Dünyayı kan gölüne çeviren; ABD Irakı işgal için değil de hasbelkader gelmiştir..! Diye, yakında bir ifade duyarsanız hiç şaşmayın!
Telaferdeki katledilen Türkler, Bosnadaki, Hocalıdaki, Karabağdaki yapılan toplu katliamlar, hasbelkader olmuştur..! diye bir ifade de duyarsanız şaşmayın!
Sayın Başbakan RecepTayip Erdoğan, önceki gün yaptığı ulusa sesleniş programında gayet pembe bir tablo çizdi..! Ulusa seslenirken çok ilginç bir tespitte bulundu; Çanakkale savaşında hasbelkader buralara gelip karşı tarafta yer alan Anzaklarla bugün kurduğumuz dostluklar dünyaya örnek olmalıdır
!
Sayın Başbakanın sözlerinin her zaman gayet önemli mesajlar içerdiğini bildiğimiz için hasbelkader sözüyle ne demek istediğini iyi anlamak için Türk dil kurumunun resmi sitesindeki sözlüğe müracaat ettim.
Türk dil kurumu sözlüğündeki Hasbelkader sözcüğünün karşılığı olarak aynen şu ifade geçiyor; Rastlantı sonucu olarak, tesadüfen.
Eh, ne yapalım bizde bundan sonra topraklarımızı işgale gelen herkesi hasbelkader gelmiş diyerek bağrımıza basar, yamyam olmuş Hindu olmuş fark etmeden dost oluruz; kanımızı içmeye gelmiş olsa bile..! Onlar bizim tarihimize örfümüze vatanımıza ne kadar kast ederse etsinler hiç önemli değil(!) Ne de olsa Başbakan ulusa seslendi! Çanakkaleye Anzaklar hasbelkader gelmişler..!
Çanakkalede Türkün kanlarıyla yazdıkları tarihte; canlarını uğruna feda ettikleri vatan topraklarında; şehitlik gururuyla yatan, gonca gül misali aziz milletimizin gölünde hep taze kalan, canlarımızı katleden, itilaf devletlerinin tek bir ferdi bile, asla ve asla masum olamaz!
Çanakkale Savaşı, tarihte olmuş bir vakıadır. Böyle şeyler olabilir diye geçiştirirseniz; tarih diye, milli bilinç diye bir şey kalmaz. Şehitlerimizin kemikleri sızlar. Çanakkaleye Türkün karşısında yer almak için gelenlerin tamamı, bu vatana kasteden eli kanlı katillerdir. Benim topraklarıma gelmiş; benim kutsallarıma el uzatmış, vatanımı elimden almaya gelmiş, 250 000 kardeşimi şehit etmiş bu katillere ben asla ve asla iyi gözle bakamam.
Benim imanım, benim tarih bilimcim bunu gerektirir. Başkalarının ifadeleri; kimliği ne olursa olsun ancak kendisini bağlar.
Benim için geçerli olan görüş, merhum Mehmet Akifin görüşüdür.
Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,
Avusturalya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
Merhum Mehmet Akif Ersoy, bu dizeleriyle Türkün karşısında saf tutan rezil Avrupalının gerçek yüzünü oraya koyarak, gelecek nesillere; dost düşman tanınsın mesajını vermiştir. Ama maalesef, Akifin yukarıdaki dizelerde gayet açık ve doğru bir şekilde ifade etmeye çalıştığı; Hayâsız, yırtıcı, vahşi; Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ diye vasfettiği Haçlı batının saflarında yer almış Anzaklara, sözüm ona; Medeniyetler ittifakı (!), AB, BOP uğruna hasbelkader gelmişler ifadesi kullanılmaktadır!
Böyle giderse dost düşman birbirine karışacak (ki; gelinen nokta budur) Çanakkaleyi geçilmez kılan ruh yok edilecektir. Bu fikriyata hizmet edenlerin unutmaması gereken; Böyle davranmaya devam edildiği takdirde; Ülkemiz olası bir işgal ile karşılaştığında, milletimizin direnci yok olacaktır. Bu da sonumuz olacaktır.
Kusurumuz var ise affola
Bizde şöyle bir hasbelkader yazı yazalım dedik...!
UĞUR KEPEKÇİ