLER
Yıldırım Orduları Grubu Kumandanı Mustafa Kemal Paşa 3 Kasım 1918 tarihinde 2. ve 7. Ordulara gönderdiği talimatta da şöyle demiştir:
KİLİS HAVALİSİNİN TÜRKLERLE MESKUN OLDUĞU HER VESİLEYLE HATIRDA TUTULMALI. HER DAVADA BU ESAS İTTİHAZ EDİLMELİDİR
Yazan: Ahmet BARUTÇU
Kent Gazetesi Sahibi-Kilis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı