Bazen gerçeklerin ortaya çıkması, yapılan yanlışların anlaşılması için hayatın normal seyrinin değişmesi gerekir.
Kilis?te son aylarda hayatın normal akışı değişti. Sınır bölgesine sıfır bir noktada bir konteynır kent kurulup, buraya sözde mağdur Suriyeliler yerleştirildi. Çok kısa bir zamanda sıfırdan bir kent kuruldu. Okulları, sosyal tesisleri, hastanesi ile adeta dört dörtlük bir mülteci kampı inşa edilerek, mültecilerin rahat etmeleri için her şey düşünülüp uygulamaya konuldu. Haber kanallarında kampın ne kadar fevkalade bir yapıda olduğu, havadan çekilen görüntüler ile desteklenerek ifade ediliyor. Her türlü kamu hizmetinden hiçbir ücret ödemeden faydalanıyorlar. Onlar için adeta bir seferberlik ilan edilmişçesine, hizmetleri eksiksiz ve aksamadan görülüyor.
Tabii ki bu durum Kilis?te yaşayan insanların dikkatini çekiyor. Belirli gün ve saatlerde sınırdan kendilerine tahsis edilen minibüslerle şehre gelen mültecilerle karşılaşan Kilisli vatandaşlar, onlara tanınan olanakları kendi gözleri ile gördüklerini ifade ederken, Kilis?te birçok insanın geçim sıkıntısı ile mücadele ettikleri halde mültecilere karşı gösterilen bu bonkörlüğün gerekçesini merak ediyorlar.
Yıllarca dertlerini ve sıkıntıları anlattıkları siyasilerin kendilerine karşı takındığı tavırdan rahatsız Kilisliler, asıl mağduriyeti kendilerinin yaşadıklarını dile getirirken pek de haksız görünmüyorlar. Milletin tamamını kuşatması gereken bu siyasi zihniyetin kendi insanına gösterdiği ilgi ve alakanın adeta turnusol kâğıdı olan Suriye Mülteci Kampı, gerçekleri ortaya çıkaran somut bir delil olarak karşımızda duruyor.
Kilis?te insanlar din, ticaret ve dostluk bağları ile birbirlerine bağlı oldukları Suriye ile böyle bir ilişki içerisinde olup, rejime muhalif insanların barınağı konumunda olmak istemiyorlar. Ortadoğu?da ayrıştıran bir zihniyetten çok birleştirici ve lider bir ülke olma yolunda bir an önce gereken adımların atılması zaruridir. Zaten halkımızın düşüncesi de bu yöndedir.
Selim Baytürkmen