Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Spor
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
14:14
Kedi ve Köpekler İçin Kuduz Aşılama ve Kimliklendirme Çalışmaları Devam Ediyor
13:46
Bir Şampiyonluk Haberi de Karateden
10:35
Hayvansal Üretim Sinyal Veriyor
09:13
Tarım Zehiri Kullanımı Tarım İhracatını Tehdit Ediyor
08:43
Altın fiyatları 10 Ağustos 2022
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
  3. Balkanlarda Türk Yerleşimi
02 Mart 2021 - 11:18

Balkanlarda Türk Yerleşimi

02 Mart 2021 - 11:18
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi

Anadolu’da hakimiyetini sürdüren Türk Beyliklerinin haricinde Bulgar, Peçenek, Kuman ve Uzlardan oluşan Türk boyları, Karadenizin kuzeyinden Balkanlara yerleşmişlerdir. Balkanlarda Türk yerleşiminin başlangıcını 5. Yy.’a kadar götürebiliriz. 

Bizans İmparatoru II. Justianus, 688 yılında Bulgar Türklerini ve ardından Peçenekleri Anadolu’da zorlu iskana tabi tutmuştur. Bizans, önceleri Tuna’nın güneyine yerleştirdikleri Peçenekleri sınırın muhafazası ile hükümlü kılmıştır. Bizans ordusunda görev yapan Peçenekler, aynı zamanda Anadolu Selçuklu Türklerine karşı da kullanılmışlardır. Yine Bizans yönetimi tarafından Trakya’daki imparatorluk topraklarına yerleştirilen Kumanlar, Bizans ordusunda görev yapan en kalabalık Türk unsuru olma özelliğine sahiptir. 11. Yy.dan itibaren Türk askerlerinin Bizans ordusunun en gözde birlikleri haline geldikleri görülmektedir.

Bu topluluklar arasında Müslümanlığın yayılması, Balkanlarda kalıcı bir Türk yaklaşımını sağlayan asıl olaydır. Bunda da Ehl-i Beyt soyundan Seyyid Sarı Saltuk Hazretleri’nin, oğullarının ve torunlarının çalışmalarının payı büyüktür. Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın sık sık konuşmalarında bahsettiği Atatürk’ün Dedesi Kızıl Hafız Ahmet Efendi bu soydan gelmektedir.

“Kayıtlarda Müslüman Oğuzların, Tanrıdağı ve Karagöz Yörüklerinden olup, Konya ve Aydın yöresine yerleşmiş bulunanların isimleri teker teker yazılı bulunmaktadır. 

Buradaki 950 tarih ve 82 numaralı il yazıcı defteri ile 1051 tarih ve 469 numaralı il yazıcı defterinde Anadolu’dan Rumeli’ye geçen Türk boy ve ailelerinin isimleri açıkça yazılı bulunmaktadır.

Bunların Müslüman Oğuz Türk’ü Yörük Türkmen boylarından oluşan ailelerinin kimler olduğunu kayıtlarda belirtmektedir. İşte bu kayıtlarda Atatürk’ün atalarının kaydı da mevcuttur. Atatürk’ün dedesi Hafız Ahmet Efendi’nin saçları kırmızı olduğu için adına Kırmızı Hafız Efendi derlerdi.” ( Prof. Dr. Haydar Baş, Hoş Geldin Atatürk, 4. Baskı, Aralık-2017)

Dönemin pek çok şeyhi ve dervişi sultanın ordusu ya da akıncı beylerle birlikte fetih hareketlerine katılıyor, sonra da fethine iştirak ettiği yeni topraklarda tekye ve zaviyeler kurarak irşat faaliyetlerinde bulunuyorlardı. Balkanlara Türk göçü Yıldırım Bayezid (1354 – 1403)’in Ankara Savaşı’nda yenilmesi üzerine daha da yoğunlaşmıştır. Yoğun Balkan göçü, 1450’li yıllara kadar sürmüştür.

II. Mehmed (Fatih) döneminde Mora, Bosna ve Arnavutluk’ta yapılan fetihlerde, daha önce alınan Balkan topraklarında gördüğümüz Anadolu’dan nakil işleminin yok derecesinde olduğunu görüyoruz. Fatih dönemi, geçen yazımızda bahsettiğimiz fetihten sonra İstanbul’un iskan politikasında olduğu gibi, Balkanlardaki iskan politikasında da bir değişikliğin göstergesi olmuştur.    

Fatih’in resmi yazışmalarda ''Kayser-i Rum'' (Roma imparatoru) ünvanını kullandığını bilmekteyiz. Bu bazı tarihçilerden tarafından, “Bizans’a son veren kişi olduğu için aynı zamanda son Roma İmparatorudur, bu nedenle bu ünvanı kullanmıştır.” şeklinde yorumlansa da göç ve iskan politikaları, Osmanlı Devletini Bizans’ın halefi haline getirdiğini göstermektedir.

Kemal Karpat Hoca’nın şu tespitini sizlere aktarmadan geçmeyelim:    

“Osmanlı Devleti, dokuzuncu yy.’dan sonra Bizans ismiyle anılan Doğu Roma İmparatorluğu’nun coğrafi ve siyasi anlamda halefi idi. Bunun neticesi olarak, Roma İmparatorluğu’nun doğudaki heterojenik etnik-dini yapısı Bizans’tan olduğu gibi alınmış ve Osmanlı İmparatorluğu boyunca devam etmiştir” (Osmanlı’dan Günümüze Etnik Yapılanma ve Göçler 4. Baskı Prof. Dr. Kemal KARPAT Timaş Yayınları 2019, sayfa 309).     

Bu dönemden sonra Klasik Osmanlı Devleti, Devleti çok dinli bir kurum haline getirmiş gayrimüslim kavimlerin güçlenmesine yol açmıştır. Osmanlı’da halk kendini “Osmanlı” olarak görmemiş; “Müslüman”, “Hristiyan” ya da “Yahudi” olarak görmeye devam etmiştir. İmparatorluk döneminin başlangıcı ile yönetim kademesi “Medeniyette, maneviyatta, siyasette, kültürde ve dinde birlik” anlamına gelen “Türk” anlayışından uzaklaşmaya başlamıştır. Bu anlayışın yerine hedeflenen “Osmanlılık” kavramı da hiçbir zaman oluşturulamamıştır. Bu “Milli Birliğin” sağlanamaması merkezi yönetim güç kaybettiği zamanlarda imparatorluğun ömrü boyunca uğraştığı sorunlara sebep olmuştur.

Devletlerin göç politikaları, tarihe yön vermeye, insanlık tarihi boyunca yön vermiş, vermeye de devam edecektir.  

Kalın Sağlıcakla…

 

Bu yazı 1324 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Sabit-i Kadem Olmak - 18 Nisan 2022
  • SARS-CoV-2'nin Omicron varyantına karşı bağışıklık koruması için takviye dozu olarak mRNA aşıları öneriliyor - 07 Ocak 2022
  • Hep asgari ücreti konuşuyoruz, ya efektif ücret - 17 Aralık 2021
  • Efendilik mi Uşaklık mı? - 06 Aralık 2021
  • Güçlendirici doz nedir? - 06 Aralık 2021
  • Hekim ücretlerine zam gelmiş! - 04 Aralık 2021
  • Hani %70 ile toplumsal bağışıklık kazanılacak idi! Sorun ne? - 29 Kasım 2021
  • Karar sizin - 27 Kasım 2021
  • Suçlu vatandaş mı? - 18 Kasım 2021
  • Şu renkli harita ne işe yarıyor? - 17 Kasım 2021
  • Ne olacak bu işin sonu? - 16 Kasım 2021
  • Bilmiyorlar ki söylesinler - 06 Kasım 2021
  • Gelin dünya barışı adına, "önce insan" diyelim - 01 Kasım 2021
  • Yoksa biz bağımsız değil miyiz? - 29 Ekim 2021
  • Beyaz adam kim? - 21 Ekim 2021
  • Aklımızı başımıza getirelim - 18 Ekim 2021
  • Bu devran hep böyle sürüp gitmez ki! - 16 Ekim 2021
  • Sapere Aude! - 10 Ekim 2021
  • Sen de Haklısın! - 24 Eylül 2021
  • Yolunuz, yolumuz açık olsun - 16 Haziran 2021
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 8
Köşe Yazarları
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
Hz. Yusuf misali
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
"Kalpleri sizinle kılıçları size karşı"
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
Gelin Bugün Ağlayalım!
Kerbela Ehl-i Beyt'in soykırımdır
Uğur Kepekçi
Kerbela Ehl-i Beyt'in soykırımdır
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Sabit-i Kadem Olmak
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Su Kuyruğunu da Gördük
Krala Ateş Edeceksen Öldüğünden Emin Ol…
Selim Baytürkmen
Krala Ateş Edeceksen Öldüğünden Emin Ol…
Arifler ölmez maruf olur, aşıklar ölmez maşuk olur (Akın Aydın)
Misafir Kalem
Arifler ölmez maruf olur, aşıklar ölmez maşuk olur (Akın Aydın)
Çok Okunan Haberler
49 Filminin Kilis Çekimleri devam ediyor
49 Filminin Kilis Çekimleri devam ediyor
Lütfi Dabanıuzun vefat eti
Lütfi Dabanıuzun vefat eti
Kilis Polateli OSB'de ilk fabrikanın temel kazma çalışmaları başladı
Kilis Polateli OSB'de ilk fabrikanın temel kazma çalışmaları başladı
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Spor
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Foto Galeri
Video Galeri
Köşe Yazarları
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Güncel
  • İlçeler
  • İslam
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.