Anayasa Tartışmaları: Hükümetin Değişiklik Çabaları ve Gençliğin Rolü

Son dönemde hükümetin ana gündem maddesi haline gelen yeni anayasa tartışmaları, çığırından çıkmış durumda. Hükümet, anayasa söylemiyle halkın önüne çıkarken, bugüne kadar değiştirmediği neredeyse hiçbir madde kalmadı. Özellikle anayasanın değiştirilemez olan ilk üç maddesi ve bu maddelerin teklif dahi edilemeyeceğini kayıt altına alan dördüncü madde, hükümeti rahatsız eden konuların başında geliyor.

Hükümet, anayasanın bu maddelerini tartışmaya açarken geleneksel taktiğini kullanıyor. Önce bazı kişiler veya gruplar vasıtasıyla konu kamuoyunun gündemine getiriliyor, ardından yapılan anketlerle kamuoyunun tepkisi ölçülüyor. Eğer halkın tepkisi hafifse, hükümet olaya hızla müdahale ediyor ve süreci yönetmeye başlıyor.

Son olarak, Gazi Meclisi'nin Başkanı Numan Kurtulmuş üzerinden yapılan bir manevra ile anayasanın 3. Maddesi üzerinde tartışmalar başlatıldı. Bu madde, Türkiye devletinin ülkesi ve milleti ile bölünmez bir bütün olması, federasyon hayallerinin önünde set çeken bir madde olarak hükümeti rahatsız ediyor. Osmanlı’nın son döneminden ders almadıkları ve tarihten habersiz oldukları vurgulanıyor.

Hükümetin eşitlik, adalet ve demokratik değerler üzerine kurulu bir anayasa hazırlığı içinde olduğunu iddia etmesi, mevcut uygulamalarla çelişiyor. İhalelerden kadrolara kadar birçok alanda yandaşlara verilen imtiyazlar, kamu kaynaklarının belirli gruplara aktarılması, demokrasi ve adaletin temel prensipleriyle örtüşmeyen uygulamalar arasında yer alıyor. Bugün Türkiye’de demokrasinin en büyük düşmanı imtiyazlı gruplar ve eşitlikten uzak uygulamalardır.

Devlet yönetiminde taraflı tutumlar, halkın gözünde demokrasiyi zedelemekte ve bağımsızlık mücadelesinin temellerine karşı bir meydan okuma yaratmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, Mustafa Kemal Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'nde çizdiği vizyon doğrultusunda ilerlemeye devam etmelidir. Doç. Dr. Ahmet Hamdi Kepekçi, hükümetin anayasa değişikliği adı altında gündemi değiştirme çabalarının ekonomik ve sosyal problemlerin çözümünü ertelemekten başka bir şey olmadığını vurguluyor.

Halkın gerçek talepleri; ekonomik sıkıntıların çözülmesi, güvenlik sorunlarının giderilmesi, kadın cinayetlerinin durdurulması ve gençlere daha iyi bir gelecek sunulmasıdır. Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin birliğine ve bağımsızlığına sahip çıkan gençler, ülkenin geleceğini inşa edeceklerdir.

KilisPostası Haber Merkezi