Gazzeden selamlar gönderiyorum. Ama Allah bilir belki size gönderebileceğim son selam olabilir; çünkü bilgisayarımın pilinin son dakikalarını kullanıyorum. diye başlayan mektup son umut, son çırpınış olarak da değerlendirilebilir.
Boynunuza emanettir ki Türk halkına söyleyin; biz Filistin halkı olarak kıyamet gününde ve Allahın huzurunda hakkımızı helal etmeyeceğiz. Biz burada ölürsek sizin payınız var bunda; eğer her biriniz çıkıp da elinden geleni yapmazsa. Allahın huzurunda kardeşlik hakkımızı isteyeceğiz sizden
Dün bu sitemlerde bulunan Gazzeliler bugün daha şiddetle ve öfkeyle kendi dindaşlarına, kendi soydaşlarına, yani Müslümanlara beddua etmeye başladılar. Televizyon ekranlarına yansıyan bir görüntüde, ağlaşan kadınlar; Başımıza yağan bu bombalar sizin de başınıza yağsın inşallah, Mısırın da başına yağsın, diğer Araplarında başına yağsın inşallah diye feryat ediyorlardı.
Ne demek oluyor bu; Gazzeliler bekledikleri yardımların oluşmadığını, İslam dünyasını yanlarında göremediklerini dile getiriyorlar
Demek ki Allahtan başka kimseden umutları kalmamış
Gazzeli mazlumların hali derin sınav içermektedir. Allah(cc) Gazzeliyi bombalar altında, zulüm altında, bizleri de bulunduğumuz yerlerde, kalbimizde, beynimizde, imtihan etmektedir..
Bu durumda; herkesin kendi ruh haletini muhasebe etmesi gerekmektedir.
Ne buyurmuştu Alemlere Rahmet Hazreti Muhammed(sav) Efendimiz; Mü'minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.
( Müslim, Birr 66; Buharî, Edeb 27)
Bu yaşanan vahşet; kalbimizde, beynimizde ne gibi bir işlev oluşturmakta, uykularımızı kaç saat, kaç dakika, kaç saniye kaçırmakta
Yeni adıyla, empati diyorsunuz ya; kendinizi onun yerine koyma, hadisesine
Biz muhasebe deriz onun adına
Filistinlinin yerinde olsaydınız ne yapardınız..?
Gazzede şehit olan yavrucukları, vücudunuzun hangi azası gibi görüp, ne kadar uykusuzluğa sevketti sizi
Yüce Peygamberimiz, bir hadisi şeriflerinde; Müslümanın kardeşini zalime teslim etmemesi gerektiğini şu şekilde ifade ediyor;
Müslüman Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez ve onu zalime teslim etmez. Kim kardeşinin yardımında bulunursa Allah da ona yardım eder. Kim bir Müslümanın sıkıntısını giderirse Allah da onun kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir. Kim bir Müslümanın ayıbını örterse Allah da kıyamet gününde onun ayıplarını örter. ( Müslim, Birr, 59; Buhârî, Mezâlim, 3)
Bu vebalin altından kalkabilirim diyen varsa gelsin beriye
Allah sonumuzu hayreyleye
UĞUR KEPEKÇİ