• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Kilis Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Vefat
  • Spor
  • Bitki Rehberi
  • Güncel Haberler
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
10:03
Dolar - Euro - TL Kuru 5 Temmuz 2025
10:02
Altın Fiyatları 5 Temmuz 2025
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Prof. Dr. Haydar Baş
  3. Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı
Yayınlanma: 01 Ekim 2022 - 07:34

Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı

01 Ekim 2022 - 07:34
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş

Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 28.01.2014 tarihli yayımlanan yazısıdır

"Yolunda yürüyen bir yolcunun, yalnız ufku görmesi kâfi değildir. Muhakkak ufkun ötesini de görmesi ve bilmesi lazımdır" der, Mustafa Kemal, 1930 senesindeki bir konuşmasında.

Bu yolcu, devlet idaresinde ise yukarıdaki söz iki kere mana kazanmaktadır. 

Ufkun ötesini görmek, peşinden gelen milleti, öngörüler ile selamete kavuşturmak zorundadır. 

Çünkü hatırlanacaktır, 21. yüzyıl değişen dengeler açısından bir milenyumdu. Ve bu milenyum, özellikle İslam âlemi ve Müslüman milletler için geri dönüşü olmayan bir sürecin başlangıcı olmuştur. 

Bizler, gerek Türkiye ve gerekse İslam dünyası için farklı bir kulvara girildiğin ikazını, yazılarımızda ve TV konuşmalarımızda defaatle yapmıştık. 

Türkiye için bu yüzyılın başında 21. yüzyılda vereceği kararlarla yüzyılı şekillendirecek öneme haiz bir ülke olduğu tespiti yapılmıştı. 

Ülkemiz, alacağı kararlarda ise hiçbir zaman iradesine bırakılmamıştır. 

Atatürk'ten sonra yönetime gelen liderler, maalesef onun her sahada tam bağımsızlık üzerine kurulu devlet anlayışını idame ettiremediler. 

Netice, siyasi, sosyal, ekonomik sahada dış güçlerin etkisinde önüne geçilemez bir çıkmaza sürüklenen Türkiye ve Türk milleti tablosu oldu. 

Kimse, 17 Aralık'ta düğmeye basılan operasyonun, sadece cemaat ve AK Partisi arasında cereyan eden bir hadise olduğuna kendini inandırmasın. 

Türk siyasetinde ciddi etkisi bilinen ABD, cemaati seçmiştir ve bundan sonra yola onunla devam kararındadır. Cemaat de sadece geçici bir piyondur. Operasyon, AK Partisi'ni ve liderini devreden çıkarmak için okyanus ötesinden düğmeye basılmış bir projedir. 

Yoksa ne cemaatin böyle kapsamlı bir işe güce yeter, ne de bu gizlilikte başlayan bir  işi yönetecek kudrete sahiptirler. 

Öyle ya iktidarın eli ile yerleştirildiği kadrolardan bir anda alınmasından sonra sadece beddua etmeye güç yetirebilmişlerdir. 

Operasyonda asıl hedef, Türk milletidir. Tıpkı, Ergenekon ve Balyoz davalarında hedefin Türk milleti olduğu gibi.

Biz, bu davalarda delil olarak kullanılan belgelerin gerçek olmadığını, oyunun Türk Silahlı Kuvvetleri'ni devreden çıkarmak için hazırlanmış bir kumpasa dönüştüğünü ilk andan beri dile getirdik. 

Zaman bizi haklı çıkardı ve "Ben, Ergenekon'un savcısıyım" diyen Erdoğan, şimdi işler tersine dönünce askerin tekrar yargılanmasını bu sefer kendi gündem etti. 

2010 senesinde bir referandum geçirdik. Bu referandumun oylaması öncesinde kamuoyuna, "Referandum demokrasi getirmeyecek, AK Partisi zaten 1982 Anayasası'nın neredeyse tüm maddelerini değiştirdi, Anayasa sivilleşti. Maksat demokratik krallığa gidiştir" ikazında bulunmuştuk. 

O tarihlerde bizi dinleyen ama inanmayan milletimiz, bugün Sayın Başbakan'ın ağzından HSYK'nın otorite boşluğundan yararlandığını öğreniyor. 

Yine, 17 Aralık sonrasında Başbakan, "devlet içinde devlet" diyebileceğimiz "paralel devleti" duyurdu Türk milletine.

Paralel devlet sadece, cemaat ile de şekillenmemekte ülkemizde. Yıllardan beri gerek dinlerarası diyalog faaliyetleri ile gerek IMF ve Dünya Bankası'ndaki ekonomi yönetimi ile gerek AB sürecinde istenen siyasi tavizler ile ülkemizin siyasi, sosyal ve manevi kuşatılmışlığına dikkat çekiyoruz. 

Dediklerimizi dinlerken burun kıvıran, bu kadar senaryo da yazılmaz ki diyenler, bugün öngörülerimizin bir bir çıktığını, siyasilerin itirafları ile müşahede ediyorlar. 

Bir de menfaati icabı kendini ve kalemini satmışlar var aramızda. Bırakın öngörüyü tek bir satır görüşü olmayan; sağdan duyduğunu solda lakırdı şeklinde anlatan mektup taşıyıcıları, halkın dış güçlere teslimiyetine hizmet ediyorlar. 

Bu şahısların ise bizimle ilgili bir konuda söz söylemeye ne bilgi birikimleri, ne karakterleri müsaade etmez.  

Bizler, Türk milletinin bugünü ve istikbali için, tam bağımsızlık üzerine kurulu bir siyaset anlayışı ile sonuna kadar aynı çizgide devam edeceğiz. 

Zaman her dönemde ve her olayda haklılığımızı ortaya koymuştur.        

Milletimizin de gördüğü bu manzaralar kendi iradesi ile takdir ettiği sonuçlardır. 

Bu elim manzaralardan korunmak ve kurtulmak için tezimizde ve öngörülerimizde beraber olmak; hepimizin yararına olan kaderi Bağımsız Türkiye Partisi saflarında hayata geçirmek, millet olarak vazifemizdir.  

Aksi takdirde "Haydar Hoca bunu da söylemişti, bak şimdi çıktı" noktasında kalırız. 

Türkiye'yi kalkındıracak tezimiz, projelerimiz var. Milletimize düşen görev beraber olmamızdır.

Bu yazı 468 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti - 05 Temmuz 2025
  • İmam Hüseyin kimdir? - 04 Temmuz 2025
  • İftira, iftira yine iftira - 03 Temmuz 2025
  • Hüseyni mantığı kavrayabilmek - 02 Temmuz 2025
  • Bir varmış, bir yokmuş... - 01 Temmuz 2025
  • Atatürk'e sahip çıkmak - 30 Haziran 2025
  • Ayağa kalk Türkiye - 29 Haziran 2025
  • Şark Projesi'ni unutmayalım - 28 Haziran 2025
  • Terör meselesinin halli - 27 Haziran 2025
  • Tek çare - 26 Haziran 2025
  • Tarım kesimi iyi dinlesin - 25 Haziran 2025
  • Yine aynı iftira - 23 Haziran 2025
  • Anayasamıza ve AB'ye aykırı gidişat - 22 Haziran 2025
  • Hangi şartsız zafer? - 21 Haziran 2025
  • Kendimizi kandırmayalım - 20 Haziran 2025
  • Aklı olan - 19 Haziran 2025
  • Atatürk'ün hilafet hakkındaki görüşleri - 18 Haziran 2025
  • İmam Ali'nin hilafeti - 17 Haziran 2025
  • İslam tarihinde ilk fitne - 16 Haziran 2025
  • Gadir-i Hum Bayramınız mübarek olsun - 15 Haziran 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 99
Köşe Yazarları
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Güner Özbalcı
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Mehmet Beşe
Mehmet Beşe
DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE GIDA SEKTÖRÜ
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Misafir Kalem
Doğruları söylemek… / Taner Tümerdirim
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Mühim Mevzu Marifetli Matris
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Nefes Alıyorsan Ölüme Koşuyorsun!
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
İmam Hüseyin İçin Gözyaşı Dökmek.
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -6-
Uğur Kepekçi
Kerbela hakkında bilinmesi gerekenler -6-
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Emekliler Baş Tacıdır, Hakkı Teslim Edilmeli!
Çok Okunan Haberler
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık ertelenemez!
Kürecik’ten İran’a: “Radarlar Kimi Gözetliyor?” sorusu artık...
"İsrail'in elinde 90- 100 tane nükleer silah var"
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan Talat Paşa çıkışı
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş’tan Talat Paşa çıkışı
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Kilis Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Vefat
Spor
Bitki Rehberi
Güncel Haberler
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • İlçeler
  • İslam
  • Kilis Güncel
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.