Üzerinde özgürce yaşanılan toprak parçasının değerini anlamamız, sevmemiz ve korumamız için Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (s.a.v.) bir hadisi şeriflerinde; ?Vatan sevgisi imandandır? buyurmuştur. Üzerinde yaşanacak vatan toprağının ne anlama geldiğini ne yazık ki Vatan uğrunda çaba sarf etmeyenler çok da bilmemektedirler.
Hâlbuki her toprak parçasının vatan olmadığı, bir toprak parçasının vatan olabilmesi için uğrunda çaba sarf etmek gerekmektedir.
Şairin dediği gibi ?Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır?
Son yıllarda aidiyet duygusunu ve milli tarih şuurunu kaybeden yeni nesillerin bunu anlaması zaten imkânsız hale gelmiştir. Küresel güçlerin vatan, ulus, millet, devlet, şehitlik kavramları üzerinde oynadıkları oyunlardan maksat, milleti millet yapan unsurların yok edilmek istenmesiydi. Bu konuda, dışa bağımlı ve teslimiyet sahibi iktidar sahiplerine uygulattıkları projelerle maalesef muvaffak oldular.
Dolayısıyla Vatan üzerinde oynan oyunları sezecek feraset ehli insanlar, azın azı hükmünde sayılabilecek kadar azalmış bir hale düşmüştür. Bu durum sadece bizim için değil başka milletler ve devletler için de aynıdır.
Bölgemizde ve dünyada cereyan eden hadiselere bakınca; yıkımlar, kargaşalar, ayaklanmalar, içerden destekli yapılmakta, kardeşkanı dökülmektedir. Bu durum milletlerin aidiyet duygusundan ve milli tarih şuurundan ne kadar yoksun bir hale getirildiklerinin en açık delilidir.
Bayramda yaşanan olaylara bakınca bu durum daha açıkça görülmektedir. Çoluk çocuk demeden kana bulanan, sivil asker demeden katledilen bir manzarayla birlikte bir bayram yaşandı. Bu konu hakkında fikirlerimizi başka bir yazıda dile getireceğiz. Ben bu yazımda bayramda yaptığım Kilis ziyaretinde yaşadığım şeyleri paylaşmaya çalışarak vatansız kalmanın ne kadar zor bir duygu olduğuna değinmek istedim.
BOP destekli, Arap baharı adı altında başlatılan iç isyanlar sayesinde aldatılan Suriye vatandaşlarının çıkan iç savaştan kaçarak Türkiye?ye sığındıklarını biliyoruz. Sığınmacıların göç ettiği yerlerden biri de Kilis.
Kilis?e gelen sığınmacıların karınları doyuruluyor, sıkıntılı da olsa barınma ihtiyaçları yerine getiriliyor ama adı üstünde sığınmacı konumuna düştüler. Kendi ülkelerinde yönetimle alakalı sorunları olsa da, ellerine geçen kazançları; az olsa da, dün vatanlarında, başlarını sokacak bir barınma yerleri evlerinde barkları, sabah olunca kazanç temin etmek için gittikleri bir iş yerleri vardı. Özgürce vatan topraklarında bayrakları altında yaşayanlar, vatanlarının kıymetlerini bilemediler. Dış odakların, deccal zihniyetli münafıkların oyunlarına geldiler. Hem vatanlarından, hem evlerinden, yurtlarından oldular. Sonlarının nereye varacağını bilmedikleri bir yola girmiş oldular.
Bayramda sokaklarda Arap sığınmacıların yüzlerinde; vatansız kalmanın, başka bir ülke topraklarında sığınmacı olmanın sıkıntısını, hüznünü gördüm. Şimdi vatansız kalanların, vatansız kalmanın ne anlama geldiğini anlamış olmaları çok şey değiştirmeyecek. Çünkü kendi elleriyle vatanlarını ateşe attılar. Önemli olan vatan topraklarında huzur içinde yaşarken vatan olmanın, devlet olmanın, millet olmanın kıymetini bilmektir. Son sözümüz bir dua olsun; Allah kimseyi vatansız bırakmasın. Âmin.
Uğur Kepekçi / 26.Ağustos.2012