• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Ekonomi
  • İslam
  • İlçeler
  • Kilis Güncel
  • Analiz
  • Eğitim
  • Siyaset
  • Vefat
  • Spor
  • Güncel Haberler
  • Kültür & Sanat Teknoloji Sağlık Dünya Türkiye Videolar
  • Ara
SON DAKİKA:
09:28
Altın Fiyatları 27 Mart 2023
02:57
Çadır Kent İmzalanan Protokol İle Devredildi
02:50
Omuz Omuza Yeniden Sahalara
02:38
Kadınlar Birçok Sağlık Şikayeti Menopoz Kaynaklı Olabilir?
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Prof. Dr. Haydar Baş
  3. İmam Hasan El-Askeri (a.s.)
30 Temmuz 2022 - 00:01

İmam Hasan El-Askeri (a.s.)

30 Temmuz 2022 - 00:01
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş

Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde yayımlanan 29.02.2016 tarihli yazısıdır

İmam Hasan El-Askeri, nasp edilmiş imamların 11'incisidir.

El-Askeri lakabı, alifenin emriyle Samarra'nın 'Asker' diye bilinen bir mahallesinde mecburi ikamete zorlandığı için mahalleye atfen verilmiştir. El-Hadi, er-Refik, ez-Zeki, en-Naki, Ebu Muhammed, İbnu'r-Rıza da bilinen diğer lakaplarıdır.

İmam Hadi döneminde halife Mütevekkil'in İmam Hadi'den şüphelenerek onu Samarra'ya getirtmesini bir önceki yazımızda belirtmiştik.

Hasan El-Askeri de, 2 ya da 4 yaşındayken babası Ali b. Muhammed el-Hadi ile beraber Samarra'ya sevk edilmiştir. Babası şehit edildiğinde 22 yaşında olan İmam Hasan El-Askeri'nin imamet süresi 6 yıldır. Miladi 874 senesinde şehit edilmiştir. Mübarek kabri, babasının yanı başındadır.

Zamanının en çok ibadet edeni ve Allah'a en fazla itaat edeniydi.

O geceleri namaz kılmak, Kuran okumak ve Allah'a secde etmekle sabahlardı.

İbn Şehraşup onu anlatırken diyor ki: İmam Hasan El-Askeri, 'her çeşit ayıptan beri, gaibe emin, yaşlı olmaksızın vakar, medeni, ayıp ve hatalara göz yuman, cömert, çok hediye veren ve iyi vefa sahibi'ydi.

Çocukluğundan itibaren bir sonraki imam olduğu ile ilgili kerametleri vardır.

Ebu Hamza şöyle rivayet eder: "Ebu Muhammed (Hasan El-Askeri), Türk ve Rum çocuklarla dilleri neyse ona göre konuşurdu. Bu duruma şaşırarak, bu çocuk Medine'de doğmuş olmasına rağmen Türkçeyi, Rumcayı ve Farsçayı nasıl konuşur?" diye sordu.

Ebu'l Hasan, "Allah kullarına delilini her yönden açıklar dilleri öğretir, insanları tanıtır, ecelleri, olayları bildirir. Böyle olmazsa Hüccet ile O'na uyanlar arasında nasıl fark olur?" der. 

Yine bir seferinde kuyuya düşmüş, ailesi telaşla kuyunun başına geldiğinde Hasan El-Askeri'nin suyun yüzeyinde boğulmadan durduğu görülmüştür. Çok geçmeden su seviyesi yükselerek İmam'ı güvenli bir şekilde zemine çıkarmıştır.

Kuleyni ve Müfid eserlerinde İmam Hadi'nin ashabından Ebubekir Fehfeki'ye yazdığı bir mektuptan bahsederler. Mektupta İmam Hadi, oğlu Hasan'ı Ebu Muhammed olarak nitelemekte ve onun imametini işaret etmektedir: "Oğlum, Ebu Muhammed, oğullarım arasında en halis niyetli ve en güvenilir olanı ve onların en büyüğüdür. O, benden sonra gelendir. Sorularını bana değil, ona sor."

İmam Hasan El-Askeri, el-Mutezzibillah, el-Muhtedibillah ve el-Mutemidbillah isimli üç Abbasi halifesini görmüştür.

Diğer Ehl-i Beyt imamları gibi İmam Hasan El-Askeri de halifelerin sıkı baskısı altıda yaşamıştır. Bazı rivayetlerden onun yaşadığı mahallede yarenleri ile serbestçe görüşmesine dahi izin verilmediği ve sevenlerinin onu görmek için geçiş yollarında beklediği anlaşılmaktadır.

İmam, Samarra'da yaşadığını, Pazartesi ve Perşembe günleri yönetim merkezine Daru'l Hilafe'ye bildirmek zorundaydı.

Ali b. Cafer, Halebi'den şöyle nakleder: "İmam'ın Daru'l-Hilafe'ye gideceği bir gün, Asker'de İmam'ı görmek için bir araya toplandık. Tam bu sırada İmam tarafından bize bir mektup geldi. Mektubun mazmumu şöyledi: Kimse Bana selamlama yapmasın, hatta bana doğru işaret bile etmesin. Çünkü sizin kendiniz de emniyette değilsiniz."

İmam'ın döneminde Ehl-i Beyt sevenleri, Kufe, Bağdat, İran'ın doğusu, Nişabur, Semerkand, Samarra, Tus, Beyhak, Kum gibi şehirlerde bulunuyorlardı. 

Ehl-i Beyt imamı Hasan El-Askeri yaşının küçüklüğüne rağmen, ilmi ve ahlaki üstünlüğü ile bu şehirlerde yaşayanlar ile bir bağ kurmayı başarmıştı.

İmam irtibatı yazdığı mektuplar ile sağlıyordu. Mektuplarını vekilleri aracılığı ile ulaştırırdı. Ahmed b. İshak, İbrahim b. Mehziyar Ahvazi, Muhammed b. Osman Amri, Ebu'l Edyan Ali el-Basri, Urve b. Yahya onun sevenleri ile irtibatını sağlayan vekillerindendir.

Hasan El-Askeri, İshak bin İsmail en-Nişaburi'ye yazdığı mektupta özetle şunların altını çizmiştir: "Allah yolunda takvaya riayet etmenizi, müşahedede bulunmamanızı, size emanet edilen şeylere riayette bulunmanızı tavsiye ederim. Halkla iyi geçinin, onları ziyaret edin, hastalarının hal ve hatırını sorun. Başımızı yere eğdirecek tutum ve davranışlardan çekinin. Bize halkın sevgisini celp edin. Tathir ayeti bizimle ilgili inmiştir. Bu da bilinsin."

İmam Hasan El-Askeri özellikle Irak bölgesinde etkin hale gelmiştir. Buralarda hilafetin gasp edildiği ve bu makamın Ali evlatlarına ait olduğu kesin olarak konuşulmaktaydı.

Ehl-i Beyt imamları halifenin sıkı baskısı altında zulüm ve çile içinde yaşamalarına rağmen bu da yetmemiş ve hilafet elden gidecek korkusu onların çok genç yaşta şehit edilerek öldürülmelerine neden olmuştur.

İmam Cevad, 25; İmam Hadi, 41 ve Hasan El-Askeri 28 yaşında şehit edilmiştir.

Halife Mutezz, İmam Askeri'yi yakalayıp hapsettirdi.

Said Hacib'e ise, İmam'ı Kufe'ye doğru hareket ettirmesini ve yolda bir fırsat bulup onu öldürmesini emretti. Ancak Mutezz buna muvaffak olamadan bu plandan 3 gün sonra Türkler tarafından öldürüldü.

Sonra başa geçen Mühtedi de İmam'ı hapsettirdi. O da İmam'ı öldürmek için planlar yaparken, Türkler tarafından öldürülmüştür.

Pek çok kerametler gösteren İmam Hasan El-Askeri, Samarra şehrindeki yarenleriyle dahi mektupları vasıtasıyla yazışıyordu. Bu dönem adeta onları gaybet anında İmam'la direkt temas kurmamaya ve bundan dolayı çıkacak problemlere ve zorluklara dayanmaya hazırlıyordu.

İmam'ın yakın ashabından Ahmed b. İshak şöyle rivayet eder: "İmam Hasan El-Askeri'nin huzuruna vardım. Kendinden sonraki İmam hakkında soru sormak istiyordum:

Daha soru sormadan bana buyurdu: Ey Ahmed oğlu İshak! Yüce Allah, Adem'i yarattığı zamandan kıyamet gününe kadar yeryüzünü hiçbir zaman hüccetsiz bırakmamış ve bırakmayacaktır. Yüce Allah hüccetinin yeryüzünde bulunması sebebiyle insanoğlundan belayı uzaklaştırıyor, yağmuru yağdırıyor ve toprağın içindeki bereketleri aşikâr kılıyor."

Arz ettim, "Sizden sonra İmam kim olacaktır?"

Hazret hemen ayağa kalkarak içerideki odaya geçti. Ve çok geçmeden omzunda yüzü ay gibi parlayan üç yaşındaki bir erkek çocuğuyla geri döndü: 

"Ey Ahmed oğlu İshak! Eğer Allah ve imamlar indinde muteber olmasaydın; bu oğlumu sana göstermezdim. O Allah'ın Resulü ile aynı ismi ve aynı künyeyi taşır. Yeryüzü zulüm ve haksızlıkla dolunca, adalet ve hakkaniyetle dolduracaktır. O bu ümmet içinde Hızır ve Zülkarneyn gibidir. 

O gaib olacaktır, birçok kimse onun hakkında şüpheye düşecektir. Sadece Allah'ı imamet inancında sabit kıldığı, onun kıyamı ve zuhurunun bir an gerçekleşmiş olması için dua etme tevfikine inayet buyurduğu kimseler sapıtmaktan kurtulacaktır."

Allah şefaatlerinden ayırmasın.

Bu yazı 407 defa okunmuştur.
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Zekat, fitre, sadaka - 26 Mart 2023
  • Orucun kazandırdıkları - 25 Mart 2023
  • İnsan neyi arıyor? - 24 Mart 2023
  • Hayırlı Ramazanlar - 23 Mart 2023
  • Ramazanımız hayırlı olsun - 22 Mart 2023
  • Türkiye'nin dış siyaseti - 21 Mart 2023
  • Olayları doğru okuyabilmek - 20 Mart 2023
  • Düşünmek zamanıdır - 17 Mart 2023
  • Küreselleşme karşısında milli devlet - 16 Mart 2023
  • ECO Zirvesi - 15 Mart 2023
  • Esad denklemi - 14 Mart 2023
  • Gerçekleri görme vaktidir - 13 Mart 2023
  • Ehl-i Beyt paydasında buluşmalıyız - 12 Mart 2023
  • Lider, halkının sahip çıktığı kişidir - 11 Mart 2023
  • Bir kaşık suda fırtına koparanlar - 10 Mart 2023
  • Kayıkçı kavgası - 08 Mart 2023
  • 8 Mart - 08 Mart 2023
  • Milli Ekonomi Modeli'ni anlatmak için Rusya'dayız… - 07 Mart 2023
  • Berat Kandiliniz mübarek olsun - 06 Mart 2023
  • MEM toplantıları vaktidir - 05 Mart 2023
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 61
Köşe Yazarları
Prof. Dr. Haydar Baş
Prof. Dr. Haydar Baş
Zekat, fitre, sadaka
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Doç. Dr. Ahmet H. Kepekçi
Prof. Dr. Ata Selçuk hocamızı uğurladık
Alaaddin Özkar
Alaaddin Özkar
Çanakkale Kahramanı Atatürk.
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Doç. Dr. Ali Bestami Kepekçi
Depremi "Unutmayalım!"
Ramazan Muhasebesi
Uğur Kepekçi
Ramazan Muhasebesi
Mustafa Çobanoğlu
Mustafa Çobanoğlu
Deprem Olmuş Kime Ne!
Krala Ateş Edeceksen Öldüğünden Emin Ol…
Selim Baytürkmen
Krala Ateş Edeceksen Öldüğünden Emin Ol…
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Güner Özbalcı
Ah !! O eski Kilis Konakları 
Hava Şehidi Ali Büyükdicle Hatırasına
Misafir Kalem
Hava Şehidi Ali Büyükdicle Hatırasına
Çok Okunan Haberler
Kilis Belediyesi Depremden Zarar Gören Binaları Yıkıyor
Kilis Belediyesi Depremden Zarar Gören Binaları Yıkıyor
Altın Fiyatları 27 Şubat 2023
Altın Fiyatları 27 Şubat 2023
Kilis'teki Park ve Bahçelerde Bahar Hazırlıkları
Kilis'teki Park ve Bahçelerde Bahar Hazırlıkları
Ana Sayfa
Ekonomi
İslam
İlçeler
Kilis Güncel
Analiz
Eğitim
Siyaset
Vefat
Spor
Güncel Haberler
Kültür & Sanat
Teknoloji
Sağlık
Dünya
Türkiye
Videolar
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Vefatlar
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Analiz
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • İlçeler
  • İslam
  • Kilis Güncel
  • Kültür & Sanat
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Vefatlar
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

kilispostasi.com Haber Portalı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na %100 uygun olarak yayınlanmaktadır. Ajanslardan alınan haberlerin yeniden yayımı ve herhangi bir ortamda basılması, ilgili ajansların bu yöndeki politikasına bağlı olarak önceden yazılı izin gerektirir.