Devletimizin Bekasına Yönelik Dini ve Milli İstismar Cihetli Saldırılar!

Batı, Sevr Antlaşması'nı yeniden gündeme getirmenin mücadelesini verirken, Prof. Dr. Haydar Baş ise "Hoca Atatürk" unvanıyla milli birlik ve beraberliğimizin korunması için mücadele etti. Fethullah Gülen’in arkasında kimler yer aldı? Bazı akademisyenler, kurumlar ve STK'lar. Gülen’in arkasındaki bu güçlerin, Türkiye'nin dini ve milli yapısına yönelik büyük bir tehdit oluşturduğu Prof. Dr. Haydar Baş tarafından yıllar öncesinde dile getirilmişti.

FETÖ’nün Tarihi Tehdidi

Kepekçi, makalesinde, Birinci Dünya Savaşı sonrasında, İstanbul ve Anadolu’da azınlıkların bayram ettiğini hatırlatıyor ve bunun Fethullah Gülen hareketiyle nasıl benzerlikler taşıdığını anlatıyor. Gülen'in, dini kullanarak ülkemizi bölme niyetinde olduğunu ve arkasında Batılı emperyalist güçlerin bulunduğunu vurguluyor. Tıpkı o dönemde olduğu gibi bugün de ülkemiz, dış güçlerin ve içerdeki işbirlikçilerinin tehditleriyle karşı karşıya.

Bağımsız Türkiye Partisi’nin Mücadelesi

Prof. Dr. Haydar Baş, FETÖ’nün faaliyetlerine karşı tek başına mücadele ederken, Bağımsız Türkiye Partisi’ni (BTP) kurarak devletin ve milletin bölünmez bütünlüğünü koruma yolunda büyük adımlar atmıştır. O dönemde dinler arası diyalogun yanlışlıklarını anlatırken, halkın tepkisiyle karşılaşsa da, Prof. Dr. Baş ve arkadaşları doğruyu savunmaya devam etti. O dönem yapılan siyasi mücadele, sadece oy kazanmak değil, milletin gerçek ihtiyaçlarını dile getirmek üzerine kurulmuştu.

FETÖ'nün Arka Planı ve Emperyalist Güçler

Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler" adlı eseri, Fethullah Gülen hareketi ve benzeri tehditlerin kaynaklarıyla nasıl mücadele edilmesi gerektiğini anlatıyor. Gülen hareketi sona ermiş olabilir, ancak arkasındaki emperyalist güçlerin planları devam ediyor. Bugün anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesi üzerine yapılan tartışmaların, FETÖ'nün hedefleriyle bağlantılı olduğu unutulmamalıdır.

Siyasi Süreçlerdeki Tehlikeler

Son dönemlerde, siyasette yaşanan gelişmeler de bu emperyalist planların bir parçası olarak görülüyor. Örneğin, Bahçeli'nin terörle mücadele kapsamında PKK'nın silah bırakması ve Abdullah Öcalan’ın affedilebileceği yönündeki açıklamaları, Türkiye’nin milli birlik ve beraberliğini tehdit eden adımlar olarak değerlendiriliyor. Prof. Dr. Haydar Baş'ın yıllardır sürdürdüğü mücadelenin, bugün de bağımsız Türkiye’yi korumanın en önemli yolu olduğunu vurgulayan Kepekçi, Atatürk'ün izinden gitmenin önemine dikkat çekiyor.

KilisPostası Haber Merkezi