Bir yılı daha geride bırakarak, yeni yılına girdik,
geçen yılın bir değerlendirmesini yapayım en önemli olayını yazayım dedim,
fakat hangisini yazacağımı hangisinden başlayacağımı bilemedim.
Mesela 2021 ilk aylarında pandemi vakaları
ilerliyor, fakat Sayın Başkanımız her toplantıda "maske, mesafe,
hijyen" derken, Kongrelerinde
pandemi ye rağmen katılanların salonu lebalep doldurmasıyla övünmesini mi
yazayım?
Karadeniz'de 135 milyar m3 doğal gaz bulundu diyerek,
bakanların müjdeler verdiği günlerde, vatandaşa, doğal gaz zammının
kilitlediğini mi yazayım?
Yaz aylarında 49 ilde toplam 299 orman yangınında
vatandaş, canını hayvanlarını evini kaybetmişken bir iktidar belediye
başkanının pişkin pişkin" size öyle ucuz kredili evler yapacağız ki keşke
bizim evde yansaydı diyeceksiniz" ,demesini mi yazayım?
Ülkemizin %30 u orman alanı iken, Tarım ve orman
bakanımızın Türkiye'nin hali hazırda envanterinde yangın söndürme uçağı
olmadığını ancak bu yıl içerisinde uçak alımının tamamlanmasını planladıklarını
söylemesini mi yazayım?
Yoksa bölgeye geçmiş olsun ziyareti yapan, Sayın
Reisimizin vatandaşın üstüne çay fırlatmasını mı yazayım?
Gübreye %300 mazota %100 zam yaparak, Tarım gibi
stratejik bir alanda tarlaların boş bırakıldığı, üreticiyi, tüketiciyi mağdur
eden, Tarım politikalarını uygulayanları mı yazayım?
Bu günlerde yaşamaya başladığımız, ileride daha da
fazla hissedeceğimiz gıda ürünlerinde tedarikin zorlaşacağını, ekmek yapmak
için buğday bile zor bulacağımız günlerin geldiğini ve buna karşı hiçbir
tedbirin alınmadığını mı yazayım?
KPSS’ DE 90' anın üzerinde puan almalarına rağmen,
hatta alanlarında birinci olanların bile, mülakatla haksız şekilde elendiğini
mi yazayım?
Her 100 baz faiz düşürüldüğünde Doların yükseldiğini
bile bile, tam dört kez vatandaşın hiçbir işine yaramayan politika faizlerini
düşürerek, Doları 8 bin TL' den 18 bin TL'e çıkararak enflasyonu aldıranları mı yazayım?
20 Aralık gecesi, 18 bin TL'den dolar satarak ertesi
gün 13 bin TL'den tekrar dolar alan, dolar milyonerleri ve onları ihya eden
siyasilerimizi mi yazayım?
Programların da Ekonomik çöküşe karşı hiçbir çözün
olmayan, yalnızca iktidarın hata yapmasını, tökezlemesini, bekleyerek oy devşirmeye
çalışan muhalefet partilerini mi yazayım?
20 yıldır çözümün tek adresi parti programında
ekonomiyi şahlandıracak, ülkemizi sülük gibi emen, güç odaklarından kurtaracak
Milli Ekonomi Modeli olan, Bağımsız Türkiye Partisinin Merhum Genel Başkanı
Prof. Dr. Haydar Baş'ın sansürlendiği gibi, şimdiki genel başkan Av. Hüseyin
Baş’ında sansürlendiğini, yok sayıldığını ve algı operasyonlarıyla çözümün
milletten gizlendiğini mi yazayım?
Tüm olaylara karşı tencerede ısınan kurbağa sendromu
yaşayan milletimizi mi yazayım?
İyisi mi ben hiçbir şey yazmayayım!