Büyüklerin söylediği sözlerin her biri yeni bir hayat hükmünde olup, keşke dünyaya tekrar gelseydim demeye gerek bırakmayan önemli mesajlar içermektedir. Atasözleri geçmişten geleceğe önemli bir köprü görevi de görmektedir. Söylenen her söz tabir yerindeyse bir altın değerindedir. Değerli bir dostum halka mal olmuş bir sözden bahisle denize düşen değil, kurtulamayan ölür diye bir ifade kullandı. Gerçekten de öyle değil mi? Denize düşen eğer yüzme bilirse yüzerek kurtulur, yüzme bilmezse boğulur ve ölür.
***
BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) diye gündem edilen plan ve projeden, tamamen Haçlı batıya ait olan şeytanî bir plandan bahsediyoruz. Bu planı yapan ya da gerçekleşmesi için çalışan küresel-haçlı mantığının başarı yolunda planladığı her şeyi en katı şeklide uygulamaya çalışması kadar (kendi açılarından) doğal bir şey yoktur. Bu iş onların görevi niteliğindedir. Bizim üzerinde durmaya çalıştığımız, onların bizim aleyhimize olan bu tuzaktan kurtulacak proje ve hareket tarzından mahrum gibi davranılmasıdır. Yani; denize düşmek normal ama önemli olan kurtulmaktır. 22 İslam ülkesini kendi içlerinden piyonlar kullanarak işgal edilmeye çalışılmasına, bizzat kendi halkının kullanılmasına rağmen, gaflet, dalalet ve ihanet devam etmektedir.
***
Önceki yazımızda Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Başın Ankaradaki genişletilmiş başkanlık divanında yaptığı konuşmasına değinmiş, BOP konusunda yaptığı tarihi uyarıları aktarmıştık. Yine aynı toplantıda yaptığı konuşmadan BOPun üzerimizdeki oyununun bozulabileceğini hatırlatarak kurtuluş yollarını işaret etmişti.
Güçlü olmak için birlik şart
BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Türkiyenin tarihinin en zorlu günlerini yaşadığını dile getirerek, bir kez daha birlik beraberlik vurgusu yaptı. Ülkemizde ayrılık tohumlarının ekildiğine işaret eden Baş, birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır uyarısını hatırlattı. Haydar Baş, kolunu işaret ederek şu şekilde konuştu: Bu kolda parmak vardır, el vardır, bilek vardır, dirsek vardır. Şimdi Türkiyede demokratikleşme süreci bahane edilerek, parmakların elden, dirseğin koldan ayrılması hesabı yapılıyor. Çünkü şöyle düşünülüyor: Bu kol bir bütün olursa, benim gözüme bir tane patlatabilir. Oysa bu kol paramparça olursa, hiçbir etkisi olmaz. Dolayısıyla bir ve beraber olmalıyız. O bakımdan kenetlenmeliyiz. Devletimizi korumak, ilânihaye yaşaması için kararlı olmalıyız; gönül birliği, iş birliği, siyasi birliği temin etmeliyiz.(Yeni Mesaj).
***
Toplumlara yön vermeye çalışan liderlerin asli görevleri sadece problemi tespit etmek, tehlikeyi haber vermek değil, aynı zamanda da çözümler sunması gerekmektedir. Sayın Baş BOPun tehlikelerini işaret ederken, panzehir olarak da milli ekonomi modeli ve sosyal devlet milli devlet modelini insanlığa sunmuştur. Mart ayında Bursada yapılacak olan 1. Uluslararası Milli Devlet, Sosyal Devlet Kongresi ile gerek yurt içinden gerek yurt dışından katılacak ilim adamları hazırladıkları tebliğlerini sunacaklardır. Ülke meselelerine gerçekten çözüm arayan vatanperverlerin mutlaka bu kongreyi izlemesini (gerek bizzat gelerek, gerekse de basından takip ederek) tavsiye ediyorum. Sadece BOPun değil, bütün meselelerin çözümü vardır. Yeter ki, çözüm arayışlarında samimi olalım. Yukarıdaki kullandığımız sözü tekrar edelim; denize düşen değil, kurtulamayan ölür
UĞUR KEPEKÇİ