Bir televizyon kanalında izleme altına aldığım ‘’Mutlu Ülkeler’’ başlıklı bir haberde 100 ülke arasından 77. olarak seçilmemize doğrusu hayret ettim. Bizim ülkemizin Afrika’nın geri kalmış ülkeleri ile aynı yerde olması beni çok etkiledi.
Kendi kendime bunu düşünmeye başladım. Atatürk’ün cumhuriyeti ve demokrasi coğrafyası içinde medeni bir ülke olan Türkiye Cumhuriyeti nasıl oluyor da 77. sıra içinde yer alıyordu?
Evet, 90 yıllık bir cumhuriyet mutlu ülkeler arasında yer alamıyor. Hâlbuki Atatürk ve arkadaşları büyük mücadelelerle bu ülkeyi cumhuriyete taşımışlardır. Bütün dünya ülkeleri seçme ve seçilme hakkını kadınlarda esirgerken, Atatürk 1935 yılında bu hakkı Türk kadınına tanımış ve bugün ülke yönetiminde söz sahibi olabilmişlerdir.
Ama nedense mutlu ülkeler sıralamasında 77. sıradayız. Elbette içinde bulunduğumuz dönemin büyük sebepleri vardır. Belki bu sebepler içinde bulunduğumuz coğrafyayı etkilemekte ve mutluluk ifadesi bizim için silinmektedir.
İlkokuldan başlayarak kız ve erkek öğrencileri ayırmaya çalışırsan, modern Türkiye’nin görüntüsünü silmeye çalışırsan elbette 77. sırada mutlu olursun.
Hâlbuki Türkiye mutlu bir ülkedir. Coğrafyası, tarihten gelen medeniyeti ve kültürü hiçbir dünya devletinde bulunmamaktadır. İşte tüm bu vasıflardan yola çıkarak, mutluluğa götüren yolları hedefleyerek ilerlemek mecburiyetindeyiz.
Bir ülkenin vatandaşları şayet mutlu ise o ülke mutlaka ileri seviyelerde mutlu bir ülkedir. Ama siz kalkar da gazlar ve tazyikli sularla mutluluğu yakalamaya çalışırsanız yerimiz 77 olur.
Dünyanın en güzel idaresi olan demokrasi ve cumhuriyet ile idare edilen bir ülkede yaşıyoruz. Neden sıramız 77 olsun? Sevgi ve huzur dolu günleri topluma hediye etmek de bir görev olmalıdır. Yasaklarla ve zorluklarla mutluluk gelmez.
Onun için geliniz el ele verelim. Barış ve demokrasi heyecanı içinde kardeşçe mutluluk türküleri söyleyerek ülkeyi medeni devletler seviyesine yükseltelim. İlacında barış ve sevgi olan toplumların refah seviyesi de en ileride olur. Bilhassa gençlere bu duygu içinde görev vererek gelecek nesillere aydın bir ülke emanet edelim.
Çok zor değil. Yeter ki, ben bilirim, ben yaparım demeyelim. Haydi hayırlısı olsun, yolumuz mutluluk olsun…
Nejat Taşkın