Prof. Dr. Erdoğan Taşkın
Elimizden kayarak ortadan kaybolan kağıtlar, kartlar şimdi neredeler?
Yakın geçmişte hayatın her alanına temas eden, çeşitli biletler, farklı broşürler, muhtelif işlerde kullanılan kağıtlar, kataloglar ve benzerleri matbaalarda basılırdı.
İşleri kolaylaştırır ve çeşitli sorunları çözerdi.
Ancak kağıtlar, kartlar, ellerimizden kayarak; iktisadi değişim, sanayideki gelişmeler ve yaratıcı ticaret dönüşüm uygulamaları içinde ansızın ortaya çıkan rüzgarlarla hayatımızdan uzaklaştı.
Göz açıp kapatıncaya kadar geçen kısa bir sürede, sırra kadem basan, kağıt ve kartonun yerini farklı bilgisayar uygulamaları aldı.
Yaratıcı, yeniliklerin sonucunda, çok farklı faydalar ortaya çıkaran, esnek ve kıvrak; sanayi, ticaret, hizmet işletmeleriyle, kullanıcıyla uyumlu bu uygulamalar, kağıt bilet ve karton katalog benzerlerinin var olduğu günleri çabuk unutturdu.
Kağıt bilet ve karton tanıtım broşürü kullanılmasının ve başka bir aleme gitmesi fikrinin ilham kaynağını, İngiliz iktisat mecmuası, The Economist 2024 yıllığının son sayfasında bir şiir şeklinde yayınlanan ve “Kağıdın Yok Olmasıyla İlgili Ölüm Satırları” başlığı ile mealen Türkçeye çevirebileceğimiz mecazi bir vefat ilanı oluşturdu.
Mecmuanın son sayfasındaki şiir ve mısralardan esinlenerek, hemen kağıt bilet, karton katalog ve benzerleri olarak eski zamanlardan kalan somut hatıraları araştırmaya başladım.
Kilis Postası için bu yazıyı yazmak üzere diz üstü bilgisayarımı rahleye yerleştirmeden önce, daha önceki zamanlara ait kağıt, karton bilet ve benzerleri olarak acaba neler mevcut diye merak ederek, eski fotoğraf albümlerime, 007 şifreli Bond çantama, çizgili defterlerime, ofis klasörlerine, telli dosyalarıma, tahta kaplama dolaplarıma, dikkatli ve rikkatli gözler ile baktım.
Özellikle kitaplığımın Çıfıt Çarşısı alt raflarını titizlikle araştırdım ve iyice karıştırdım.
Karma karışık tereklerde bulduğum, üzerindeki bilet numarasının tam olarak aynı eğitim öğretim dönemine tesadüf etmesi nedeniyle sakladığım iki öğrenci otobüs bileti, türlü çeşitli broşürler ile birlikte, Devlet Tiyatrosu ve Dostlar Tiyatrosunda seyrettiğim, artık içeriğini hiç hatırlamadığım, iki tiyatro oyunun tanıtımı oldu.
İki küçük kağıt, 1976-1977 Öğretim yılına ait her biri yaklaşık 3,5 X 7,5 cm ölçülerinde ve 100 krş. değerindeki otobüs biletleri oldu.
İkinci olarak, kütüphanenin alt gözlerinde bulunan zarflardan çıkan kenarı kuru bir yaprak şekline yırtılmış broşür ise 16x22 cm ölçülerinde, üçüncü hamur 60 gr. saman renkli bir kağıda basılmış ve iki bölümde sahnelenecek komedi bir oyuna ilişkin seyirciye bilgi vermek amacını taşıyor.
Dostlar Tiyatrosu için tek yapraklık kağıt tanıtımın sadece ön yüzüne baskı yapılmış, ilk sıraya iki perdelik oyunun yazarı, yönetmeni, müzik ve dans düzenlemesinde görev alan sanatçılar yazılmış, sonra oyuncuların hangi rolleri üstlendikleri sahneye çıkış sırasına göre verilmiş ve son olarak yönetmen yardımcısı, dekor, kostüm, org ve ışık için emeği geçenler belirtilmiş.
15 Mart 1978 Tarihinde çarşamba günü 15:30 matinesine Beyoğlu’nda gittiğimiz bu oyunun bilet fiyatı 2025 kuruş.
“Devrik Süleyman” ismini taşıyan tiyatro biletlerinin üzerine tarih kaşesi vurulmuş, oyun başlama saati, sıra ve koltuk numarası matbaada basılmış. Dostlar Tiyatrosu adresi Taksim Sıraselviler Cad. 65 (Anyamanya Kumpanya) olarak gösterilmiş.
Üçüncü olarak saklamış olduğum tanıtım gene bir sahne oyununa ait.
İstanbul Şehir Tiyatrosu broşürü 15X23 cm ölçülerinde ve 16 sayfalık, 130 gr. parlak kuşe kağıda çok renkli ve ofset olarak basılmış. Ederi 250 000.-TL
İstanbul Devlet Tiyatrosu kitapçığı daha yakın bir zamandan, 14.11.1999 tarihinden ve AKM Büyük Salonda, yazar Bertolt Brecht’in “Arturo Ui’nin Önlenebilir Tırmanışı” başlığını taşıyan iki perdelik oyununa ait.
Kağıt tiyatro biletlerinin yanı sıra, sergilenen çeşitli gösterilerle ilgili ayrıntılı bilgi sağlayan buradaki örneklere benzer tanıtımlar birdenbire ortadan yok oldu.
Fuar, şirket ürün tanıtım kataloglarının çoğu web üzerinde, otel, şehir, ülke tanıtım rehberleri de artık nadiren kağıda basılıyor.
Müze giriş biletleri, sergi her çeşit ürün satın alınması ve hizmet sağlanmasında kağıt kullanımı neredeyse kalktı.
Ulaşım araçlarının, tren, tramvay, tünel, vapur, uçak, şehir içi ve şehirler arası yolcu otobüslerinin kağıt biletleri de hiç yalnızlık çekmediler.
Mevcut cereyanların peşine takılıp onlarla birlikte uçup gittiler.
Bu hızlı akımlara rağmen alışveriş merkezleri, fabrikalar, perakendeci zincir marketler gibi bazı işletmeler, pazarlama amaçları olarak, belirli hedef müşteri kitlesine ürün, indirim ve fiyatları gösteren el ilanı, broşür ve katalog olarak basılı duyuru vermeye devam ettiler.
Gün doğmadan neler doğuyor.
Bankacılık, finans, ticaret ve pek çok alanda, kağıt veya kart kullanımı azaldı.
Kağıt faturalar, alışveriş fişleri ve kart kullanmadan yapılan ATM işlemleri ortaya çıktı.
Oldukça hızlı biçimde sanal ortamda yapılan çeşitli işlemler ve kullanıcı uyumlu uygulamalar belirdi.
Bu öncü ve benzeri yazılım ve donanımların, birden çıkarak bine yayılmasıyla, moda olup aniden geniş kitleler tarafından benimsenmesiyle, kağıt israfının azaltılması gibi sayısız yararları gün ışığına çıkarak parladı.
Özellikle küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin kaçınılmaz olduğu çağımızda, kağıdın üretiminde önemli oranda kullanılan su, kimyasal maddeler, selüloz ve odun miktarının azaltılması, kağıt ve karton benzerlerinin ham madde üretiminden nihai tüketiciye veya hizmet kullanıcısına kadar dağıtım kanallarından geçerken, taşıma esnasında ortaya çıkan karbon ayak izinin önlenmesi, çevrenin korunması, ormanların sürdürülebilir olmasını sağlamak ve dolayısıyla iklim değişikliğini önlemeye yönelik olumlu değişim ve gelişmeler meydana getirdi.
Elimizden kayarak, çeşitli esintiler ile ortadan kaybolan kağıtlar şimdi nereye gittiler?
Sorusunun cevabını vapura girmek için biletini alan ve eski bir otelin kapısında kendisini başka bir Edip’in beklediği, Edip Cansever (1928-1986) ustanın “Saat Onda Kalkacak Vapur” başlığını taşıyan şiirinin ilk mısralarına bırakalım:
Saat onda kalkacak vapur/Biliyorum biliyorum/İşte bavulum, yüreğim işte şurada/Biletimi istiyorlar, uzatıyorum/Güverteye çıkıyorum, hiç yoktan bir deniz daha/-Saat onda kalkacakmış vapur/-Gecikebilirmiş biraz, öyle diyorlar/Desinler, desinler/Hey kaptan! Bana baksana/Ben çoktan varmışım varacağım yere/Bir Edip daha bekliyor beni eski bir otelin kapısında.
Kaynaklar
Ann Wroe, “Obitary Lines on Paperlessness”, The World Ahead 2024, The Economist, Londra, 2023, s.130.
Dostlar Tiyatrosu, “Devrik Süleyman”, El ilanı ve tiyatro biletleri, İstanbul, 1978.
Edip Cansever, Yeniden Bütün Şiirleri, Cem Yayınevi, İstanbul, 1981, s.503.
İstanbul Devlet Tiyatrosu, “Arturo Ui’nin Önlenebilir Tırmanışı”, Broşür, İstanbul, 1999.