• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Kilis Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Vefat
  • Spor
  • Bitki Rehberi
  • Güncel Haberler
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
09:59
Dolar - Euro - TL Kuru 2 Temmuz 2025
09:57
Altın Fiyatları 2 Temmuz 2025
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
  3. Kafkasya’daki Savaş, Kimin Savaşı
Yayınlanma: 00 0000 - 00:00
Güncelleme: 09 Mayıs 2013 - 17:43

Kafkasya’daki Savaş, Kimin Savaşı

00 0000 - 00:00
Güncelleme: 09 Mayıs 2013 - 17:43
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi

Kafkasya’daki Savaş, Kimin Savaşı

Soğuk savaş döneminin sonlanmasıyla, ABD küresel hâkimiyeti eline geçirmek için projelerini uygulamaya başladı. Özellikle 11 Eylül saldırısından itibaren yayılmacılık politikasına sürat verdi. Son dönemde  “Büyük Ortadoğu ve Genişletilmiş Kuzey Afrika Projesi” ile dünya gündeminde yer alan ABD, bununla yetinecek değildi. Hedefinde enerji kaynaklarının yoğun olduğu Kafkasya da vardı.

ABD, küresel egemenliğe sahip olmak için petrol, doğalgaz bakımından zengin enerji havzalarını ele geçirmeyi hedeflemişti. Örnek olarak Irak’ı, Afganistan’ı gösterebiliriz. ABD’nin barış, demokrasi, insan hakları diyerek yaptığı işgallerden sonra, bu sihirli kelimelerden muradının petrol ve doğal gaz olduğu kısa sürede anlaşılmıştır. Hedefe ulaşabilmesi için Kafkaslarda da hâkimiyetin kurulması gerekmektedir. Güney Kafkasya da ABD Gürcistan’la bir yakınlaşma kurmuş, bu topraklara askerlerini de konuşlandırmıştır.

Amerika’nın, Ortadoğu’daki hedefine ulaşmasında en büyük engel İran Devleti, Kafkasya’daki hedefine ulaşmasındaki en büyük engeli de Rusya Devletidir. İran’a açıktan kafa tutmakta ve dünya kamuoyu önünde onu yalnız bırakmaya çalışarak pasifize etmeye çalışmaktadır. Bir taraftan da açıktan olmasa da gizliden gizliye Rusya’nın etrafını sararak Rusya’nın bölgedeki gücünü azaltmaya çalışmakta ve onu da devre dışı bırakmaya çalışmaktadır. İşte Güney Osetya üzerinden yaşanan gerilimin, hatta savaşın sebebi budur. Savaşın tarafları her ne kadar Rusya ve Gürcistan görülse de, asıl savaşan taraflar Rusya ve Amerika’dır. Güney Osetya’daki gerilim üzerinden Rusya’nın refleksi ölçülmeye çalışılmıştır.

Bölgesindeki gelişmeleri yakından takip eden Rusya bir refleks süratinde gelişmelere hemen müdahale etmiştir. Rusya’nın cevabı Amerika’nın bu bölgede işinin hayli zor olduğunu da göstermektedir.

Gelelim Türkiye’nin uygulamakta olduğu politikaya. Maalesef tartışmasız, hesapsız kitapsız Amerika’nın yanından yer alınmıştır. AKP hükümeti ilk günden beri Amerika’yı stratejik ortak olarak kabul etmekte ve sayın başbakan Tayyip Erdoğan BOP’un eşbaşkanı olduğunu bizzat kendi ağzından deklare etmektedir.  Elbette, Amerika politikasını sürdürürken, kendisi politikasına destek verecek siyasilerle işbirliğini de ihmal etmemektedir. Uluslar arası politikalarda her devlet kuzu değildir. Hele içinde bulunduğumuz, coğrafya cadı kazanı gibi kaynamaktadır. Sınırlarının değiştirilmesini kabul etmeyen devletler kendi aralarında birlik kurma, dayanışma yoluna gitmektedir. Son dönemde Rusya ve İran’ın yakınlaşması bu kabildendir. Türkiye’nin uygulayacağı yanlış bir politika ülke olarak bizi hiç istemediğimiz bir tablonun mahkûmu yapabilir.

Türkiye’nin yapması gereken birilerinin adına hareket etmek değildir. Kendi devlet politikasını harekete geçirmesidir. Kafkasya’da olması gereken devlet politikamız ne olmalıydı. Bu konuda SSCB ile 1921'den itibaren ilişkilerini donduran Türkiye, ulu önder Atatürk'ün, 29 Ekim 1933'te Ankara Palas Otel'de, Cumhuriyetin 10. yıl kutlamalarında; "Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacağını kimse bugünden kestiremez. Tıpkı Osmanlı İmparatorluğu gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan İmparatorluğu gibi parçalanabilir, ufalanabilir. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilir. Dünya yeni bir dengeye ulaşır. O zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak, yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır; manevi köprülerini sağlam kurarak, dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür, tarih bir köprüdür. Köklerimize inmeliyiz." öngörüsünde bulunmuştur.

Maalesef Türkiye bu öngörüyü görmezden geldiği yetmiyormuş gibi, bir başkası adına taşeronluk yapmaktadır.  Güya telefon diplomasisi ile arabulucuk yapılması bir tiyatrodan başka bir şey de değildir. Umarız, uygulanan dıştan güdümlü taraflı dış politika, ülke olarak başımızı belaya koymaz.

 

 

Bu yazı 713 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Kemer Sıkılıyor, Emekli Boğuluyor - 27 Haziran 2025
  • Karşılıklı kapasite testi - 24 Haziran 2025
  • ABD, İsrail ve İran Arasındaki Savaş Nereye Evriliyor? - 22 Haziran 2025
  • Sarı Öküz Gitti, Sıra Kimde? - 21 Haziran 2025
  • SÖZDE TARİHLE YÜZLEŞMEK DEĞİL, MİLLETLE HESAPLAŞMAK! - 20 Haziran 2025
  • Bilimin Torpille İmtihanı - 19 Haziran 2025
  • Atatürk'ün Savunma Sanayindeki Vizyonu - 18 Haziran 2025
  • Jeopolitik Satrançta Türkiye'nin Hamlesi - 17 Haziran 2025
  • İsrail'i Güçlü Kılan, Bizim Parçalanmışlığımızdır! - 15 Haziran 2025
  • Kürecik'ten İran'a: Radarlar Kimi Gözetliyor? - 14 Haziran 2025
  • Kürecik'ten İran'a: Radarlar Kimi Gözetliyor? - 14 Haziran 2025
  • Büyük Oyunu Görelim: İsrail Vurdu, ABD Kışkırttı, Türkiye Sırada - 13 Haziran 2025
  • Cumhuriyetle Hesaplaşma Girişimi - 12 Haziran 2025
  • Milletin Değil, İktidarın Anayasası - 11 Haziran 2025
  • 29 Mayıs; Türkiye Sembolleri Nasıl Okumalı? - 01 Haziran 2025
  • Lozan Antlaşmasını Korumak, Vatanı Korumaktır - 27 Mayıs 2025
  • Abraham Antlaşmalarına Direnenler Tasfiye mi Ediliyor? - 26 Mayıs 2025
  • Arz-ı Mev'ud'un Yeni Cephesi - 25 Mayıs 2025
  • Trump'ın Ortadoğu Çıkarması: Haraç, Tasfiye ve Dizayn - 20 Mayıs 2025
  • Hukuk Devleti İlkesine Zarar Bumerang Etkisi Yapar - 18 Mayıs 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 53
Köşe Yazarları
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Güner Özbalcı
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Mehmet Beşe
Mehmet Beşe
DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE GIDA SEKTÖRÜ
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Misafir Kalem
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Mühim Mevzu Marifetli Matris
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Nefes Alıyorsan Ölüme Koşuyorsun!
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
İmam Hüseyin İçin Gözyaşı Dökmek.
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
Hüseyni mantığı kavrayabilmek
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler-3-
Uğur Kepekçi
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler-3-
Çok Okunan Haberler
Altın Fiyatları 3 Haziran 2025
Altın Fiyatları 3 Haziran 2025
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık ertelenemez!
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık...
"İsrail'in elinde 90- 100 tane nükleer silah var"
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Kilis Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Vefat
Spor
Bitki Rehberi
Güncel Haberler
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • İlçeler
  • İslam
  • Kilis Güncel
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.