Son günlerde devletin tepesinde cereyan eden olaylar gerçekten ibretli olaylar olarak tarihe geçecek geçmesine de bu işten kim kârlı çıkacak, olayların tarafları bunu biliyorlar mı acaba?
Medyaya bakarsanız devletin kurumları birbiriyle çatışma halinde, sivil asker, soğuk savaş durumunda, asker, sivil yargı karşı karşıya, v.s
v.s
Görüyor musunuz değerli dostlar, yaşananları... Ne garip işler cereyan etmekte
Demokratik hukuk devletinde yaşadığımızı iddia ediyoruz ama sadece basın yoluyla işlenenler bulunduğumuz hâli anlatmaya yeter artar bile
Meydanda suç var mı? Suçlu var mı? Bu konuda suçun sabitliği ispat edildi mi?
Madem ki demokratik hukuk devletinde yaşadığımızı iddia ediyorsak, suçun ve suçlunun yanında kimse yer alamaz, doğru olan da budur. Kanunlarımıza göre suçlu olanlar hangi kurum içerisinden olursa olsun mutlaka cezalanmalıdır. Ama yaşananlara baktığımız ve birazda aklımıza vurduğumuz zaman görülen manzara Askerin bir şekilde yıpratılmaya çalışıldığı görülmektedir.
Bunu bilmek ve görmek için çok özel bilgilere, komplo teorilerine, falan gerek yok. Hani bir ata sözü vardır; görünen köy kılavuz istemez diye.
Vatandaşla iç içe olan, derdi vatan millet olan gerçek yazarlar, halkın gerçek gündemini onların ağzından öğrenir. Vatandaş bu yaşananlardan gerçekten rahatsızdır.
Devletin tepesinden ne oluyor diye sormayan yok. Vatandaş en azından şunu diyebiliyor
Devlet bu işerle uğraşırken bizim açlığımızı, işsizliğimizi, düşünmeye zamanı bile yoktur. Vay hâlimize vah hâlimize
Devlet sırları, böyle ulu orta meydanlarda dolaşırsa, kurumlar böyle ulu orta davranışlar sergilerse, bu iş demokrasi falan yakıştırmaları ile geçiştirilemez
Bu süreç devletin kurumlarına mutlaka zarar verir. Olan yüce devletin bekasına olur. Birlik beraberlik yok olur. Sonrada telafisi mümkün olmayan yaralar açılır. Zararlarını da millet olarak çekeriz
Küçücük bir aileyi bile bu tip dedikodular yıpratmaya, yıkmaya yetmez mi? Aile meseleleri içerde halledilir. Onun bunun ağzına düşmekle de bu işler çözülmez. Kol kırılır, kalır içinde
Falan dedi, filan dedi, şu şunu yaptı, bu onu yaptı
Yazık bu mevzular öyle ulu orta yerlerde, tartışılma, konuşulma durumuna düştü ise, vah hâlimize
Asırlarca dünya sahnesinde hüküm süren devlet geleneğimiz yok oluyor. Bundan da devlet ve millet olarak ne zararlar göreceğimizin, taraflar farkında mı acaba?
UĞUR KEPEKÇİ