On binlere mektup ulaşınca İmam artık bu duruma sessiz kalamayacağını anlamıştı. Yani halkın ona yönelmesi ve kurtuluş için ondan yardım istemesi, İmam Hüseyin (a.s.)'ı, Yezid'in halifeliğine karşı halka sahip çıkmak zorunda bırakmıştır.
İmam Hüseyin, Kûfelilerin on beş bine yakın sayıdaki mektuplarına karşılık onlara şöyle cevap vermiştir:
"Bismillahirrahmanirrahim
Hüseyin b. Ali'den Kûfe şehrinin ileri gelen Mü'min ve Müslümanlarına...
Allah'a hamd, Peygamber (s.a.v.)'e salat ve selamdan sonra, siz Kûfe ehlinin en son mektubu (Hani ve Said vesilesiyle) bana ulaştı.
Mektuplarınızda zikir ve izah ettiğiniz şeyleri anladım, çoğunuzun sözü şundan ibaretti:
"Bizim İmam ve önderimiz yoktur; bize, şehrimiz Kûfe'ye gel ki, Allah-u Teala senin vesilenle bizi hakka ve doğru yola hidayet etsin."
Şimdi ben, ailem arasında herkesten daha fazla itimat ettiğim kardeşim amcam oğlu Müslim bin Akil'i size doğru gönderiyorum. Ona hâlinizi, düşüncelerinizi, görüşlerinizi yakından öğrenip neticeyi bana bildirmesini emrettim.
Eğer Kûfe halkının ekseriyetinin isteği ve aranızdaki akıl ve fazilet sahibi kimselerin görüşü de elçilerinizin huzuren anlattıkları ve mektuplarınızda okuduğum ve zikrettiğiniz gibi olursa, ben de inşallah pek yakın bir zamanda size doğru hareket edeceğim.
Allah'a yemin ederim ki, gerçek İmam, Allah'ın Kitabı'yla amel eden, adalete sarılan, Hakka boyun eğen ve kendisini sadece Allah'a adayan bir kimsedir. Vesselam."
Müslim b. Akil ile gönderilen bu mektup için başka bir metin de şöyledir:
"Bismillahirrahmanirrahim
Hüseyin b. Ali'den, Mü'minlerin ve Müslümanların ileri gelenlerine…
Hani ve Said sizin mektuplarınızı bana ulaştırdı. Sizin bana gelen elçilerinizin sonuncusuydular.
Anlattığınız, sözünü ettiğiniz her şeyi anladım. Tümünüzün ortak görüşü şudur: "Başımızda bir İmam yoktur. Gel, belki Allah senin aracılığınla bizi hak ve hidayet üzere birleştirir."
Size kardeşim, amcam oğlu, ailemin güvenilir mensubu Müslim b. Akil'i gönderiyorum. Eğer, elçilerinizin bana anlattığı ve benim de sizin mektuplarınızda okuduğum gibi ileri gelenlerinizin, görüş sahiplerinizin ve faziletlilerinizin görüşünün aynı noktada birleştiğini bana yazarsa, inşallah derhal yanınıza gelmek üzere yola çıkarım.
Ömrüm hakkı için, Allah'ın Kitabı'na göre hükmeden, adaleti egemen kılan, dine boyun eğen, kendini Allah'a adayan kimseden başkası İmam olamaz. Vesselam."
İmam (a.s.), Müslim b. Akil'den zaman içinde gelen olumlu cevaplar karşısında Kûfe halkının yanına gitmeye karar verecektir.
Müslim bin Akil Kûfeliler'den on sekiz bin kişinin kendisine biat ettiğini yazdığı mektubunu şehadetinden yirmi yedi gece önce yazıp Hz. Hüseyin (a.s.)'a göndermişti.
Hatta yolda Müslim bin Akil'in öldürüldüğünü ve Kûfeliler'in kendisine yazdığının tam tersine tavır içinde olduklarını öğrenecektir. Buna rağmen sonuna kadar ceddi Resulüllah (s.a.v.)'in verdiği emri yerine getirecektir." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Hüseyin eserinden)
(Kilis Postası Haber Merkezi)