2016 yılını idrak etmek üzereyiz. Eski 2015 yılını düşünmek bile istemiyoruz. İyisiyle, kötüsüyle gecen bir 2015 yılını nasıl karşıladık, nasıl bitirdik demeye dilim varmıyor. Çünkü ülke olarak çok kan ve gözyaşına sahne olan bu eski yılı bilmem ki, nasıl yazacak? Ülkemiz acısından çok karanlık, çok çel tefeli günler geçirdik bu günleri hak eden bir millet olmadığımızı düşünürsek geliş sebeplerimizi biraz düşünelim. Reisi cumhuru seçtik, daha sonra 7 Haziran ve 1 Kasım seçimleriyle bir yerlere taşındık. Çözüm süreci diyerek bide bekledik mermiler havada uçuşma ya başladı kim soktu bu silahları bu ülkeye 2015 yılı ülkemizi silah deposuna çeviren bir yıl olarak ilan edemeyiz gerekiyor demek ki ne olursa şehirlerde bu kadar acılan hendekler ve istila edilen evler hiç görülmemiştir… Neydi bu olayların sebebi neydi bu halk ne yapmıştır neden 2 milyon insanı yurdundan yuvasından ettik ilde okuldan uzak kalan öğretmenler ve örgenciler hangi günahı işlediler de biz onları her şeyden bilhassa eğitimden mahrum ettiler. İşte bu vasıflarla 2015 yılı karşınızda, unutalım diyorum. Ama zorlandık Sınırımızı gecen Rus uçağını düşürdük,onun yanında her gün adalarımızı işgal eden Yunanistan görmemezlikten geldik halkı yoksulluğa ve fakirliğe mahkum ettik…. Bir gazete başlığı aynen şöyle:2016 yılı barış ve hoş görü yılı olsun. Elbette böyle olsun isteriz hangi yürek dayanır. Dedesinin kucağında ambulansa doğru yürürken çocuk ve dede atılan kurşunlarla söndürülen bir hayata hangi yürek dayanır. Bu konuda 2015 yılını ne kadar yazarsak yazalım bu yazılara olan olaylara dolayısı ile sayfalar yetmez onun için gelin biz 2016 yılını konuşalım ve barışa damga vuran bir yıl olsun diye el ele vermek geride zehir zemberek günlere dönmeyelim bu ülke çok güzel bir ülke Atatürk, ün ve onun silah arkadaşlarının can siparene çalışmaları ile bıraktıkları bir ülke onun izinde ve bıraktığı özelliklere sadık kalarak yürürsek eğer ülkemizin medeni ülkeler seviyesine yükseldiğini görerek ve çok daha mutlu yaşayacağız. Ama ne var ki, Atatürk’ü unutturmak isteyen bir görüş tablosu içindeyiz Onu takvimlerden resimlerden silersiniz ama gönlümüzden ve kalbimizden silmeye gücünüz yeter mi? O halde geliniz atatın eserleri etrafında toplanın ve Türkiye Cumhuriyeti’ni T.B.M. meclisinde temsil eden partiler olarak konuşalım, tartışalım ve ortak bir yol bulalım. Analar ağlamasın kan ve göz yaşı akmasın fırsat vermeyelim. Geliniz 2016 yılını böyle karşılayalım ve bütün toplumun böyle karşılaması için el ele verip birlik içinde yıkılan, yakılan ve mağdur olan yerleri ve kentleri onaralım yeni bir ülke inşa edelim 2016 yılına geliniz böyle damga vuralım… 2015 yılını kapatıyor ve gecen 12 ayın artık anılarına ve yaşantılarına dönmek istiyoruz. Tek temennimiz ülkemizi 2016 yılında barışa götürerek yılların acılarını unutturmalıyız çünkü kardeşlik havası olmayan bir yerde asla huzur ve sağlıklı olmaz eğer güzel bir ülke görüntüsü içinde yaşamak istiyorsak etrafa sevgi ve barış taşımayı kabul etmek mecburiyeti içinde olmalıyız bununda tek yolu bir birimizi sevmek ve hoş görü ile karşılamakla olur. El ele verelim, komşularla iyi geçinelim,dostluğu ve sevgiyi her ortamda taşıyalım 2016 yılına öyle girip,bu yılı öyle karşılayalım. Bütün dostlarımın ve sevenlerimin 2016 yılını kutluyor her kesimi sevgi ve saygı ile selamlıyorum…