Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete diye bir söz vardır, makalelerimde sıkça kullandığım.
Bu sözü, kısa ve öz olarak halimizi net bir şekilde açıkladığı için beğeniyorum.
Etrafımızda cereyan eden olaylara, yaşanılan değişim rüzgarlarına ayak uydurmanın, akıl erdirmenin neredeyse imkansız olduğu zamanlardan geçiyoruz
Dün mücahit olanların bugünkü mütahitliklerini; hayatını davası uğruna tüketen nice dava erlerinin tel tel döküldüklerini görüyoruz,
seyrediyoruz ibretle
İçinde domuz yağı endişesiyle yağlardan, bisküvilerden; bazı içeceklerden uzak duracak kadar takva davrananların bugün yetimin hakkını dahi höpür höpür yediklerini seyrediyoruz ibretle
Din adına en ufak bir olumsuz davranışı, (başörtüsü engellemelerini) cami çıkışlarında tekbir; allahu ekber nidalarıyla protesto edenlerin; zinanın suç olmasını kaldıranları, domuz etini serbest kılanları, kilise açanları, sessiz sedası ve tepkisiz karşılamalarını, seyrediyoruz ibretle
Önce Sümela manastırını, sonra da Akdamar Ermeni kilisesinin açılış ayinini; imanlarına, itikatlarına ve geçmişlerine sığdıranları seyrediyoruz ibretle
Biz çocukluğumuzdan bu yana şu inançla büyüdük: insan; şerefi, namusu, vatanı ve imanı için yaşar
Şimdi bakınız Allah aşkına etrafınıza; bu değerlerin artık demode olduğunu, varsa yoksa menfaat ve çıkar ilişkilerinin daha önde olduğunu görüyoruz.
Sümela manastırı sıradan bir ibadethane miydi?
15 Ağustos tarihi tesadüf bir tarih miydi?
Elbette ki hayır. 15 Ağustos Sultan Fatihin Trabzonu fethettiği ve Pontus Rum imparatorluğunun hayatiyetine son verdiği gün olduğu için ille de o gün ayin düzenlediler ve bal gibi ecdadımızdan, tarihimizden öç aldılar. Sözde dindarların bırakın kıllarının kıpırdamasını, kalpleri bile ürpermedi
Fatihin emanetine Fatihin evlatları ihanet etti!
Milletten ses yok
Akdamar Ermeni Kilisesi sıradan bir ibadethane mi?
Elbette ki hayır. Ermenilerin en etkin olarak kullandıkları ve dinsel amaçlardan çok siyasi ideallerine hizmet etmiş ve en acısı ermeni çetelerin işgal yıllarında Müslüman kadınları tecavüz amaçlı kullandığı bir kilise olmuştur. Dün bu milletin analarına bacılarına tecavüz eden ermeni çetelerinin yaptıklarına jest uğruna bir de ödül verildi. Bu milletin parasıyla kiliseleri restore edildi ve alın size hediye kullanın denildi.
Milletten gene ses yok!
Sokaklara çıkın, tepkiler ortaya koyun demiyorum ama Allah rızası için Müslüman olduğunu iddia edenleri iman ve vicdan muhasebesine çağırıyorum.
Neler oluyor? Nerelere gidiyoruz? Hangi dine, hangi millete hizmet ediyoruz?
Birileri çıksın ve bunun açıklamasını yapsın
Biz, dün olduğu gibi bugünde aynı inançtayız Elhamdülillah; insan; şerefi, namusu, vatanı ve imanı için yaşar
UĞUR KEPEKÇİ