Hiçbir fedakârlıktan kaçmadan, mesai mefhumu gözetmeden, önemli ve zor bir görevi ifa eden Emniyet Teşkilatının 168. kuruluş yılını kutluyan Vali Tapsız şunları söyledi: "Bizim millet olarak Devlet geleneği güçlü bir toplum olduğumuz tartışılamaz bir gerçektir.
Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerine baktığımızda gerek iç güvenlik ve gerekse dış güvenlik alanında günün şartlarına uygun organizasyonların kurulduğunu ve bu hizmetlerin bihakkın yerine getirildiğini biliyoruz.
Osmanlıdan devralınan mirasla birlikte, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan itibaren iç güvenlik yapılanması çağın şartlarına uygun olarak geliştirilmektedir.
10 Nisan 1845'de İstanbul'da "POLİS" adıyla müstakil bir teşkilatın kurulması, yeni kurulan bu teşkilatın görevlerinin yine aynı tarihte yayınlanan Polis Nizamnamesinde düzenlenmiş olması, bu durumun İstanbul'daki diğer ülke elçiliklerine bir yazıyla duyurulması, günümüzdeki emniyet teşkilatının kuruluş günü olarak benimsenmiş ve her yıl kutlanmaktadır.
Polis teşkilatımız; hırsızlık ve kapkaçtan teröre, pasaport ve ruhsat işlemlerinden trafiğe, toplumsal olaylardan yasadışı örgütsel faaliyetlere, her türlü kaçakçılık suçlarından organize suç çeteleriyle mücadeleye kadar geniş bir yelpazede halkımızın huzur ve güvenlik içerisinde yaşaması için cansiperane çalışmaktadır.
Devletin öncelikli görevinin, vatandaşlarının huzur ve güven içerisinde hayatlarını sürdürmelerini sağlamak olduğunu biliyoruz. Huzurlu, ekonomik kalkınmasını tamamlamış ve refah içerisinde yaşamak için güvenliği sağlamamız şarttır.
İşte bu gerçekten hareketle Emniyet Teşkilatımız; her gün değişen ve gelişen şartlara uygun olarak vatandaşlara "iç güvenlik" hizmetini iyileştirerek sunma çabasını sürdürmektedir.
Valilik olarak hukukun üstünlüğü, sivil katılım ve denetime açıklık, şeffaflık, hesap verebilirlik gibi çağdaş değerleri de kapsayan "zihinsel dönüşüme" önem veriyoruz.
Vatandaşı merkeze alan hizmet anlayışı çerçevesinde hedefimiz, toplumun beklenti, ihtiyaç ve taleplerini dikkate alarak, klasik güvenlik yaklaşımları yerine, bireysel özgürlük alanlarını daraltmayacak ve aynı zamanda da kamu düzenini sağlayacak etkili, çağdaş ve bilimsel yeni yöntemlerin uygulamaya konulmasını sağlamaktır.
Günümüzde toplumların çağdaşlık düzeyi ile polisiye uygulamalarda insan hak ve özgürlüklerine gösterilen saygı arasında ilişki kurulmaktadır. Bu bilinçten hareketle, ülkemizin demokrasi yolculuğuna önemli katkısı olan Türk Polis Teşkilatının birey hak ve özgürlüklerinin kısıtlayıcısı değil güvencesi konumunda olduğunu bu vesileyle bir kez daha belirtmek isterim.
Temel yaklaşımımız "insanımıza hizmet" etmektir.
Aziz milletimizin emniyet ve asayişi, huzur ve güveni, dirlik ve düzenliği için Türk polisi, bugüne kadar, Türkiye Cumhuriyeti'ne, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne ve vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğine yönelen her türlü saldırı ve tehdidi büyük bir başarı ile bertaraf etmiştir ve bundan sonra da etmeye devam edecektir.
Toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içerisinde insan haklarına saygılı, Atatürk ilkelerine bağlı, ülkemizin ve devletimizin bekası için yüksek vazife şuuru ile hizmet vermekte olan Türk Polis Teşkilatının 168. Kuruluş Yıldönümünü kutluyorum.
Başarı dolu nice yıllar dileğiyle bu kutsal mesleğin ifası sırasında şehit olan mensuplarımıza Allah'tan rahmet, gazi ve emeklilerimiz ile halen görev yapan meslektaşlarımıza ve ailelerine sağlık, mutluluk ve başarılar diliyorum. Emniyet Teşkilatımızın 168. kuruluş yıldönümü kutlu olsun."
(Kilis Postası-Haber Merkezi)