• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Kilis Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Vefat
  • Spor
  • Bitki Rehberi
  • Güncel Haberler
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
09:53
Dolar - Euro - TL Kuru 9 Temmuz 2025
09:51
Altın Fiyatları 9 Temmuz 2025
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Prof. Dr. Haydar Baş
  3. Dövizle Borçlanmayın Milli Parayı Basın
Yayınlanma: 27 Mart 2018 - 09:53

Dövizle Borçlanmayın Milli Parayı Basın

27 Mart 2018 - 09:53
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş

Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde konuşan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin dev şirketlerinin, borç ve ipotek batağı içinde olduklarını dile getiren serzenişlerine karşılık, “Dolar ile borçlanmayın, şirketlere yabancı ortak alın” tavsiyesinde bulunmuş.

Hükümetin, borç batağında olan şirketlere tavsiyesi bir 'IMF dayatması' olabildi maalesef. Gerçi başka bir çözüm sunmasına da imkân bulunmuyor. Bugün tedavülde gezen, üzerinde TL yazan banknotların esasen 'milli paramız' olmadığının altını defaatle çizdik.

"Dünya Bankası, IMF ve Dünya Ticaret Örgütü" üçlüsü kapitalizmin ekonomik ayağını oluşturur. Dünya Bankası ülkeleri borçlandırarak kontrol altına alır; IMF borcunu ödeyebilecek bir değeri kalmayan devletlere yaptırımlar uygulayarak o ülkelerin işgalini sağlar; Dünya Ticaret Örgütü'nün fonksiyonu ise, küresel güçlerin uluslararası ticaretini hiçbir itiraz ile karşılaşmadan sürdürmelerinin önünü açmaktır. Bu şartların olgunlaşabilmesi için Kemal Derviş döneminde bize yapıldığı gibi önce merkez bankaları özelleştirilerek para basma yetkisi engellenir. Ceplerimizde taşıdığımız paralara kadar tedavüldeki paranın alınan döviz borcu karşılığında basılarak piyasaya sürülmesi sağlanır. Aynı zamanda dövizin o ülkenin milli parası gibi serbestçe dolaşımının önündeki engeller de kaldırılır. Bundan sonra milli devletlerin ihtiyaç duydukları finans, küresel güçler tarafından kredi verilerek karşılanır. Yani yerli emek ve üretimin karşılığı küresel güçlere borçlanılır.

İşte bugün Türk ekonomisi bu girdapta son nefesini vermektedir. Bankalar ve yerli şirketler; tüketim pazarı daraldığı için üretimden ziyade dışarıdan borçlanarak aldıkları dövizi içeride TL'ye çevirerek devlete sattılar. Öyle ki, 500 büyük sanayi kuruluşu, son dönemde bilançolarında faaliyet dışı kârlarının, faaliyet kârlarından yüksek olduğunu beyan etti. Para basma yetkisi elinden alınan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bankalara ve şirketlere olan iç borç miktarı 585 milyar TL'yi aşmış durumda.   Dövizdeki önlenemez yükseliş ise şirketlerin dışarıdan aldığı döviz borcunu ödemesini güçleştiren tehlikeli bir durum. 6 ay önce Eylül ayında 3.39 TL olan doların bugün 4 TL seviyesine çıkması demek; 6 ay önce alınan dolar borcunun bugün yaklaşık 20 seviyesinde artması mânâsına geliyor.

Özel sektörün 2017 yılı 3. çeyreği itibariyle yaklaşık 308 milyar dolar borcu var ve bunun 93 milyar dolarlık kısmı bir yıl içerisinde ödenmek zorunda. 500 büyük sanayi kuruluşunun yıllık kârının 40 milyar TL olduğu düşünüldüğünde dövizdeki bu küçük dalgalanma, 6 yıllık kârlarını yok etmiş durumda.  İşte bu şartlarda Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı'ndan gelen 'yabancı ortak' alın sözü; can çekişen Türk sanayicisine, 'şirketini yabancıya sat, kurtul' tavsiyesidir.  Kapitalist düzenin ikinci bir çözümü yok aslında. Bir avuç sermayedara ülkeyi, kaynakları, emeği ve üretimi sunmak bilinen yegâne kuralıdır.

Para basmak yerine 'hard currency' denilen yabancı para cinsinden alınan kredilerin karşılığı basılan Türk Lirası, dövizin tercümesi olduğu için 'mili para' değildir. Biz, Milli Ekonomi Modeli'ndeki 'milli para' tanımı ile global sermayenin kağıdı boyayarak ülkelerin emek ve üretimini almalarının önüne geçiyoruz. Modelimizde para, emeğin ve üretimin karşılığı olması ile devletlere senyoraj hakkını tanır. Piyasalarda üretim arttıkça buna karşılık para miktarının da belli oranda artması gerekir. Bir çiftçinin tarlasına mısır ekmeye karar verdiğini düşünelim. Bin lira ile tohumunu almış,  tarlasını sürmüş, gübresini atmış olsun. Sene sonunda ise eline beş bin liralık ürün geçtiğini varsayalım. Beş bin liralık mala karşılık, piyasadaki bin liranın yetersiz olduğu, dört bin değerinde yeni paraya ihtiyaç olduğu açıktır. Aradaki farkı kapatmak için emisyon hacmini dört bin lira daha arttırmak zorundayız. Yani her yıl büyüyen ekonomilerde büyümeye bağlı olarak emisyon hacminin arttırılması gerekir. Ülkemiz için düşünürsek Merkez Bankamız, dışarıdan faizle alınan borç para ile piyasaların bu açığını kapatmaya çalışmaktadır. Milli Devlet'in para politikası ise, piyasaların bağımsız hale gelmesini sağlamaktır. Senyorajı devreye koyarak emisyon genişletilmektedir. Parayı emeğin ve üretimin karşılığı olarak piyasalarda bulunduracak olan Milli Ekonomi Modeli'nde para maliyetsizdir. Bugün sistemin ihtiyacı olan da bu paradır.  Global sermaye önce Türk özel sektörünü borçlandırdı; tefeci yaptı, sonra doları bir yukarı çekti şimdi Türk firmalarını batırıp teker teker satın alıyor. Bu oyunun alt yapısını iktidar oluşturdu. Onlar da Haydar Hoca'yı dinleseydi, bunların hiçbiri olmazdı. Kendi düşen ağlamaz.

Prof. Dr. Haydar BAŞ

Bu yazı 3858 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Büyük oyun -2 - 09 Temmuz 2025
  • Büyük oyun -1 - 08 Temmuz 2025
  • Kerbela'yı anlamak ve anmak - 07 Temmuz 2025
  • Şehitlerin efendisi İmam Hüseyin - 06 Temmuz 2025
  • İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti - 05 Temmuz 2025
  • İmam Hüseyin kimdir? - 04 Temmuz 2025
  • İftira, iftira yine iftira - 03 Temmuz 2025
  • Hüseyni mantığı kavrayabilmek - 02 Temmuz 2025
  • Bir varmış, bir yokmuş... - 01 Temmuz 2025
  • Atatürk'e sahip çıkmak - 30 Haziran 2025
  • Ayağa kalk Türkiye - 29 Haziran 2025
  • Şark Projesi'ni unutmayalım - 28 Haziran 2025
  • Terör meselesinin halli - 27 Haziran 2025
  • Tek çare - 26 Haziran 2025
  • Tarım kesimi iyi dinlesin - 25 Haziran 2025
  • Yine aynı iftira - 23 Haziran 2025
  • Anayasamıza ve AB'ye aykırı gidişat - 22 Haziran 2025
  • Hangi şartsız zafer? - 21 Haziran 2025
  • Kendimizi kandırmayalım - 20 Haziran 2025
  • Aklı olan - 19 Haziran 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 99
Köşe Yazarları
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Güner Özbalcı
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Mehmet Beşe
Mehmet Beşe
DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE GIDA SEKTÖRÜ
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Misafir Kalem
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Mühim Mevzu Marifetli Matris
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Emekliler Baş Tacıdır, Hakkı Teslim Edilmeli!
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
Bugün 10 Muharrem, Gelin Bugün Ağlayalım.
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Fatıma Ana Ve Gerdanlığı
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10-
Uğur Kepekçi
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10-
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
Büyük oyun -2
Çok Okunan Haberler
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık ertelenemez!
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık...
"İsrail'in elinde 90- 100 tane nükleer silah var"
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan Talat Paşa çıkışı
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan Talat Paşa çıkışı
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Kilis Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Vefat
Spor
Bitki Rehberi
Güncel Haberler
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • İlçeler
  • İslam
  • Kilis Güncel
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.