Yazılı ve görsel medyayı takip ederseniz son birkaç aydır, belki de yıldır, bir dedikodu aldı başını gidiyor. Dedi ki, demiş ki
Ülkemizde hâkim unsur, tabir yerindeyse dedikodu siyaseti olmuş vaziyettedir. İktidarından muhalefetine, askerinden siviline her fert ve her kurum bu dedikodu siyasetsinden nasibini almaktadır. Oluşan bu durumun kendiliğinden ya da tesadüf eseri olabileceğini düşünmek ancak bir gafletin eseridir.
***
Küresel güçler, üzerinde hesap kurdukları devletleri; büyük paralar harcayarak, çağın en yeni tekniklerini uygulayarak, önemli kadrolar tahsis ederek istikrarını bozmaya çalışmaktadır. Bunda da ortamı dedikodularla yaygaraya çevirmektedirler. Hani derler ya; Çamuru at, tutmazsa izi kalır diye, boşuna dememişler. İster kasıtlı ister kasıtsız, büyük medya kuruluşları da bu tip olaylara reyting açısından bakarak olumsuz havanın artmasına katkı sağlamaktadırlar. Hele birde medya belli güç odaklarının taşeronluğunu yapıyorsa, iş tamamıyla çığırından çıkmakta, vatandaşın kafasında fikir kirliliği oluşmaktadır. Milletimizin son zamanlarda belli başlı birçok özelliğini tespit eden küresel güç odakları milletimizi nasıl ve ne şekilde yönlendireceklerini de çok iyi tespit ettiğinden, kötü emellerine medya yoluyla daha rahat erişebilmektedirler.
***
Dini ve milli duyguları sağlam bir milletin evlatları olarak Türk milleti, yaşanan bu olumsuzlukların büyümesinde ne kadar vebal yüklenildiğini bilmek zorundadır. Bu konudaki Kuran-ı Kerimin şiddetli uyarısına dikkat çekmek istiyorum;
Ey iman edenler! Size fasık bir insan, bir haber getirirse o haberin doğruluğunu iyice araştırın. Aksi takdirde bilmeyerek bir topluluğa zarar verirsiniz de bu yüzden yaptığınıza pişman olursunuz (Hucârat, 6). Ayette geçen fasık kelimesi Allah ve Peygambere itaat etmeyen kimse demektir. Fasık kavramı günah olan her türlü inanç, söz, eylem ve davranışları sergileyen kimseleri ifade eder.
Ey iman edenler! Allaha karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin. (Ahzab, 70) Konuştuğunuz zaman yakınınız bile olsa adil olun (doğruyu söyleyin)... (Enam, 152)
***
Bugün dedikodu siyasetinden, dedikodu mantığından rant elde edenler, birilerine taşeronluk yapanlar, şunu asla akıllarından çıkarmamalıdırlar: Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner. Bu atasözü misali, herkes dedikodu siyasetinden ya da dedikodu mantığından zarar görmek durumundadırlar.
Doğruluğu kendine rehber edinmiş, doğruluktan dolayı kimsenin kınamasından çekinmeyen, hayatını doğruluk üzere bina eden, dedikodudan uzak bir hayat sürenlere selam olsun..!
Uğur KEPEKÇİ