***
Neyse bu yazımızda, Sayın Gülün Cumhurbaşkanlığı seçiminden değil, Kilislilerden umduğu ilgiyi bulamadığından dolayı gerçek mağduriyetinden; dolayısıyla yine gülememesinden bahsetmek istiyorum.
AKPli vekillerden umduğu hizmeti göremeyen Kilislilerin, özellikle Kilis Milletvekili Hasan Karaya karşı gösterdikleri tepkiler yoğunlaşarak artmaktadır. Tepkilerinin yoğunluğundan haberdar olan Başbakan, Abdullah Gülü Kilise göndermeyi tercih etmiştir. Bir dizi resmi açılışı da bahane ederek, devlet gücünü ve memur katılımını da arkalarına almalarına rağmen, hiç de iç açıcı bir kalabalık toplanamamıştır. Cebine konan harçlıkla motosikletiyle şehir turuna ikna edilen birkaç gençle, arabasına konan benzinle ikna edilen şoförlerle; birkaç kişilik şehir turu, iktidar destekli bir Dışişleri Bakanı için basit bir karşılama olmuştur.
Cumhuriyet Meydanında yapılan mitinge ise 150-200 vatandaşın katılması da işin cabası olmuştur. AKP Kiliste moral kaybetmiştir.
***
Kilisli, yapılan hizmetlerden memnun olmadığını, iktidarın en yetkili şahıslarına karşı ortaya koyduğu tavırla; gerekli mesajını vermiştir. Kilisin kimsenin babasını çiftliği olmadığını, bundan sonra; adayından partisine, herkesin gayet dikkatli davranması gerektiğini, çözümü olmayanların boşuna oy beklememesinin mesajını vermiştir. Abdullah Güle birileri umarım Mustafa Kemal Atatürkün, Kilisliler hakkında söylediği sözü hatırlatmıştır. Eğer hatırlatmayı unutmuşlarsa, hadiseyi biz hatırlatalım; Kuva-i Milliye mücadelesinin başladığı dönemlerde Atatürk Kilise geldiğinde karşılaştığı manzara karşısında hayretlerini gizleyememiştir.
28 Ekim 1915 yılında Halep üzerinden Kilise gelen Atatürkü yolda çeteler çevirir ve kimlik sorar. O dönemde İngilizlerin Kilisi işgale geleceğini öğrenen Kilisliler çete teşkilatları kurarak İngilizlere karşı mukavemet birliği oluştururlar. Atatürk bu uyanıklık karşısında hayrete düşer ve şu sözleri söyler: İlk defa ayak bastığım bu Türk şehrindeki uyanıklığa cidden hayran kaldım. Ve bir daha iman ettim ki bu millet asla ölmeyecektir. Var olun Aziz Kilisliler! Kilisli kül yutmaz, hele de verdiği oy karşılığında beklediği memleket hizmetini bulamayınca da gereken dersi vermesini bilir. Ee ne yapalım bu ders de Sayın Güle yeter herhalde; Güle, gülmek başka bahara kaldı.(!)
***
Gülmek artık Kilislinin, dolayısıyla milletimizin hakkıdır. Kilisli, kendisine iş ve aş verecek liderini ve partisini bulmuştur. Kilisli, genciyle yaşlısıyla, köylüsüyle şehirlisiyle; iş aş bu sefer Haydar Baş demektedir.
UĞUR KEPEKÇİ