6 saat süren sempozyumda her biri alanında uzman isimler Mustafa Kemal Atatürk'ü çeşitli yönleriyle anlattı.
Sempozyumda konuşan Tarihçi Emre Polat, Atatürk düşmanlarının sık sık kullandığı "gökten indiği sanılan kitapların dogmaları" şeklindeki sözüne açıklık getirdi. " Atatürk dindar dediğimiz zaman Atatürk'ün 1937 yılındaki Meclis açılış konuşmasını getiriyorlar" diyen Polat şunları söyledi: "Orada Atatürk'ün CHP programını anlatırken kullandığı bir ifade var. Ne diyor? "Bu programı gökten indiği sanılan dogmalarla bir tutmayın" diyor. Bir kere şunu görmek gerekiyor; Yüce Allah mekândan ve zamandan münezzehtir. Biz Allah'ı göklerde, bulutların üzerinde aramıyoruz. Yüce Allah her yerdedir. Birincisi bu. İkincisi Mustafa Kemal o dönemde CHP'nin programını anlatıyor. 600 yıl boyunca kendini köle olarak algılamış, padişahın her buyruğunu bir emir, neredeyse bir ayet gibi görmüş bir yapıya bir partinin programını anlatırken, 'bunu o şekilde görmeyin. Bu bir tabu değildir ve gökten indiği sanılan dogmalarla asla bir tutmayın' diyor."
Atatürk’ün ‘dogma’
sözüyle kastı neydi?
Rabbani’nin eserlerine gökten inmiş muamelesi yapıldığına konuşmasında vurgu yapan Emre Polat, “Bakın biz Nakşilik konusunu araştırdığımızda Rabbani'nin eserlerinin Rabbani'nin kendisi ve takipçileri tarafından gökten inmiş muamelesi gördüğünü ve Allah tarafından kendisine yazdırıldığını bizzat kendi eserlerinde ifade ediyor. Aynı şeyi Halid-i Bağdadi ve o yoldan gelenlerin tamamı yapıyor. Mustafa Kemal o dönemde bunlarla mücadele ediyor ve bunların zehirlediği milleti bir noktaya getirmeye çalışıyor. Çarpıcı bir örnek vereyim. Bakın Said-i Nursi'nin Risaleleri mezarlarda okutuluyor ve Said-i Nursi'nin hem kendisi hem takipçileri yazdığı risalelerin gökten indirildiğini ifade ediyor. Mustafa Kemal'in gökten indirildiği sanılan dediği dogmalar bunlardır. Mustafa Kemal Atatürk, Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in ilk defa ortaya koyduğu gibi dindardır." ‘Müslümanlık Türk'ün milli dinidir’ Sempozyumda konuşan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Terzi ise Sıtkı Baba'dan, "Namıdır Mustafa Kemal-i kudret Sabr-ü sebat ile buldu çok nusret, Dergah-ı Ali' den giyindi kıspet Oldu bu devranın başpehlivanı Sıdkı Baba" şeklindeki beyti aktardı ve konuşmasını şöyle sürdürdü: "Atatürk'e göre Türk milletinin dini nedir? Münir Hayri Egeli'nin hatıralarına göre Atatürk'ün huzurunda bulunanlardan biri ‘Türk milletinin milli dini Şamanizm’ dedi. Bunun üzerine Atatürk o şahsa "Ahmak, Müslümanlık Türk'ün milli dinidir. Müslümanlığı Türkler yaymışlar ve Müslümanlar İslam'ı en güzel şekilde benimsemişler ve yaşamışlardır" demiştir. Şimdi maneviyatın merkezi Hz. Muhammed (sav), velayetin başı İmam Ali (k.v) Efendimiz, Mustafa Kemal'in maneviyatı bu merkezlerden beslenen bir maneviyattır."
‘Haydar Baş yeni bir çağ başlattı’
Ankara'daki Atatürk Vatandır sempozyumunun kapanış konuşmasını ise Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu yaptı. Eğercioğlu, "Prof. Dr. Haydar Baş'ın 2005 yılında ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ile dünyada yeni bir çağ başladı. Bu modele sahip çıkanlar dünyanın dengesini değiştirmeye başladı. O halde hala acziyet içinde yürümenin anlamı nedir? Diğer bir soru, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ve onun muhterem annesine, soyuna bu kadar saldırı yapılırken içinden çıkmış olduğu kurum başta olmak üzere niçin gerçekler ortaya konmadı? Bir ip iki taraflı gerilir, tek taraflı gerilmez. Birileri Atatürk'e sahip çıktığını iddia etti ama Atatürk'e atılan iftiraların hiçbirine karşılık vermedi. Bunlar kendi kafalarındaki ideoloji Atatürk'ün ideolojisi olarak sunmaya çalıştı. Karşı tarafta da saltanatı din olarak gören ,"egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sloganına karşı çıkan ama padişahın tebaası, kulu olmayı din sayan bir topluluk. Ne kadar büyük çelişkiler. Onun için diyoruz ki; Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü gerçek anlayan , O’na gerçekten sahip çıkan insan Prof. Dr. Haydar Baş'tır" dedi. "Sevr yeniden gündemde" "Dün çöpe atılan Sevr bugün tekrar gündeme gelmiştir" diyen Prof. Dr. Eyercioğlu şöyle devam etti: "İşte hemen güneyimizde yeni bir devletin kurulması konuşuluyor. Yani yüzyıl öncesine geri dönmüş durumdayız. Bunun sonu Sevr ile uygulanmak istenen ne ise odur. Onun için bugün Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in sunmuş olduğu Milli Ekonomi Modeli'ne sahip çıkan liderler, sahip çıkan sivil toplum kuruluşları, sahip çıkan üniversiteler, sahip çıkan ilim ve fikir adamlarına ihtiyaç vardır. Herkes üzerindeki üniformayı bir kenara koyup Haydar Baş ile beraber yürümek, onunla beraber bu ülkeyi şaha kaldırmak zorundadır." dedi. BOP'a inanmayın dedi. İşte Atatürk işte Prof.Dr. Haydar Baş."
(Kilis Postası Haber Merkezi)