• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Kilis Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Vefat
  • Spor
  • Bitki Rehberi
  • Güncel Haberler
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
09:53
Dolar - Euro - TL Kuru 9 Temmuz 2025
09:51
Altın Fiyatları 9 Temmuz 2025
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
  3. Suçlu vatandaş mı?
Yayınlanma: 18 Kasım 2021 - 09:10

Suçlu vatandaş mı?

18 Kasım 2021 - 09:10
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi

Aşılama, bulaşıcı hastalıkların azaltılması veya tamamen ortadan kaldırılmasında toplumlar tarafından en yaygın kabul görmüş, en etkin ve en ekonomik girişimdir. 20. yüzyılda aşılanma sayesinde pek çok hastalık türünden kurtulan insanlık, 21. yüzyıla korona virüs ile girmişti.

Türkiye’de ilk aşılama 1930’da Çiçek aşılaması ile başlamıştır. Bunu 1930’da Difteri, Boğmaca aşılaması takip etmiştir. Ülkemizde aşı ile korunabilir hastalıkların ve bu hastalıklardan kaynaklanan sakatlık ve ölümleri engellemesi için genişletilmiş bağışıklama programları uygulanmıştır. Günümüzde de Türkiye’de güncel aşı programı ile 10 farklı aşı güçlendirme dozları ile birlikte 20 doz şeklinde doğumdan itibaren tüm çocuklarımıza uygulanmaktadır.

Aşıların koruyuculuğu farklı olmakla birlikte, aşılamada ama toplumsal bağışıklığı sağlamaktır. Böylece aşılanmamış kişilerin, aşılanan kişiler nedeniyle, hastalık etkeni ile temaslarının azalması sonucu, toplumda o hastalığın görülme hızı azalır.

Devlet politikası haline getirilen aşılama çalışmaları sayesinde 2015 yılında aşılanma hızımız %97’ye ulaşmıştır ( Kaynak: GÜLCÜ, S., & ARSLAN, S. (2018). Çocuklarda aşı uygulamaları: güncel bir gözden geçirme. Düzce Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 8(1), 34-43.). Yani çocuklarımızın nerde ise tamamı aşılanmaktadır.

Yani şu aşılanmada kararsız kalan vatandaşlarımız var ya; hepsi ortalama 20 kez daha önce aşı olmuş. Daha önemlisi canımızdan çok sevdiğimiz çocuklarımızın tamamını ortalama 20 kez aşı uygulamışız.

Gelelim korona virüs aşısına

Ülkemizde çocukluk aşılarını uygulamada % 97 olan ulusal aşı takvimine uyma oranı; korona virüs aşılarında %60’larda.

Aşı konusunda tıp dünyasındaki bölünmüşlük, bilimin tabiatı ve analiz metotlarındaki görüş farklılığı gereği gayet normaldir. Bu tartışmalar bilimin gereğidir, en güzeli bulmak için de her zaman olmalıdır.

Ama bu tartışmalar, vatandaş düzeyine iner, fanatikliğe dönüşürse; toplum sağlığı için tehdit haline gelebilir.

Benim de çevremde korona virüs aşıları konusunda kararsız olan dostlarım var. En önemli iddiaları, aşılarda olduğunu düşündükleri katkı maddeleri ile kendilerine ve çocuklarına zarar gelebileceği. Ve hangisine sorsam hepsi de çocuklarına ulusal aşı takvimine uygun tüm aşıları yaptırmışlar. Hem de bu konuda çok hassaslar. Onlara hep bir soru ile yaklaşıyorum:

“-Aşı ile ilgili şu katkı maddesi ile bu katkı maddesi ile bize ve çocuklarımıza zarar verecekler!- diyorsunuz. Eğer aşı üreticilerinin böyle bir hedefi olduğunu kabul edersek; neden o zaman çocuğunuza tüm çocukluk aşılarını yaptırdınız?”

Çok basit bir mantık kuralım

Çocuklardaki aşılama oranının bu kadar yüksek olduğu ülkemizde bize zarar vermek isteyen aşı firmaları, bu fırsatı kaçırırlar mı? Uygulanan 10 çeşit aşının içine ne istiyorlarsa katarlar. Bu aşılara bir şey katmadılar da korona virüs aşısına mı katacaklar?

Bu katkı madde meselesi, laf cambazlarının safsatasından başka bir şey değildir.

Hepimiz çok iyi biliyoruz. Şu anda ülkemizde uygulanan tüm aşılar yurt dışından geliyor. Sadece bir-ikisi ülkemizde ambalajlanıyor. Hepsi ithal. Yerli aşımız yok. Biliyorsunuz, olma ihtimali olmasın diye de mevcut hükümet tarafından Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü 2011 yılında kapatıldı. Dolasıyla eğer mesele aşı ile bize zarar verecekler meselesi ise, biz zaten çoktan yanmışız.

Bu işin sorumlusu kim?

Amerika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (cdc.gov) internet sitesine girip baktığınızda korona virüs vaka, vefat ve aşı uygulamaları ile ilgili onlarca grafik, yetmedi halkın anlayacağı dilde detaylı bilimsel çalışma sonuçları görürsünüz. Yine bu merkez tarafından ülke genelinde eğitim merkezlerinde, şehir merkezlerinde online ya da yüz yüze seminerler, toplantılar organize edilmekte, topluma aşılar anlatılmakta. Tüm veriler, yaş, cinsiyet, ek hastalıklar ve en önemlisi aşılanma durumları ile birlikte sunulmakta.

Gelelim bizim ülkemize. Adeta yetkililerimizin ağzından verileri kerpeten ile alıyoruz. Bakanlık her gün bir harita yayınlıyor. Tam bir renk cümbüşü. Hala 18 yaş üzeri vatandaşların aşılanma oranları sunuluyor.

Esas önemli olanın tüm nüfustaki aşılanma oranı olduğunu artık herkes biliyor. Neden hala biz detaylı, şeffaf veriler sunmuyoruz? Dost bizi alışverişte görsün misali tablolar yayınlıyoruz?

Bizim insanımız ariftir

Bizim insanımız anlayışlıdır. Eğer vatandaşlarımız çocuk aşılarına gösterdiği hassasiyeti, korona virüs için göstermiyorsa bunun sebebi idarecilerimizin tutumudur.

Demek ki mesele tam ortaya konulamamıştır. Yetmedi aşı karşıtlarının önü açılmıştır. Toplum sağlığını direkt ilgilendiren bir konunun medya tartışması haline getirilmesine izin verilmemelidir.

Aşı karşıtlığının insan hayatını tehdit eden bir radikallik olabileceği topluma net anlatılmalıdır.

Aşıların etkili olabilmesi için güven ortamı şarttır.

Yöneticilerimiz, şeffaf ve detaylı veriler sunmalı. Renk cümbüşü harita yerine, detaylı grafiklerle insanımız aydınlatılmalıdır.

Yöneticiler ve biz bilim insanları konuyu tam ortaya koyabilir isek, toplumumuzun çocuk aşı uygulamalarına gösterdiği hassasiyeti korona virüs aşıları için de göstereceğine eminim.

Kalın sağlıcakla.

 

Bu yazı 1874 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Kerbelâ'yı Anlamak, Gazze'yi Doğru Konumlandırmaktır - 09 Temmuz 2025
  • Cumhuriyetin Temelleri ve Yeni Dönemin Sinyalleri - 08 Temmuz 2025
  • PKK Silah Mı Bırakıyor, Yoksa Mizansen mi? Haydar Baş 1998'de Uyarmıştı... - 07 Temmuz 2025
  • Maden Politikamız: Milli Servetin Sessiz Talanı - 06 Temmuz 2025
  • Muhalefet Neden Kaybediyor? Eurofighter Typhoon Üzerinden Bir Okuma - 05 Temmuz 2025
  • NATO Savunma Harcaması Kararı ve Türkiye: Güvenlik mi, Bağımlılık mı? - 04 Temmuz 2025
  • Karikatür Krizi, Şeyh Said Gündemi ve Siyasal İtibar Restorasyonu: Görünenden Fazlası - 02 Temmuz 2025
  • Büyük Ortadoğu Projesinde Yeni Aşama - 01 Temmuz 2025
  • Yeni Anayasa mı? - 30 Haziran 2025
  • Medeniyetler Savaşında Türkiye'nin Yeri - 29 Haziran 2025
  • Yeni Anayasa İçin CHP Hamlesi: Siyasal Mühendisliğin Şifreler - 28 Haziran 2025
  • CHP, Kılıçdaroğlu ve Muhalefetin İtibarsızlaştırılması Üzerine Satranç Hamleleri - 27 Haziran 2025
  • Ortadoğu'da ve Türkiye'de Çözüm Bu Topraklardadır - 26 Haziran 2025
  • Zeytin, Maden, Yasa: Kimin İçin? - 25 Haziran 2025
  • ASALA – PKK Ortaklığı, Talat Paşa ve Güncel Siyasi Bağlantılar - 24 Haziran 2025
  • Kürecik, NATO ve Türkiye - 23 Haziran 2025
  • "Hedef Türkiye" Söylemi: Gerçek mi, Algı mı? - 22 Haziran 2025
  • KCK Açıklamasından İran Krizine Ortadoğu'nun Yeni Haritası - 21 Haziran 2025
  • Üç Öküz Masalından Terörsüz Türkiye'ye - 20 Haziran 2025
  • Ortadoğu'daki Güç Gösterisi - 19 Haziran 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 17
Köşe Yazarları
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Güner Özbalcı
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Mehmet Beşe
Mehmet Beşe
DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE GIDA SEKTÖRÜ
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Misafir Kalem
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Mühim Mevzu Marifetli Matris
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Emekliler Baş Tacıdır, Hakkı Teslim Edilmeli!
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
Bugün 10 Muharrem, Gelin Bugün Ağlayalım.
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Fatıma Ana Ve Gerdanlığı
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10-
Uğur Kepekçi
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -10-
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
Büyük oyun -2
Çok Okunan Haberler
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık ertelenemez!
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık...
"İsrail'in elinde 90- 100 tane nükleer silah var"
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan Talat Paşa çıkışı
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan Talat Paşa çıkışı
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Kilis Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Vefat
Spor
Bitki Rehberi
Güncel Haberler
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • İlçeler
  • İslam
  • Kilis Güncel
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.