Şimdiye kadar da bir türlü çözüme kavuşturulamamıştır. Kimse o yana bu yana çekmeden öncelikle ister türban deyin, ister başörtüsü deyin, bu sorunu milletin gündeminden düşürmeli, dolayısıyla da siyasilerin aşı ekmeği elinden alınmalıdır. Örtünmek fiili, tamamen kişinin kendi tercihidir, ne amaçla başını örterse örtsün bunun kimseyi ilgilendirmemesi lazımdır. Milletin giyimi kuşamı ile ilgilenmek bu zamanda çok komik düşmektedir.
***
Gelelim meselenin diğer boyutuna..! Başbakanın başörtüsü gündemini İspanyadan başlatması tesadüfî bir davranış değildir. Türban tartışmaları yine bir şeyleri örtmek için İspanyadan başlatılmıştır. Peki İspanyada ne oldu da ne örtülmeye çalışıldı? İspanyada düzenlenen Medeniyetler İttifakı 1. Forumu AB ve ABDnin keyifle seyrettiği, BOPun kapsamının ve işlevinin tıkır tıkır işlediği bir sürece girilmiştir.
Şu bir gerçek ki yapılan toplantılar, verilen ödüller yapılan konuşmalar medeniyetler arası ittifak ve dolayısıyla BOP kapsamında Türkiyeye verilen görevin önemini göstermektedir. Medeniyetler arası ittifak denilen projenin gerçek niyeti, aslında; farklı görüşlerin, farklı kültürlerin, birbirini anlaması ya da birbirini hoş görmesi meselesi değildir. Bu projenin bir Vatikan projesi olduğunu, maksatlarının; taşları bağlayıp köpekleri salıvermek olduğunu, yani; İslam dünyasının elini bağlayıp haçlı batının sonuna kadar elini güçlendirerek, onun görüş ve inancının öne çıkarılmasını sağlamaktır. Öyleyse bu projeyi hayata geçirmek için ancak kendi içimizden birinin görevlendirilmesi bu işi kolaylaştıracaktı. AKPnin ve malum kadronun yapacağı işin çerçevesi böylece hazırlanmış ormanı yok edecek baltanın sapını, ormandan temin etmek mantığına göre hareket edilmiştir.
***
İşte AKPye verilen bu misyonun vatandaş tarafından anlaşılmasına engel olmak için dünyada yüklenen misyonu örtmek üzere sözüm ona, çözüm adına çözümsüzlüğe götürecek bir anlayışla başörtüsü meselesi hem de İspanyadan başlatılmıştır. Diyelim ki başörtüsü meselesini geçici olarak çözdünüz, İslam dininin sadece bir emrini çözerken, İslam dininin tümünü yok edecek bir projeye evet diyeceksiniz.
Geçici diyorum neden? Çünkü ABye girmeye çalışırken Avrupa insan hakları mahkemesinin başörtüsü konusunda verdiği karar, yasağın devam etmesi yönündedir. Herhangi bir vatandaşın meseleyi Avrupa insan hakları mahkemesine götürdüğü taktirde, hangi kanunu çıkarırsanız çıkarın, geri iptal olacaktır. O zaman yapılan işin arkası, başörtüsünün gündem edilmesi, başı değil başka bir şeyleri örtmek için gündem edilmiştir.
Yapılan işler, oynanan tiyatrolar, başka amaçlara hizmet etmek adınadır. Uzun sözün kısası; herşey BOP içindir.
UĞUR KEPEKÇİ