Gerçek aydın; yaşadığı toplumun değer yargılarına, tarihine, kültürüne, dinine, asla ve asla yabancı olmamalıdır. Bu özelliklerden yoksun olan aydın, sözde aydın olmaktan öte gidemez ve asla yaşadığı topluma fayda sağlayamaz. Yaşadığımız sosyal hayata baktığımızda, toplumun çehresi ve gelinen durum meydandadır. Adını siz koyun; Görünen köy kılavuz istemez
Aynası iştir kişinin, lafa bakılmaz diye çok güzel bir atasözümüz vardır. Görünen manzara meydandadır. Toplum her gün kan kaybetmekte, nerdeyse bütün değer yargılarımız ortadan kalmakta, huzurumuz bozulmaktadır
Seri katiller, organize suçlar, profesyonel suç örgütleri, kendi nefsinden başka hiçbir şey düşünmeyen, yardımlaşma duyguları körelmiş, düşünme kabiliyeti yok olmuş, vatan millet diye bir derdi olmayan insanlardan geçilmiyor
İnsanlar yarınlarından umutlarını yitirmiş, göz gözü görmeyecek derecede zifiri karanlık sarmış etrafı
Allah aşkına aydınlık bir taraf var mı görünen manzarada?
Şimdi bazı dostlar diyebilir ki; toplumun hali ile aydının ne alakası var. Bu olumsuzlukları aydınlar mı oluşturdu?
Bir toplumun yolunu bulmasında, ilim ve fikir donanımında, yardımcı olan kişiler bulunur. Bu kesim, toplumun temel dinamikleridir. Siz bunun adına ilim adamları deyin, kanaat önderleri deyin, aydın deyin, ne derseniz deyin. Toplumlar bunlar sayesinde şekillenir
Bazıları bu işi bir meslek olarak yapar. Bazıları nefislerini putlaştırmak adına
Bazıları toplumun yönlenmesini dış mihrakların ve menfaat odaklarının çıkarları doğrulturunda yapar
Bazıları da bu görevi Allah için kulluk ve vatandaşlık görevini yerine getirmek için yaparlar.
Toplumun fayda sağladığı aydın kesimi bu kesimdir. Bu dünyada maddi bir bedel yada mevki beklenmediği için kaygıdan uzaktır ve hiçbir fedakârlıktan kaçınmazlar
Onun ufku o kadar aydınlıktır ki, öteler ötesini görür. Onun görüşü sadece dünya ile sınırlı değildir, ahret hayatını da kuşatır.
Onun küçük hesaplarda işi yoktur
Bozuk kumaşlarda tarağı yoktur.
Âlemlerin Rabbiyledir. Onun hesabı büyüktür, Cennet ve Allahın rızası karşılığında bir alışveriş yapmıştır Yaratanıyla
Onu kimse küçük hesaplarına alet edemez. Vatanına milletine ihanete zorlayamaz. Doğruların dışında bir harfe bile ne kalemi çalışır, ne dili döner. O, Hak yazar, Hak söyler
Onun idealleri vardır. Onun şahsiyeti vardır. Onun görüşleri vardır. Hem bu dünyayı hem ahreti kuşatan
İşte bu özellikleri taşıması gerek aydınlar, maalesef görevlerini yerine getirmediler. Etraflarını aydınlatmadılar. Yada ışıklarının kaynaklarının zayıflıklarından, etrafı aydınlatmaya güçleri yetmedi
İşte bundan dolayı yaşanan sosyal hayatta adı aydınlığa çıkmış kimselerin vebali vardır. Çünkü etraf kapkaranlık, göz gözü görmüyor. Aydınımız aydın olsaydı, sayıları da çok olsaydı, her yer aydınlık olurdu
UĞUR KEPEKÇİ