Ülkemizde siyasilerimizde bir gariptir. Yeri gelir demokrasiden bahsederler, yeri gelir despotluk yaparlar. Yeri gelir spora siyaset karıştırmayın derler, yeri gelir ellere verir talkını, kendisi yer salkımı misali spora bal gibi siyaset sokarlar.
Yeri gelir aslanlar gibi satarım der, topraklarımızı bal gibi satışa çıkarırlar. Yeri de gelir vatandaşa karşı kabadayı tavırlar sergilerler.
Yeri gelir başörtüsü bizim namusumuzdur der, sonrada böyle bir gündemimiz yok derler.
Hayran oldukları, örnek aldıkları batıda, bizdeki gibi Bakan gafları yapılsaydı; görevde ne Bakan kalmıştı ne de hükümet.
Ama bizde pişkin siyaset etkin olduğu için, sıkıntı olunca; dün dündür denir hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam ederler.
Geçtiğimiz günlerde federasyon başkanı seçiminde spordan sorumlu bakan Mehmet Ali Şahin, açıktan açığa taraf olarak, Sayın Haluk Ulusoyun karşısında muhalefet yaparak adeta seçilmemesi için seferber olmuştur. Televizyonlara çıkıp Ulusoyun karşısında olduğunu beyan etmiştir. Daha sonra Sayın Başbakan bile bunu teyit eder vaziyette açıklamalarda bulunmuştur.
Bu durumda eğer ülkemizde ilkeli siyaset olsaydı spordan sorumlu bakanımız Sayın Mehmet Ali Şahinin istifa etmesi gerekirdi.
Federasyon seçim sonucu, bir yerde hükümetin genel durumunu izah etmektedir. Hükümet bu konuda taraf olmuştur ve mevzi kaybetmiştir. Aslında, Haluk Ulusoyun seçilmesiyle; demokrasi kazanmıştır. Mızrak çuvala sığmaz AKP hükümeti ekonomiden siyasete, hemen her konuda itibar kaybetmeye devam etmektedir. Başbakanın hırçınlığı boşuna değildir. Balonu şişirenler, istedikleri her şeyi elde ettikleri için doyumsuzluk içindedirler. Özelleştirme adına elde ettikleri güçle güç bende diyecek şekle bürünmüşlerdir. Bundan sonra hükümeti pekte rahat günler beklememektedir.
UĞUR KEPEKÇİ