Her gün artan şehit cenazeleri karşısında, kullandığım başlıkların sayısını bende unuttum ve nasıl bir başlıkla bu şehitleri dile getireceğimi düşünmeye başladım. Politikacıları n yaptığı beyanatlarla, arık bıçak kemiğe dayandı, üslubunun dışında; kemiği de kırdı geçti demenin zamanı geldi ve geçti diyerek, artık TSK lerinin görevlerini alarak, hainleri deliklerinde temizlemenin heyecanını yaşamak istiyoruz.
Bu bir savaş hali olsa idi, elbette hep birlikte düşmanı karşımıza alır ve sonuna kadar giderdik. Çünkü bu ülke, topraklarının sınırları böyle çizildi ve çizilen bu sınırlardan bir santim bile almayı düşünenlerin akıbeti çok korkunç olur. Bu işin bitirilmesini istiyoruz. Artık Türk Bayrağına sarılı tabutlar yuvalara taşınmasın, bu ülke sınırları içinde. Yuvalara ateş düşmesin. Elbette ateş düştüğü yeri yakarsa da, bu ateş bütün hepimizi yakmıştır ve yakmaya devam etmektedir. Bunun sonu nasıl gelecekse gelsin ve biz ilan edelim bu savaşın adını koyalım, daha sonrada otuz yılın hesabını soralım.
Binlerce genç Subay, astsubay, uzman çavuş erbaş ve erler kimisi yeni evli, kimisi daha çocuklarına doyamamış ve kimisi de, teskere hazırlığı içinde. Çoğu yirmi yaşında daha fidan, çiçek açmamış fidan bunlar nasıl kıyarsınız hem de kendi vatandaşlarınıza. Bu toprağın ekmeğini ve suyunu içerek bu günlere geldiğinize göre böylesi kalleşçe sıkılan kurşunlar ve yola döşenen tuzaklarla isteklerinizi ele geçireceğinizi zannediyorsanız çok yanılıyorsunuz.
Artık, vurma ve vuruşma zamanı gelmiştir.
Yeter diyoruz. O gözyaşına bürünen yuvalarda ki insanlar bir zamanlar belki de seninle birlikte bu ülke için vuruşanların torunlarıdır. Neyin ve kimin peşinde olduğunuzu açıkça ifade etmeniz gerekir. Bu ülke toprakları üstünde hür ve demokrasiye âşık, Atatürk ve Cumhuriyet ifadeleri içinde yaşam heyecanı ile dolu bu Türk insanını eğer böyle kalleşçe bitirmek sevdası içinde iseniz, bu sevdadan vaz geçiniz. Çünkü her hamlenizde daha ağır tokatlar yiyerek bedelini ödersiniz.
Neyin ve kimin uşağı olarak hizmet ederseniz ediniz, bu kan ve gözyaşı ile kurulan bu topraklardan değil bir karış bir santim bile almanız mümkün değildir.
TS Kuvvetlerine gerekli emirler verildiğine göre, artık Kandil? di şu veya bu düşüncelerinden sıyrılıp neticeyi gördüğünüzde mutlaka hüsrana uğradığınızın farkına varacak ve bu korkunç düşüncelere nasıl saplandınızsa onun hesabını da kendiniz vereceksiniz. Mutlaka birilerine alet olarak bu günlere geldiniz. Sizleri yönlendirenlerin içinde bulunduğu vahim durumu lütfen izleme altına alınız ve ona göre hareket ediniz. Çünkü sizin vurduğunuz ve kan döktüğünüz insanlarımız kardeşleriniz ve kendi vatandaşlarınızdır. Elinize hiç bir şey geçmeyeceğine göre, bu vurdu silahla vurmanın sonunda ki acı blanco sizler için çok ağır olacaktır.
Türk ulusunun göz bebeği TS Kuvvetleri her alanda her zaman ve her yerde başı daima dik, sonuna kadar mücadeleden yılmayan bu ülkenin korkusuz bekçileridir. Eğer o bekçiler bir gün bu ülkenin Bayrağına ve Cumhuriyetine karşı bir saygısızlık hissettiklerinde bütün dünya birleşse onun azmi ve kararlılığı karşısında başa çıkamaz. Aklınızı başınıza toplayın, bu şehit cenazelerine son vermek suretiyle bu ülkede birliği ve kardeşliği destekleyin. Size destek veren güçler sizi batırmak ve sizin sırtınızdan sözde kendilerini lider ilan etmek için böylesi tuzakları size yaptırarak neticeye gideceklerini zannediyorlar ki, havalarını alacakları gün yaklaştı ve belki de geçti?
Şehitlerimize rahmet ve bütün ülkeye baş sağlığı dilerken, huzur ve kardeşliğin esas alınması dileklerimi tekrarlar, bu cennet ülkeme göz koyanların gözlerinin oyulacağı günü mutlaka görmek isterim. İşte bu yazının adını sizler koyunuz?
Nejat TAŞKIN